Bu sezon Beşiktaş’ta iyi olan iki şey var biri tartışmasız 18 yaşındaki genç yetenek Semih Kılıçsoy. İkincisi ise Beşiktaş’ın deplasman performansı.
Öncelikle Semih’i bize izlettiği ve kazandırdığı için Serdar Topraktepe hocaya teşekkür ediyorum. Bir dünya yıldızı doğuyor! 2028’e kadar sözleşmesinin uzatılması da ayrıca takdiri hak ediyor.
Çaykur Rizespor gibi son 7 maçını kaybetmemiş ve iyi oynayan bir takımı net bir oyunla yenmek önemli. Deplasmanda iyi oynayan bu takımın içerde aldığı kötü sonuçların nedeni; bence fazla rahatlıktan kaynaklanıyor.
Dün gece ise durum farklıydı. Beşiktaş’ın yeni hocası tribünden sahaya direkt etkisini gösterdi. Maçtan hemen önce basın toplantısını düzenleyen Fernando Manuel Fernandes Santos’u sanıyorum tüm oyuncular izlemiştir. Ne demişti? Santos, “çalışmak ve savaşmak zorundayız” bu sözler gerekli yerlere iletilmiş. Öyle ki geldiğinden beri Rashica en iyi performansını sergiledi. Maçın henüz başında ters ayağıyla attığı gol, o uzaktan şut izleyen Beşiktaş taraftarlarına evet başlıyoruz dedirtmiştir. Son derece şık ve planlı bir goldü.
Maçı izlerken o golden sonra şöyle dedim “Beşiktaş’ın hemen 2. golü bulması gerekiyor.” Çünkü bu sezon siyah-beyazlılar öne geçtiği her maçta puan kaybetti. Bu durum Beşiktaş’ta bir travma haline geldi.
İkinciyi yarıya önde baskıyla başladı Beşiktaş, ve Semih 2 gol bir asistle gecenin yıldızı oldu. Ama en önemlisi takımın sahada kazanmak için savaşmasıydı. Semih’in oyun tarzı ve son vuruşları akıl dolu. Ceza sahası içinden ve dışından attığı o iki golü bence daha önce kafasında yazmıştır.
Öte yandan bu maç özelinde Beşiktaş tarihinin en kötü beklerini izliyoruz. Adriano vardı şu an bile Onur ve Umut’tan dahi iyi oynar. Masuaku maçı izlediyse sahaya çıkmak için sabırsızlanıyordur. Aboubakar’ı bilemiyorum tabii. Aboubakar döner mi dönmez mi bilmiyorum ama. Semih-Aboubakar ikilisi çok efektif bir oyun sergiler.
Bu sezon Beşiktaş’ın tüm teknik direktörlerinin basın toplantılarına katıldım. Hepsi oyuncuları oynatabilmek için ter döktü, onların peşinden koştu. Her türlü kadroyu, formasyonu denediler. Sonuç alınamadı çünkü mental bir boş vermişlik söz konusuydu.
Artık bundan sonra koşması gereken oyuncular. Anlaşılan o ki; formasını terletmeyene ilk 11 yok!
Yaz kızım koşanlar koşmayanlar…