Annem, her yıl ağustos ayına girdiğimizde  “yaz gelmeden güz geldi.” derdi. Eylül’e giriş yapmak yaza veda demektir.  1 Eylül doğum günüm. Güneş ışınları penceremden eğik girmeye başladı. Bahçedeki çocuk sesleri, okul bahçelerini taşındı.  Hasat mevsimine girildi.  Zamanlı bir sessizliğe teslim olmuş gibi ağaçlar, bahçeler, sahiller, sokaklar. Şezlonglar, gün batımını kimsesiz izlemeye başladı. Panjurlar kapandı,  çadırlar toplandı.

Sonbahar, hüzün mevsimi değil, sarı sıcağı, kestanesi, yağmuru, fırtınasıyla renk çokluğudur. Doğada en güzel renklerin bir araya geldiği mevsimdir. 

Güneş renk ayarını biraz koyulaştırdı,  kızıllaştırdı.  Renk ayarlarıyla oynayınca denize ve toprağa kızıllık vurdu.  Gökyüzünün rengi değişti.  Güneş,  bu halinden pek memnun görünüyor.  Herkes, sevdikleriyle gün batımı fotoğrafları çekiyor, kimisi gün kırmızısında yalnızlığını sırtlamış, kimisi vefayı  ölümsüzleştirir.  

Bu mevsimde güneşli günler hep sonbahar renginde

Sonbahar, bir avuç sıcak, bir avuç serinlik, bir avuç yokluk, çokça bolluktur. En sevdiklerimden sevdiğimdir. Yol boyu ağaçlık bir alanda yürüyorsam veya bir ormandaysam değmeyin keyfime.  Canlılar inceden dinlenmeye çekildi. Çalışanlar için yoğun çalışma günleri başladı.

Tatil beldelerinde bir sakinlik baş gösterdi.  Yaz – kış tatil beldesi sakinleri yaz boyu göremediği dostlarını huzurlu bir sessizlik içinde görmeye başladı. Ne de olsa sonbahar ve kış mevsimini birlikte geçirecekler.

Hüzünlü bir mevsim mi?  Hayır! Yenilenmenin başlangıcı.  Bolluk,  bereket ve silkelenmenin mevsimi.   Canlılar değişime uğramadan yaşamını sürdüremez.

Tarih öncesi dönemlerden beri şükür ve mutluluk zamanı

Yaz mevsimi pılısını pırtısını topladı,  ayrılma vaktine saygısıyla. Sonbahar yağmurunu rüzgârını takmış koluna, sarı ve tonlarının renk tacıyla tahtına oturdu.   Yazlık ve kışlık sebze - meyveler cümbüş içinde.  Aaaa kayısı, şeftali mandalina, greyfurt yan yana. Yazlık kışlık giysiler birlikte yan yana aşk içinde dolaplarda.  Yavaş yavaş ince tişörtün üzerine bir hırka alma zamanı. Yaz sıcağından bunalanlara havanın tadını çıkarma mevsimi. Buğdayın erken ekim zamanı başlamış, adı üstünde ekim ayı…  

Ağaçlara sevgiyle tutunan yapraklar bir bir düşer toprağa.   “Ölüm,  yenilere yer açmak.’ derdi annem.  Hüzünlü mü dökülür? Mutlulukla mı ayrılır? Bilinmez. Kuru dallar gökyüzünün toprağı görmesini sağlar.  Bazen tek başına kalmak da yakışır canlıya.

Hazan mevsimi değil, eli açık mevsimdir sonbahar

Doğanın yaz mevsimi gösterisinin son bulma vaktidir.  Yaz aşkları geride kaldı. Toprağın altına doğru yol alınan mevsim, yok oluşu simgelese de döngü içindedir. Güneşin gözümüzü kamaştırdığı altın mevsimde sarı, kahverengi ve kızıl renklere büründü. Bahçelerde dökülen ağaç yaprakları yağan yağmurlarla birlikte mantarların ve bakterilerin yardımıyla çürüyerek toprağa karıştı, azot kaynağı olarak toprağı besliyor. Toprak beslendikçe, tüm bitkiler uykuyla başlayan serüvenine toprak üzerine çıkmak için zamanını bekliyor.  Bu gezegende her şey, her an sırasını bozmadan gelip, geçiyor. 

