Galatasaray Beşiktaş derbisinde kime sorsam Galatasaray kazanır diyordu.  Ancak favori gösterilen o Galatasaray, eleştiri oklarının hedefindeki Beşiktaş önünde galibiyeti, süper golcüsü Icardi’yla aldı götürdü.

Ön görülerin ötesinde ben Beşiktaş’ın puan cetvelindeki durumu itibarıyla bu maçtan en az bir puan alabileceğini düşünüyordum. Karşılaşma içinde de düşüncemde herhangi bir değişme de olmadı. Ancak her geçen dakika, asla unutulmaması gereken bir gerçeği, bir kez daha ortaya koydu. O da, bazen takım olarak iyi olmasan da, bir iki yıldızın ortaya çıkıp maçı alıp götürebilir teorisiydi. Tıpkı Galatasaray Beşiktaş derbisinde olduğu gibi…

Mücadelenin hemen başlarında Sarı Kırmızılılar, rakibi karşısında baskı kurma eğilimi gösterse de, Beşiktaş, kaybederse yarışın uzağında kalacağını bildiği için, sezon ortalamasının üzerinde direnç ortaya koydu. Ghezzal’ın frikiğinde, Siyah Beyazlılar topun direkten döndüğü pozisyonda öne de geçebilirdi.

İlk yarım saatin bitiminde, Mert Günok’un kırmızı kart görmesi, teknik anlamda ve skor tabelasında üstünlüğü olan Galatasaray önünde daha da geri attı Siyah Beyazlı takımı.

Bu noktada Icardi’nin geceye damgasını vuran akıl dolu vuruşu ve o dakikaya kadar gol bulamamanın verdiği sıkıntıyı sonlandıran golüne şapka çıkarmak gerektiğinin altını çizelim. İddia ediyorum, değme forvet oyuncusunun yapamayacağı teknikte bir vuruştu. Hani mahalle arasında top oynarken yaptığımız ve çoğu kez eleştiri aldığımız o, ‘pis burun’ denen vuruş var ya. Tam da öyle bir vuruş yaptı Arjantinli.

Sizden ricam pozisyonu bir daha, bir daha, bir daha izleyin. O tekniğin dışında hiçbir şekilde o topa vuramazsınız. Vursanız da o topu oraya gönderemezsiniz. Zaten başka bir vuruş denese, Omar Colley topa müdahale eder ve vuruşu yaptırmazdı.

Golden sonra ve ikinci yarının ilk 25 dakikasında Beşiktaş, on kişi kalmasına karşın, iyi bir reaksiyon ortaya koydu. Chamberlain’le eşitliği de yakaladı. Lakin, hem sahadaki sayısal eksikliği, hem de şut imkanı bulamayışı Siyah Beyazlı takımın reaksiyonunun skoru daha yukarı taşımasına olanak vermedi.

Beşiktaş’ta, giderek yorgunluk belirtilerinin de ortaya çıktığı dakikalarda, Hadziahmetovic’in neden olduğu penaltı ve onu gole çeviren Icardi ile skor üstünlüğünü elde eden Galatasaray üç puanı cebine koyup Fenerbahçe’yle olan nefes nefese yarışta tökezlememiş oldu.

Fenerbahçe de, Volkan Demirel’in Hataysporu karşısında bol gollü galibiyetlerine bir yenisini ekledi ve ligde dokuzda dokuz, genelde de 17’de 17 yaparak serisini sürdürdü.

Sonuçta tabloya baktığımızda, bu nefes nefese kapışmanın, olağanüstü şeyler olmadıkça sezon bitimine kadar gideceği anlaşılıyor. Bu durum da, futbol tutkunları adına çok büyük keyif olacak. Bu çok net ortada…

Hoşçakalın.