UEFA Avrupa Ligi'nde lig aşaması tamamlandı. Türkiye'nin üç büyük kulübü Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın Avrupa macerasından kasalarına ne kadar gelir koyduğu netleşti. Artan maç sayısıyla birlikte UEFA'nın dağıttığı gelirler de yükseldi ve kulüplerimiz bu pastadan hatırı sayılır dilimler aldı.

Galatasaray ve Fenerbahçe, Şampiyonlar Ligi elemeleriyle Avrupa serüvenine adım atarken, Beşiktaş Türkiye Kupası şampiyonu olarak doğrudan Avrupa Ligi'ne katıldı. Peki, bu süreçte kulüplerimiz ne kazandı?

Haydi gelin hep birlikte üç takımımızın şu ana kadar hangi kriterlerde ve de ne kadar kazandıklarına bir göz atalım.

Galatasaray: Cim Bom, Avrupa yolculuğunda kasasını en fazla dolduran kulüp oldu. Şampiyonlar Ligi play-off turundan 4.29 milyon Euro, grup aşaması katılımından 4.31 milyon Euro, yayın ve pazarlama gelirlerinden 3.91 milyon Euro, 10 yıllık performans kriterinden 1.2 milyon Euro, grup maçlarındaki puanlardan 1.95 milyon Euro, sıralama priminden 2.21 milyon Euro ve Avrupa Ligi play-off turu için 300 bin Euro elde etti. Böylece toplam gelir 18 milyon 167 bin Euro'ya ulaştı.

Fenerbahçe: Sarı Lacivertliler de UEFA’dan hatırı sayılır bir gelir sağladı. Şampiyonlar Ligi eleme turu primi olarak 180 bin Euro, Avrupa Ligi katılım primi olarak 4.31 milyon Euro, yayın ve pazarlama gelirinden 5.64 milyon Euro, 10 yıllık performans kriterinden 1.77 milyon Euro, grup maçlarından 1.5 milyon Euro, sıralama priminden 1.08 milyon Euro ve play-off turundan 300 bin Euro kazandı. Fenerbahçe'nin toplam UEFA geliri 14 milyon 771 bin Euro oldu.

Beşiktaş: Siyah Beyazlılar ise Avrupa Ligi'ne doğrudan katılım sağladı. 4.31 milyon Euro katılım primi, 2.39 milyon Euro yayın ve pazarlama geliri, 1.93 milyon Euro 10 yıllık performans getirisi, 1.35 milyon Euro grup maçlarından ve 750 bin Euro sıralama primi kazanan Kara Kartal’ın toplam geliri 10 milyon 720 bin Euro olarak gerçekleşti.

Rakamlara bakıldığında, Avrupa futbolunun finansal anlamda kulüplerimize ciddi katkılar sunduğu açık. Ancak, bu gelirlerin daha da yukarı çıkması için sadece Avrupa'da yer almak yetmez; daha ileri turlara ulaşmak ve istikrarlı başarı sağlamak şart. Sahada kazanılan her puanın, finansal tablolara doğrudan yansıdığı gerçeğini unutmadan ilerlemek gerekiyor. Gelecek yıllarda Türk futbolunun Avrupa’daki etkisini artırması, bu artışı sürdürülebilir kılması ve beraberinde parasal girdilerin yanı sıra prestij açısından da son derece kritik bir hedef olmalı.

Hoşçakalın...