Bu bolluk da ne?

Sonbahar olgun meyvelerin bollaştığı mevsimdir. En önemli olaylardan birisi elmaların toplanması ve doğru koşullarda, nemin bol olduğu serin, karanlık yerlerde saklanmasıdır. Havalandırması olan bir kiler veya depolarda kış boyunca çok uzun süre saklanır.

Dalına eliniz değse domates kokarsınız ya,  çeşitli yöntemlerle peşinden koşulan domates, kış mevsimi boyunca olmazsa olmazımızdır.   Arzuya göre konserve, kurutma, buzdolabında derin dondurucuda…

Balık mevsimi açıldı. Özlenmişti,  kızarmış çıtır çıtır mezgit, istavrit, barbun. Roka, limon, kıvırcık cümbüş içinde.

En önemli mutfak aktivitesi turşu kurmaktır.  Anne sofralarının, ünlü şeflerin menüsünde başköşededir.  Meyveler, sebzeler yıkanır ve eskiden küplere kurulan turşular, kavanozlara bidonlara bir bir yerleştirilir. Sonbahar ve kış aylarında en çok kullanılan baharatlar tarçın diğeri mideye benzeyen zencefil. Sonbahar mevsiminde meyveye duran, tarhana, reçel, likör, ezme ve marmelat yapımında da kullanılan tezgâhları renklendiren kızılcık, mayhoş tadıyla özellikle ekşi severlerin gözdesi dans ediyor.

Sonbaharda deniz

Sonbahar,   deniz tatili açısından oldukça avantajlı bir mevsim.

Hem iklim anlamında, hem de son yıllarda gitgide artan sıcaklıklar hem de eylül –ekim ayı olarak tatil fırsatları. Denize girilebilecek yerleri araştıranların sayısı hiç de az değil. Ülkemizin muhteşem kıyıları, Akdeniz ikliminin etkisi altında olmasından dolayı iklim bakımından yaz mevsiminin uzantısıdır. 

Çocukların yaptığı kumdan kaleleri dalgalar yıkıp geçti.  Sahiller dinlenmeye geçmek üzereyken,  yaz mevsiminin peşini bırakmayanlar, yavaş yavaş inzivaya çekilen güneşe meydan okuyanlar,  ekim ve kasım ayında denize girdi, kum ve güneşin keyfini çıkardı.

Denizin sonbaharda en güzel olduğu yerlerden birisi Bodrum’da mavinin tonları toplanmış.  Keyifle denize girilebilen bu Bodrum’da su berrak mı berrak.

Sonbaharda dalgalar azalırken, deniz sıcaklığı ılık seyreder. Şarkıların tınısı değişti.  Hareketli yaz şarkıları son günlerini yaşıyor.  Naif müzikler dinlemeye başladım bile…

Her ne için yola çıkılmışsa, geç kalma pahasına da olsa durarak bir an, doğa seyredilir. Ayvanın ortadan kesip karanfillerle buluşma mevsimidir. Narlar çatlamış, suları kabuklarına bulaşmıştır.  Sonbaharda hava koşulları çok hızlı değişir, güzden sonra uzamaya başlayacak günler hızla kısalır.

Güzün, pastırma sıcaklarında mutluydum, çünkü arkası kış, kışın arkası da bahar. Bir dönemin bitişini, yeni dönemlere geçiştir. 

Hoş geldin sonbahar!

Sonbaharı seviyorum! Bahara döngü için gösterdiğin gayrete hayranım. Ekim ve Kasım ayından sonra kış bastıracak, kışın sonu bahardır. Kalmasın dışarda hiçbir canlı hiçbir yoksul.

Daha nice nice altın sarısı günlere, bolluk ve berekete…