260 milyon nüfusuyle dünyanın en büyük İslam ülkesi olan Endonezya aynı zamanda 17 bin 508 adadan oluşan en büyük takımada devletidir. Aynı zamanda D-8, ASEAN ve İKÖ üyesidir.Komşuları, Papua Yeni Gine, Doğu Timor ve Malezya’dır. Başkent Cava adasındaki Cakarta şehridir. Endonezya’nın dünya ölçeğinde çok geniş adaları bulunmaktadır. Buna rağmen, halkının yarıdan fazlası, diğer büyük adalara göre çok küçük olan, genişlikte Endonezya’nın 5. adası durumundaki Cava adasına yoğunlaşmış olarak yaşamaktadır. Endonezya, Güneydoğu Asya’da yer alan dünyanın en kalabalık Müslüman ülkesidir. Hollanda’nın 450 yıl sömürgesinde kaldıktan sonra 17 Ağustos 1945 tarihinde bağımsızlığını kazanmıştır. Binlerce Adalar Var... 17.508 adadan oluşan ülke dünyanın en büyük takımada devletidir. Aynı zamanda D-8, ASEAN ve İKÖ üyesidir.Komşuları, Papua Yeni Gine, Doğu Timor ve Malezya’dır. Başkent Cava adasındaki Cakarta şehridir. Endonezya’nın dünya ölçeğinde çok geniş adaları bulunmaktadır. Buna rağmen, halkının yarıdan fazlası ,diğer büyük adalara göre çok küçük olan, genişlikte Endonezya’nın 5. adası durumundaki Cava adasına yoğunlaşmış olarak yaşamaktadır. Endonezya ismini, şu anda dünyada tanınan biçimiyle, Hindistan’ın latince ismi; Indus ve Yunanca da ada kelimesinin; nesos, birleşiminden almıştır. Daha önceleri “Doğu Hint Adaları” olarak isimlendirilirdi. Şu anki Endonezya topraklarının tamamı yaklaşık 450 yıl Hollanda’nın bir sömürgesi olmuştur ve bu devirde Hollanda’da ve diğer Avrupa ülkelerinde bu Yunan - Latin tabiri ile adlandırılmıştır. Ayrıca Endonezya yanardağların patladığı, tsunami ve depremlerin bolca yaşandığı bir ülkedir. Endonezya halkının çoğunluğu Müslümandır. Dünyanın Müslüman ülkeleri arasında en kalabalık nüfusa sahiptir. Nüfusun %90 kadarı Müslüman, geri kalanı Hindu ve Hristiyan’dır. Türkiye ile ilişkileri gelişmiş sayılabilir. Fakat iki ülkenin büyüklüklerine ve potansiyeline oranla çok az seviyededir. Ekonomi ve Tarihi Kişi başına düşen milli geliri 2250 dolardır.Üye olduğu D-8 ülkelerinin en büyük 2. ekonomisidir. Kendisinden büyük Türkiye vardır. D-8 örgütü çerçevesinde birtakım ilişkiler başlatılsa da bunlar özellikle Batı dünyası tarafından kasıtlı olarak engellenmektedir. Böylece iki dev müslüman ülkenin işbirliği daha başlangıç aşamasındayken sekteye uğratılmaktadır. Ekonomiye hakim ülkede yüzde on nüfusuyle Çin’liler görülüyor. Ekonomik alanda Çin kökenliler çok zenginler. Ülkede zengin ve fakir arasındaki büyük fark hemen göze çarpıyor. Yüksek gördelenlerle tenekeden yapma evleri bir arada görmeniz mümkün. Bir de şehir içi trafiğinde motorsikletler büyük yekün teşkil ediyor. Endonezya’nın tarihi hakkında bilinen en eski bilgiler, 4-5 bin yıl kadar önce, Malaysia’dan halkın gelip yerleştikleri hakkındadır. Eski çağlardan beri ülkenin üzerinde bulunduğu adaların deniz ticaretinde ehemmiyeti çok büyük olmuştur. Bu sebepten, halk genellikle denizci veya tüccardı. Tarih çağlarında ülke, Çin, Hindistan, İran ve Bizans