18 Mart Perşembe günü Çanakkale Boğazı’na taarruz eden İngiliz-Fransız donanmasına, kahraman Ordumuzun “Dur” dediği, 18 Mart Deniz Zaferi’nin 95 nci yılını kutladık. Bilindiği gibi Birinci Cihan Savaşında İngilizler; boğazları zorla açarak sıkışan Ruslara yardım etmek ve Osmanlı İmparatorluğunu ortadan kaldırmak için, tarihin o güne kadar gördüğü en büyük ve güçlü donanmayı Çanakkale Boğazı girişinde topladılar. 19 Şubat’tan itibaren Çanakkale Boğazını zorlamaya başlayan bu donanma, 18 Mart günü olanca gücü ile taarruza başladı. Ancak hiç bir şey bekledikleri gibi olmadı. Daha iki saat sonra 2 zırhlı arka arkaya ağır yara aldı. Ardından bir Fransız zırhlısı, bir mayına çarpıp iki dakikada battı. Bir zırhlı daha yaralanıp, biri de batınca geri çekilme kararı aldılar. Geri çekilirken bir zırhlı daha battı. Donanma gücünün üçte birini kaybetmiş, yenilerek muharebe alanını Kahraman Ordumuza terk etmişti ama düşmanlar pes etmediler. Donanma ile açamadıkları Çanakkale kilidini, Gelibolu Yarımadasını işgal ederek açmaya kalktılar. Ve kısa sürede 83 bin kişilik bir ordu hazırladılar. Çıkarma harekatı 25 Nisan’da başladı. Bu defa da Yb. Mustafa Kemal ve O’nun komutasında, gözünü kırpmadan canını kanını veren Mehmetçik çıktı karşılarına. “Çanakkale geçilmez” dedi ve geçit vermedi. Tarihimizin en parlak zaferlerinden biri olan, tamamı 296 km2 olan bu yarımadanın sadece batı ve güney sahil şeridinde cereyan eden bu savaşta; 490 bini düşman yaklaşık 1 milyon asker savaşmıştır. Düşmanın ölü olarak zayiatı 43 bin, bizim şehit sayımız 57 bin olduğuna göre, Gelibolu Yarımadasında savaş alanının her km2’de yatan şehit ve ölü sayısı 500 civarında olmaktadır. Tarihin kaydettiği en kanlı muharebelerden biri olan Çanakkale Savaşları; 20 nci yüzyıla damgasını vuran, mazlum milletlere kurtuluş yolunda ışık olan, rehber olan, Yüce Ulusumuzu kendi vatanında esaretten kurtaran, Cumhuriyetimizin kurucusu, Türklerin Atası, Mustafa Kemal’i tarih sahnesine çıkarmıştır. Yine bu savaştan Kurtuluş Savaşının o muhteşem kadrosu çıkmıştır. Bu muhteşem zafer Avrupa’nın Hasta Adamı’nın ayağa kalkışı ve Türk Ulusunun yeniden dirilerek özbenliğine kavuşmasıdır. Bu muhteşem zafer, Cumhuriyetimizin temeli, adeta kilit taşıdır. Hepimize kutlu olsun. Başta Ulu Önder ATATÜRK olmak üzerek kahraman silah arkadaşları ile kahraman şehitlerimizi minnetle ve şükranla anarım. Ruhları şad, mekanları cennet olsun.