BORNOVA BELEDİYESİ KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ

Bornova Belediye Başkanı Dr. Mustafa İduğ, Bornova Belediyesi kentsel dönüşüm projeleri ve İzmir’de yapmayı düşündüğü projeler hakkında bilgi vererek sorularımı yanıtladı. Samimiyeti ve tüm içtenliğiyle çok güzel bir şekilde beni ağırlayan Bornova Belediye Başkanı Dr. Mustafa İduğ röportajımız sizlerle.

Öncelikle röportaj teklifimi kabul ettiğiniz için teşekkür ederim. Başkanım kısaca kendinizden bahseder misiniz?

1962 yılında  Bornova’da doğdum. Bornova Suphi Koyuncuoğlu Lisesi’nden mezun olduktan sonra, 1980 yılında yani 18 yaşında otomotiv sektörü ile iş yaşamına atıldı. İş hayatımla birlikte eğitimimi de de devam ettim. Yüksek Lisans ve Doktora derecelerimi Yaşar Üniversitesi’nden aldım. ‘Aile Şirketlerinin Kurumsallaşması’ üzerine yaptığı çalışmalar ile yönetim ve organizasyon alanında çeşitli akademik yayınlarım oldu. Belediye başkanlığım öncesi  İzmir Ticaret Odası, Türkiye Odalar Borsalar Birliği, Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı, Batı Anadolu Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu ve İzmir Ekonomik Kalkınma Kurulu gibi sivil toplum kuruluşu ve kamu kurumlarında yaptığım görevler ile doğup büyüdüğü kentin, ekonomik, kültürel ve sosyal gelişimine katkılar sağlamaya çalıştım. Uzun yıllar EGOD(Ege Otomotiv Derneği) ile Bornova Masterler Futbol Kulübü’nde başkanlık yaptım. Akademik kariyerimde İzmir Ekonomi Üniversitesi Mütevelli Heyeti’nde yer aldım. Yaşar Üniversitesi’nde ise Öğretim Görevlisi deneyimim oldu. Siyasi geçmeşime gelince; 2009-2014 yılları arasında Bornova Belediyesi Meclis Üyeliği, yine aynı dönem içinde Bornova Belediyesi Spor Kulübü Başkanlığı ve Encümen Üyeliği görevlerinde bulundum. İyi derecede Almanca, akademik seviyede İngilizce ve orta düzeyde Yunanca biliyorum. Evli ve iki çocuk babasıyım. Kısa bir süre önce de dede olmanın mutluluğunu yaşadım.

Bornova’daki yapıların  %80’inin çeşitli derecelerde olmak üzere depreme dayanıklı olmadığını biliyoruz. Bu tabloda Bornova Belediyesi kentsel yenileme konusunda ne gibi çalışmalar yürütüyor?

BORNOVA’DA AĞIR HASARLI, ORTA HASARLI BİNALAR VAR, BAYRAKLI’DA NE ÇOK BİNA YIKILDIĞINI BİLİYORSUNUZ

Bornova’ya ve bizim yapacaklarımıza geçmeden önce Türkiye ve İzmir’deki tabloyu ortaya koymak gerekiyor. Benim  eşim Yalovalı. 1999 yılındaki Marmara Depremi’nde 3 saat içersinde Yalovaya eriştik ve kurtarma çalışmalara katıldık. O gece orada yükselen feryatları ömür boyu unutmam mümkün değil. O Deprem milyonlarca insanımızı etkiledi. Binlerce aile evsiz kaldı. Orada yaşanan Türkiye ekonomisini bile krize götürdü. Rafireni yangını bile günlerce sürdürülemedi. Konutların yanısıra Türkiye’de hangi tesisin nereye yapılacağı konusunda çok dikkatli bir çalışmaya ihtiyaç var ve bunun bir devlet stratejisi şeklinde olması gerekir. Odalardan yerel yönetimler ve siviltoplum kuruluşlarına kurumlar arası iş birliği içerisinde yapalacak çalışmayla doğru sonuçlar  alacağımıza inanıyorum.  30 Ekim Depremi’ne geldiğimizde ise yıkımın yaşandığı yere en yakın ilçe Bornova. Bir zamanların bamya tarlalarına 11 kat imar verilmiş ve 1993 yılının mevzuatına göre C14 beton kullanılmış.  Sonuç ne yazık ki ortada. Güvenilir binalar için zemin etütü, doğru malzeme ve mutlaka ilgili meslek odaları ile ortak çalışarak iyi sonuçlar elde edebiliriz. Bornova’da ağır hasarlı, orta hasarlı binalar var, Bayraklı’da ne çok bina yıkıldığını biliyorsunuz. Yapı güvenliği dışında mutlaka deprem sigortası yaptırmalıyız. Ülkemizin ekonomik şartları belli. Zaten zor edindiğimiz bir mal varlığı var onuda sigortalamadığın zaman açıkta kalabiliyorsun. Bize düşen görevlere gelince; Belediyeler olarak zemin etütü ve yapı denetimlerinin çok iyi yapmak zorundayız. Az önce C14 betondan bahsettim. Günümüzde C35 kullanılıyor. Aradaki fark inanılmaz. Bakın 90’lı yıllarda elle harç karılıyordu. Bugün teknoloji çok ileriye gitti ve inanılmaz güzel hafif malzemelerle çok güzel çalışmalar yapılıyor. Bunları özendirmek gerekiyor. Bayraklı’da 45 metre kazık çakılarak yapılmış yüksek binalar var. Gerekirse bu kazıkları maliyetten kaçmadan 90 metreye kadar indirmeliyiz. Gerçekten bağımsız denetim sistemlerinin bu konuda görev aldığı riskli yapıları risksiz yapılara dönüştürmek için çaba sarfetmek gerekiyor.