İmparatorluğunun deniz ticâret yolu idi. Yedinci ve on üçüncü asırlara kadar bölgenin en güçlü krallıkları, Sumatra ve Cava krallıkları idi. Güçlü olmalarının bir neticesi olarak da bölge ticâretine hâkimdiler. On ikinci ve on beşinci asırlarda Hindistan ve Malaysia’dan ticâret için buraya gelen Müslüman tâcirler İslâmiyetin yayılmasına vesile olmuşlardı. Halk İslâmiyeti hiçbir zorlama olmaksızın kabul edip benimsemişti. Bundan dolayı da İslâmiyet, Endonezya’da süratle yayıldı. Endonezya konumu Avrupa’nın sömürgecilik zihniyeti, Endonezya’yı 1511 senesinde yakaladı. Bu sene Portekiz Malakka’yı işgal etti. Bundan sonra İspanya, Hollanda ve İngilizler ülkeyi istilâ ettiler. Bu devletler Endonezya’yı sömürmenin yanısıra Hindistan’ı da sömürgelerine katmak için üs olarak kullanmakta idiler. On altıncı asrın sonlarında Hollandalılar, Doğu Hindistan, Cava ve Moluk’da kurdukları şirketlerle bölge ticâretini ele geçirdiler. Bunun yanısıra Cakarta’ya üs kurmalarıyla Hollanda’nın bölgedeki nüfusu arttı. Diğer sömürgeci devletlerin anlaşmaları neticesinde 18. asrın sonlarında Hollandaülkeyi tam mânâsıyla tek başına ve insafsızca kendi menfaatine kullanmaya başladı. Bağımsızlık Mücadelesi 1900’lü senelerin başlarından îtibâren gün geçtikçe antiemperyalist fikirlerin kuvvetlenmesi sonucu Hollanda sömürgeciliğine karşı, milliyetçilik ve bağımsızlık mücadelesi fiilen başladı. Bu mücâdelenin önde gelen liderlerinden Ahmed Sukarno 1927’de kurulan Milliyetçi Partinin başkanı oldu. Endonezya halkının başlattıkları ve her geçen gün kuvvet kazanan bağımsızlık mücâdelesi karşısında Hollanda endişeye düştü. Halk tamâmen Hollandalı sömürgecilerin menfaatleri doğrultusunda yönetilmekteydi. Milliyetçilik ve bağımsızlık hareketlerini yatıştırmak ve sömürgeciliğini devam ettirmek için Hollanda siyâsî bir oyun olarak yerli halka idârede kısmen iştirak hakkı tanıdı. Bu oyuna kanmayıp tam bir bağımsızlık isteyen halkın mücâdelesi çok kanlı bir şekilde bastırılmaya çalışıldı. Mücâdelenin liderlerinden Ahmed Sukarno ve arkadaşları yakalanarak sürgüne gönderildi. İkinci Dünyâ Savaşında Japonya, Endonezya’yı işgal etti. Siyâsî olarak Japonlar ülke halkının Hollandalılara karşı yaptıkları bağımsızlık mücâdelesini desteklediler. Japonlar, milliyetçilerin hükümet kurmalarına müsaade etti. Endonezya Cumhuriyeti... 17 Ağustos 1945’te Japonların teslim olmalarıyla Endonezya’da Ahmed Sukarno başkanlığında bir hükümet kurularak bağımsızlıklarını îlân ettiler. Hollanda, Endonezya’nın bağımsızlığını tanımadı. Endonezya ve Hollanda arasında bu sebepten başlayan mücâdele, Endonezya’nın zaferiyle neticelendi. Hollanda, “Endonezya, Birleşik Devletleri”ni resmen tanımak zorunda kaldı. 1950 senesinde devletin adı “Endonezya Cumhûriyeti” olarak değiştirildi. Ülkenin kurulu olduğu adalardan Yeni Gine Hollandalıların elinde kaldı. Endonezya ancak 1962 senesinde adanın batı kısmını Hollandalılardan kurtardı. 