YOKSA YİNE BİR ŞANS DAHA VERMELİ MİYİM ASLI HANIM?

İnsanın bazen hayatta ne kadar çok kaçmak, yaklaşmak istemediği derin sularda yüzmek istemeyeceği konular olunca daha çok önüne düşüyor bunu daha iyi anlıyorum. Kaçmak, yaklaşmak istememekten kastım zamanında ben bir yere varamadım. Varamadığım gibi erkeğin elinin kiri adı yapar oldu. Tirajı komik lakin bu gerçek. Aaaa çok ayıp nasıl bir midesizliktir dediğinizi duyar gibiyim görünürde ama işin derinine gidince öyle olmuyor.

Kalemi elime alıp kelamı kondurmaya istikrarla devam etmeye başladığımdan beri öyle mailler alıyorum ki ara ara sizlerle de paylaşıyorum. Kapalı kapılar arkasında konuşulan konular olsun istemiyorum. El altından çok fazla yaşanılan, içimizde çözmeye çalıştığımız aman kimse duymasın bilmesin dediğimiz. Dışarıda ki hayata karşı çok güzel mutluluk oyunlarıyla kapatmaya çalıştığınız, hayatımızın direk ortasında olan makale ile sizlerleyim. Aldatmak; Aldatma konusunda profesyonelleşmiş erkeklerin, yediği haltı kadınların üstüne atma çabasından kaynaklanan bana az ilgi gösterdin gibi kendi haklı bulacak kadar hadsiz sebeptir. Oysaki aldatılan kadının yaptığı "tek" hata bir karaktersiz ile ilişki yaşıyor olmasıdır. Aldatmanın da "tek" sebebi budur zaten. Aldatıyorsanız üstüne ne kadar da methiyeler diziyorsanız dizin karaktersizsiniz. Kadın erkek ayırmıyorum burada hepsi aşağılık hepsinin saçma sapan tutar dalı hadsiz!

Yine bana gelen bir mail aynen şu şekilde;

9 senelik bir evliliğim ve bir oğlum var. Eşimle çok daha uzun süredir birlikteyiz ve birbirimizi çok severek şiirlerle şarkılarla kör kütük âşık olarak evlendik. Bundan 4 sene önce tamamen tesadüfen işyerinde beraber çalıştığı bir kadınla mesajlaştığını öğrendim. Akabinde kadınların sosyal medya hesabına benimle mutsuz olduğunu benim dertdaşım olur musun içerikli mesajları en yakınımdan tanıdığım insanların mesaj kutularına düşünce haberim oldu. Sustum evladım için.

Adabımla sorduğumda Kızarım diye büyük telaş içerisine girdi. Yeminler etti, ben değilim o mesajları atan dedi. İnandım, inanmış gibi davrandım. Beni aldatmadığına emindim. Ama bir yıl sonra tekrar başka bir kadınla hâlâ internet üzerinden konuştuğunu gördüm. Yine aynı şeyler yaşandı ve affettim. “Son olsun artık” dedim.

Ve tekrar bu kez iki ay önce eşimin bu defa eski sevgilisiyle mesajlaştığını, birbirlerine fotoğraf gönderecek kadar ileri gittiklerini öğrendim. Ötesi yok belki ama bende her şey bitti tükendi artık. Tiksindim Aslı Hanım. Üstelik kadın, kocasından ayrılmış ve eşime “ya sen eşinle sahiden mutlu musun” gibi sorgulamalar yapacak kadar cesaretli ve cüretli.

Ben bunları öğrenmeden birkaç gün önce eşim güya kadının niyetinin bozuk olduğunu anlamış ve kesmiş konuşmayı ama iş işten çoktan geçti tabii.

Oğlum babasına çok düşkün. Çalışan, ayaklarımın üzerinde duran bir kadınım, eşime asla maddi olarak muhtaç değilim ama oğlum için ne karar vermeliyim gerçekten bilemiyorum.

Bu evlilik bitmeli mi? Yoksa yine bir şans daha vermeli miyim Aslı Hanım?

Bu maile özellikle dönmedim. Şahsi fikrim soruluyorsa o şans asla VERİLMEMELİ derim çekilirim köşeme izlerim muhakkak o şansı verme dememe rağmen vereceğini de biliyorumdur. Maddiyatım iyi diyorsunuz evladım var diyorsunuz siz bence bırakmak istemiyorsunuz. Bu fıtrat meselesidir ince bir noktadır. Birçoğuna sorsam şimdi tövbe haşa deyip bu yukarıda anlatılan durumu kabullenmeyeceğini söylerler.

 Ama şimdi ben yazarım ya kelamı bu kadar olumsuzlukla bitirmem olmaz. Birçok üstadım sonuçlandırmalısın uçu açık bırakmamalısın diyeceğini de göz önünde bulundurarak kadınlarda da var şimdi. Nasıl mı? Erkek zaten yapmış orası ayrı tartışılır bir rezillik kadınlarımızın çoğunda da mecburiyet hissetmek mi,  aldatılan kadının yaptığı hatalardan biri hatayı kendinde aramaktır. Aslında aldatılmak kendisinin yetersizliğinden değil karşısındakinin aşağılık bir insan olmasından kaynaklanır. Uyduruk uyduruk bahaneler anlatmayın. Madem gözünüz başkasında ayrılın ya da boşanın o zaman. Hep söylerim kimse kimsenin yüreğinin yanında, nikâhının altında kuyruk sallamasın! Yuva yıkmak zor ama bu denli karaktersizliğe eyvallah demek ayrı bir midesizliktir bilin isterim. Bir insanın bir defa işlediyse kanına ihanet onun hiçbir ucundan tutacak kabul edilebilir yanı yoktur. Bilirim işin gerçeği bu ama çoğunuz eyvallah edip yoluna devam ediyor bir düşünün derim!