Bornova Belediyesinin kentsel dönüşüm projeleri hakkında bilgi verebilir misiniz?

Kentsel yenilemeye Kızılay Mahallesi’nden başlıyoruz. 60 yıldır “Çayın öteki” tarafı olarak kalmış. Bu bölgede tek  veçift katlı olarak 1.238 adet riskli alan var.Barası Bornova’nın en eski mahallelerinden biri.  Kızılay ile ilgili planlarımızı Bornova Belediyesi Meclisi olarak oy birliğiyle geçirdik. Büyükşehir Belediyemiz tarafında da sorun yok. Çok yakın zamanda Kızılay Mahallesi’nde yaklaşık 8 bin bağımsız hane inşaa edilecek. Arkasından Doğanlar ve Pınarbaşı ile bu çalışmalara hızlı bir şekilde devam edeceğiz. Bu arada ilçenin çeşitli yerlerinden risk teşkil eden metruk binaları yıkım çalışmalarımız devam ediyor. Bunların bazılarını yaptığımız kamulaştırmalarla park ve yeşil alana dönüştürüyoruz.

Yeşilova- Çamdibi’nde bulunan projelerde mimari açıdan yapmak istediğiniz çalışmalar nelerdir?

BORNOVA BELEDİYESİ OLARAK KİMSEYİ KADERİNE TERKETMEYİZ

Sözünü ettiğiniz yerlerle birlikte Altındağ, kentsel yenileme konusunda en sorunlu bölgeler ve ne yazık ki buralarla ilgili gündem maddesini meclis gündemimizden bir süreleğine kaldırmak zorunda kaldık. Bornova Belediyesi olarak Altındağ-Çamdibi bölgesini dikey binalarla kümelenme şeklinde sosyal alanları ile birlikte planlamak için harekete geçtik. Ancak 500 bine yaklaşan nüfusumuz içinde büyük kesimin yer aldığı bu bölgenin demografik yapısı biraz farklı. Daha çok birbirinden ayrılmak istemeyen göçmen ailelerin yaşadığı mahallelerde yerde değişimi arzu etmeyen bir anlayış hakim. Emsali Gültepe hariç İzmir’de olmayan şekilde iki buçuk olarak belirlememize rağmen planlarımızı hayata geçiremedik. Allah göstermesin orada bir yangın ya da deprem olsa kurtarma çalışmalarında çok büyük zorluklar yaşanır. Bunu 30 Ekim Depremi’nde bizzat kendim yaşadım. Deprem bölgesine ulaşmakta büyük zorluk çektim. Çünkü herkes bilinçsiz bir şekilde arabasına binip kaçmaya ya da bölgeye gitmeye çalıştı. Bir motosiklet kullanıcısını durdurup  “Ben belediye başkanıyım” diyerek yardım istedim ve motosiklete binip deprem yerine ulaştım. Ancak şunun bilinmesini isterim ki; Bornova Belediyesi olarak kimseyi kaderine terketmeyiz. Tüm tarafların mennuniyeti sağlayarak eninde sonunda Çamdibi-Altındağ bölgesindeki kentsel yenilemeyi de gerçekleştireceğiz. Bunu ortak akılla tüm tarafların işbirliği ve özverisiyle gerçekleştireceğiz.

İzmir için yapmayı düşündüğünüz projeler neler?

Görevimiz gereği bizim önceleğimiz Bornova ancak ilçemiz sınırlarındaki sanayi siteleri, üniversiteleri ve hastane gibi kamu kurumları ile günlük 1.5 milyon hareketli nüfusa sahip. Yani metropolomüzün en kalabalık ilçelerinden biri. Bu nedenle kentsel yenileme alanında yapacağımız çalışmalar tüm İzmir’i ilgilendiriyor. Bu çalışmaları İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ilgili bakanlıklarca birlikte ve uyum içinde yürütmemiz gerekiyor.

​​​​​​​

Kentsel dönüşümün en önemli ayağı belediyeler, vatandaş ve müteahhitler üçlüsü… Bu ilişkide en mağdur olan kesim size göre hangisi? Nedenleri nelerdir?