1965 Mayıs’ında Çin ve SSCB destekli bir devrim teşebbüsü oldu. Çeşitli birliklerden solcu general ve subayların ve Endonezya Komünist Partisi’nin öncülük ettiği bu girişim ABD gizli servislerinin büyük komploları sonucu ve ülkedeki Marksist kültürün çok yetersiz oluşu sebebiyle bastırıldı. 1.000.000 civârında insanın öldüğü iç savaşta komünistler ve komünist olduğundan şüphelenilenler dünyada eşine az rastlanan bir katliamla ortadan kaldırıldılar.Özellikle Çinli azınlık neredeyse tamamen imha edildi, milliyetçi adı verilen katil milis çeteleri ve ordu tarafından bertaraf edildi. Endonezya’nın üzerinde bulunduğu adalardan büyük olan beş tanesi, Sumatra, Borneo, Cava, Celebes ve Yeni Gine’dir. Yeni Gine Adasının Endonezya’ya âit olan batı kısmına İrian Barat adı verilir. Borneo Adasının Endonezya’ya âit olan kısmına ise Kalımantan adı verilir. Sumatra, Borneo, Cava ve Celebes adalarına Büyük Sonda Adaları; Bali, Lombok, Sumba, Sumbawa, Flores, Timor vb. gibi orta büyüklükteki adalara Küçük Sonda Adaları; Buru, Ceram, Halmehera vb. adalara ise Moluk Adaları ismi verilir. Adalar arasında çeşitli iç denizler mevcuttur. İç denizlerle beraber yüzölçümü yaklaşık 5.000.000 km2 olan Endonezya’nın kara parçalarının toplam yüzölçümü ise 1.919.443 km2dir. İç denizleri, Cava, Sunda, Banda, Flores, Celebes ve Moluk denizleridir. Adaları birbirinden ayıran deniz ve boğazların önemli özellikleri derin olmalarıdır. Volkanik Yanardağlar Endonezya’nın başkenti JakartaEndonezya genel yapı îtibâriyle volkanik adalardan müteşekkildir. Çoğu sönmüş vaziyette yaklaşık 150 civarında volkan bulunmaktadır. Ülke Ekvator çizgisi üzerindedir. Büyük adalardan olan Sumatra ülkenin batısında olup, Malakka Boğazı ile Asya kıtasından, kuzey batı, güney doğu doğrultusunda, güney doğuda Sonda Boğazı ile Cava Adasından ayrılmıştır. Cava Adası, Sumatra ile Küçük Sonda adalar dizisinin en batısındaki Bali Adası arasında batı doğu istikametinde yer alır. Yaklaşık 1000 km boyunda ve 200 km eninde olan bu adada ekvatora paralel sıradağlar vardır. Bu sıradağlar, güneye daha yakın olup, üzerinde çok sayıda, bâzıları hâlen tütmekte olan volkanlar mevcuttur. Adanın kuzeyi düz ovalı olmasına rağmen güney kıyıları yüksektir. Güney de deniz dibi fazla kayalık değildir. Bu da gemilerin adanın güney kıyılarına rahatlıkla yaklaşmalarını sağlamaktadır. Bu sebepten limanlar güneyde kuzey kıyılarına nisbeten daha çoktur. Cava Adasının doğusunda yer alan orta büyüklükteki adalar topluluğu olan Küçük Sonda Adaları da fizikî yapı îtibâriyle diğer Sumatra ve Cava Adalarından pek farklı yapıya sâhip değildir. Topluluğu meydana getiren adaların hepsi volkanik olup, kıyıları düz ovalıktır. İrian Barat denilen Yeni Gine’nin Endonezya’ya âit batı kısımları da fizikî yapı olarak pek fazla değişmez. Doğal Kaynakları Endonezya, Hollanda’nın her ne pahasına olursa olsun, sömürge olarak kullanmaktan vazgeçmek istemediği seviyede bol doğal kaynaklara sahip bir ülkedir. İkliminden dolayı gür, tropik ormanlar ülkenin bitki örtüsünü meydana getirir. Ülkede bol ve çeşitli