Bir iktidarın yerine sadece iktidarı değiştirerek koltuk kapma savaşı için iktidara el koyuyorsanız bunun adı darbedir. Sadece iktidarı değiştirmek değil de bugünün ve yarının reformlarını yapıp kalıcılığı sağlamak için bir hareket yapıyor iseniz bunun adı ihtilaldir, devrimdir. Acaba Türkiye’de şu ana kadar yapılan askeri hareketlerin yaptıkları darbe midir yoksa ihtilal midir? Eğer askeri hareketler sorunları çözüp Türkiye’nin önünü açan reformları yapmış olsalardı ikinci bir ihtilale gerek duyulmazdı. Öyleyse Türkiye’de yapılanlar ihtilal veya devrim değil birkaç yıllık geçici ara rejim niteliğinde darbelerdir. Türkiye’nin darbelere değil devrimlere, ihtilallere ihtiyacı vardır. İhtilaller Rusya’da, Çin’de ve Atatürk Türkiye’sinde yapılmıştır ve başarıya ulaşmıştır. Çin’de ki devrim adım adım sindire sindire liberal ekonomik ve siyasal sisteme geçmektedir. Rusya’da ihtilal yetmiş yıldan sonra alt yapıyı tamamlayarak ekonomik ve siyasal anlamda yerine oturmaya çalışıyor. Türkiye’de Atatürk ile devrimin temelleri ve ilkeleri ortaya konulmuş uygulanırken iç ve dış etkenlerle sekteye uğramaya ve sancılar baş göstermeye başlamıştır. Türkiye’deki teokratik anlayışın Kuran’dan değil de başka mihraklardan etkilenmesi ve yeni bölgeci ırkçı anlayışın yaygınlaşması ile sistem sarsılacaktır. Yani gittikçe Cumhuriyet Demokrasi korunamayacaktır. O zaman şu sorunun sorulması ortaya çıkacaktır. Önce devlet mi önce demokrasi mi? Aslında bu soru hiç sorulmamalıdır. Ancak ABD ve diğer batı ülkelerinde iç ve dış çıkarları analiz ettiğimiz de o ülkelerde önce devlet gelir sonra demokrasi gelmektedir. Türkiye de önce devlet gelir deseniz bile bunu sağlayacak olanların başında gelen ordunun bir planı projesi veya reçetesinin oluğunu birincisi sanmıyorum ikincisi olsa bile tutarlı, kalıcı ve mantıklı reçetelerinin olduğu zannetmiyorum. Öyleyse kısa zamanda ve uzun zamanda olsa olsa Türkiye’de darbeler olur devrimler olmaz. Darbelerde Türkiye’yi Türkleri düzlüğe çıkaramayacaktır. Büyük düşünenlerin büyük planları olur. Önümüzdeki yıllarda Teokrasinin daha da ev ev sokak sokak mahalle mahalle yaygınlaşması ile ordunun elindeki reçetelerdeki ilaçların miatları dolacaktır. Ancak yeni ilaçlarla ve yeni ilaç yazan ve uygulayanlarla devrimler yapılabilir.