KARŞILIKLI ANLAYIŞ, ÖZVERİ VE FEDEKARLIKLA HERKESİN TAŞIN ALTINA ELİNİ KOYMASI GEREKİYOR

Hiç birini bir diğerinden ayırt etmemiz mümkün değil. Yerel yönetimler olarak her anlamda güvenli ve yaşanabilir kentler yaratmak durumundayız. Vatandaş cephesinden baktığımızda kimseyi yerinden etmeden ekonomik kayba uğramadan hatta daha değerli konutlarla kar etmelerini sağlamalıyız ama unutmamalıyız ki; konutların değerli olması için bulunduğu bölgedeki yeşil alanlar, parklar ve diğer sosyal donatı alanların bulunması, yolların ve kaldırım konforu da çok önemli. Yoksa tek başına bir konut pek bir şey ifade etmez. Tüm bunları yaparken müteahhitlere önemli görevler düşüyor. Günümüz ekonomik şartlarında inşaat maliyetleri ortada. Onların da bu işi zarar etmeden yapmaları gerekiyor. Sözü özü; karşılıklı anlayış, özveri ve fedekarlıkla herkesin taşın altına elini koyması gerekiyor.

Kentsel dönüşümün tabii ki bir de çevresel ayağı var. Geleceğe sağlıklı bir çevre bırakmak için neler yapılmalı. Bu konuda alınmış yasal önlemler var mı?

Çevreyi korumak gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak hepimizin önceği olmalı. Bu doğrultuda örnek modern kentlerdeki yaşam alanlarını düşündüğümde tabi ki en sağlıklı olan yatay mimaridir. Ancak günümüz büyük kentlerindeki nüfus yükünü düşündüğümüzde tamamen yatay mimariyi hakim kılmamız mümkün değil. Burada yapılması gereken yeşil alanları koruyarak yeni imar alanları açmak, yatay ama sağlıklı yapıların bulunduğu sıkışık bölgelerde ise dikey mimariye geçerek yeni konfor alanları yaratmaktır. Geleceğin kentlerini ancak böyle yaratabiliriz. Tabi ki büyük kentlere göçün önüne geçmemiz gerekiyor. Bu da ancak devlet politikaları ile olur. Çünkü siz ne kadar yenileme yaparsanız yapın, şehir nüfusu arttığı sürece yapılan çalışmalar yetersiz kalacaktır.


Son olarak eklemek istedikleriniz nelerdir?

Üzerine basa basa tekrar ifade etmek istiyorum. Deprem bilincinin oluşturulması ve risksiz binaların yapılması tamamen devlet, yerel yönetimler, ilgili meslek örgütlerinin ortak stratejisi ile mümkün olur. Biz Bornova Belediyesi olarak buna hazırız. Böylesi felaketlerin bir daha yaşanmamasını diliyoruz ama bizden bağımsız bu felaketler karşısında yapmamız gereken tek şey; tedbirli olmak ve doğru işler yapmak. Biz bunun peşinde olacağız.

MUSTAFA İDUĞ

1962 yılında, Bornova’da doğan Mustafa İduğ, Bornova Suphi Koyuncuoğlu Lisesi’nden mezun olduktan sonra, 1980 yılında otomotiv sektörü ile iş yaşamına atıldı. İş hayatı ile birlikte eğitimine de devam etti. Yüksek Lisans ve Doktora derecelerini ise Yaşar Üniversitesi’nden aldı. ‘Aile Şirketlerinin Kurumsallaşması’ üzerine yaptığı çalışmalarla yönetim ve organizasyon alanında çeşitli akademik yayınlara imza attı.

Çok sayıda sivil toplum kuruluşu ve kamu kurumunda önemli görevler üstlendi. Doğup büyüdüğü kentin, ekonomik, kültürel ve sosyal gelişimine katkılar sağladı. İyi derecede Almanca, akademik seviyede İngilizce ve orta düzeyde Yunanca bilen Dr. Mustafa İduğ, evli ve iki çocuk babasıdır.

Akademik Kariyeri

• İzmir Ekonomi Üniversitesi Mütevelli Heyeti Üyesi

• Yaşar Üniversitesi Öğretim Görevlisi

Siyasi Geçmişi

• Bornova Belediyesi Meclis Üyeliği

• Bornova Belediyesi Spor Kulübü Başkanlığı

• Bornova Belediyesi Encümen Üyeliği

Sivil Toplum Kuruluşları ve Kamuda Aldığı Görevler

• İzmir Ticaret Odası Meclis Üyeliği

• Türkiye Odalar Borsalar Birliği Genel Kurul Delegesi

• Ege Otomotiv Derneği Başkanlığı

• Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi

• Batı Anadolu Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanvekilliği

• İzmir Ekonomik Kalkınma Kurulu Üyesi

• Bornova Masterler Futbol Kulübü Başkanlığı

Ticari Yatırımları

. İduğ Yedek Parça Limited Şirketi 1981

. Atak Taşıt Yedekleri Anonim Şirketi 1992

. İduğ Petrol Limited Şirketi 1994

. İduğ Gıda Grubu Şirketleri 2015

Röportaj: Aslı M. Sarı