bitkiler vardır. Bataklıkların çok bulunduğu kıyı bölgelerinde bataklık bitkileri ve mangrovlar hâkim bitki örtüsüdür. Dağ yamaçlarının gür ormanlarla kaplı bulunduğu Sumatra’da bazı bölgelerde kauçuk ormanlarına da rastlanır. Küçük Sonda Adalarında, kerestesi makbul ağaçlarla kaplı ormanlar daha çoktur. Ülkede hemen hemen 2500 m yüksekliklere kadar ekvator bitkilerinin meydana getirdiği ormanlar vardır. Celebes Adasında düzlük olan bölgelerde iri yapraklı bitkiler daha hâkim olurken, yükseklere çıkıldıkça kerestesi mobilyacılıkta çok değerli olan abanoz ve tek ağaçları yaygınlaşır. Burada da iç kısımlarda ormanlar, değerli tropik ağaçlar barındırırlar. Bambu, ülkenin her yerinde en bol bulunan ağaçtır. Palmiye, muz, hint kirazı ve turunçgillerin yaygın olduğu Endonezya’da, yüksek ve yağışın daha az bulunduğu bölgelerde ormanlar seyrekleşir ve yerlerini savanlara, tik, kazein, okaliptus ağaçlarına bırakır. Hayvan çeşitleri çok boldur. Dünyâda kuş çeşitlerinin bolluğu ile meşhurdur. Tropik ormanlarda kaplanlar, leoparlar, büyük orangutanlar, maymunlar, her boyda yılanlar, sürüngenler, bataklık bölgelerinde timsahlar ülkenin her bölgesinde bulunan hayvanlardır. Sumatra ve Kalimantan’da Hindistan filleri, Sumatra ve Cava adalarında ise gergedanlar bol olarak bulunur. Yer altı zenginlikleri bakımından da yer üstü zenginliklerinde olduğu gibidir. Bol ve çok çeşitli madenler mevcuttur. Kalay, petrol, doğalgaz, kömür, boksit, manganez, altın ve gümüş yatakları dünya rezervleri arasında önemli bir yer işgal eder. Ayrıca bunlardan başka nikel, bakır ve iyot ile tuz da zengin yeraltı madenleri arasında yer alır. Yatırımcıları Bekliyor Endonezya... Endonezya’da başkanlık sistemine dayalı, cumhûriyet rejimi vardır. Parlamento, 460 üyeli Millet Meclisi’nden meydana gelmektedir. 1967’ye kadar ülkeyi Ahmed Sukarno başkanlığındaki hükümet yönetti, bundan sonra da Suharto başkanlığa geçti. Ülke idarî bakımdan 21 bölgeye ayrılmıştır. Endonezya’da binden fazla üniversite olduğunu yetkililerden dinledik. Endonezya 27 milyar dolar dış ticaret fazlası olan, 8 milyar dolar da cari denge fazlası üreten, 38 milyar dolar döviz rezervi taşıyan, büyüme hızı yüzde 5.5, enflasyonu yüzde 8 civarında ve faiz düzeyi yüzde 9.45 civarında olan bir ülkedir. Petrol krizi tarafından da zorlanmaması gereken bir ülke çünkü kendisi net petrol ve tabii gaz ihracatçısı olan bir ülke. Endonezya, Türkiye’nin geçmişine çok benzeyen bir ülke. Bu ülke net petrol ve gaz ihracatçısı olmasına rağmen, ülke içinde aynen bizim 1980 öncesi yaptığımız gibi, petrol fiyatını sübvanse etmekte ve bu nedenle 14 milyar dolar destekleme kaynaklı açık vermektedir. Bu ortala devlet harcamalarının üçte biri. Hasılı Endonezya dünden bugüne hızla gelişen ve büyüyen kardeş ülke. Türk yatırımcılarını bekliyor Endonezya. Özellikle enerji, kereste ve petrol alanında yatırımcılar için yeni fırsatlar sunuyor. Türkiye’den gelenleri iyi bir şekilde ağırlayan PASİAD yetkililerine teşekkürle bitiriyorum.