100 YILDIR UYUYAN GÜZEL 

1918 yılında meydana gelen, dünyaya yayılan ve  gribin atası olarak bilinen İspanyol gribi dünya nüfusunun %5 ‘ini sadece 18 ayda silip süpürüp götürmüş.  100 milyon kişinin öldüğü tahmin edilmektedir.  Yaveri Cevat  Abbas’ın anlattığına göre 1. Dünya Savaşı sonlarına denk gelen gribe Atatürk Samsun’a hareket etmeden evvel yakalanmış ve bu gribi atlatmıştır.

1917 yılında akciğer kanseri olan Franz Kafka’da 1918 yılında bu gribe yakalanmış.

Avustralyalı ünlü ressam Egon Schiele’nin 28 yaşında ölümüne neden olan bu hastalığa yenik düşmüştür.

Korona gibi sessiz sakin görünmeyen bir virüs değil, dudakları ve yüzü maviye boyayan bir virüstür İspanyol gribi.  İspanyol gribi için yazılan şarkı sözü bugün yaşadığımız Covit-19’un köküdür adeta.

“Kapat kapıları, kapat kapat, doktor girmesin,

İspanyol gribinden öldüğümüzü kimse bilmesin,

Ölelim, ölelim artık, bitsin bu bulaşıcısına illet, bitsin bu salgın.”

İspanyol gribi yaşlı ve çocuklardan çok gençleri etkilemş, 20- 40 yaş arasını hedef almıştır. Hatta kimi tarihçilere göre 4 yıl süren 1. Dünya Savaşı’nın bitmesine neden olmuştur. Aslında salgın İspanya’da başlamamış. İspanya’da değil Amerika’da çıkmış.  İspanyol Gribi olarak adlandırılmasının sebebi 1. Dünya Savaşı’nda yer almamış olması ve askeri sansür nedeniyle diğer Avrupa ülkelerinden söz edilmezken İspanya salgın konusunu ilk kez basında gündeme getiren ülke olduğundandır. İlk kez 11 Mart 1918 yılında tespit edilmiş bu salgın bütün dünyayı kasıp kavurduğu gibi İstanbul’u da etkilemiş.  

 Nazım Hikmet’in Kuvayi Milliye Destanı’nda İspanyol gribi için dizeleri yüreğimi burktu.

"Biz ki İstanbul şehriyiz, Seferberliği görmüşüz:

Kafkas, Galiçya, Çanakkale, Filistin,

Vagon ticareti, tifüs ve İspanyol nezlesi bir de İttihatçılar, bir de uzun konçlu Alman çizmesi

1 914’ten 918’e kadar yedi bitirdi bizi."

 Uyuyan Güzel ve İspanyol Gribi 1918 yılına dayanır

Uyuyan güzel olarak bilinen Rosalia Lombardo, 1918 yılında Palermo’da doğdu. İtalyan general Mario Lombardo’nun kızıdır. 2 yaşındayken yakalandığı İspanyol gribi nedeniyle 6 Aralık 1920 yılında hayata veda etti. Gözleri yarı açık öldüğü belirtiliyor.

Küçük kızın ölümü babasını oldukça derinden etkilemiş, duyduğu acıyı hafifletmek, belki de Rosalia’yı ölümsüzleştirmek için yıllar sonra bile hala aynı görüntüde kalmasını isteyen baba, meşhur İtalyan mumya ustası ve doktor olan Alfredo Salafia’dan kızını mumyalaştırmasını ister. Generalin verdiği bu karar, kızını dünyanın en merak edilen çocuğu yaptı ve Rosalia ilgi odağı haline geldi.

Doktor Alfredo Salafia tıp alanında ciddi deneyler, tahnit çalışmaları yapan biri olarak bilinirdi ve generalin bu isteğini geri çevrilemeyecek bir fırsat olarak görür.

Doktor küçük kızın damarlarına enjekte ettiği karışımı her zaman sır olarak sakladı. Bilim insanları yıllarca bu formülü bulmak için çaba sarf etti fakat bu sır doktorla birlikte mezara gömüldü.

Bugüne kadar yapılan hiçbir mumyalama yöntemi ölü bedenleri, hala hayattaymış gibi korumaya yetmemişti. Fakat Doktor Alfredo’nun kullandığı mumyalama tekniği küçük kızın bedenini dünyanın en muhteşem görünümlü mumyası yaptı.

Rosalia tam 100 yıldır cam bir fanusun içinde, yüzündeki tebessümle Palermo’da muhafaza edilmektedir ve o günden bu yana da Uyuyan Güzel olarak anılmaktadır.

Belgeselde izledim, mumyalamada kullanılan maddenin formülünü bulmuşlar. Çinko, klor ve salistik asit karışımı. Konulduğu cam tabutun optik yansıma nedeniyle günün farklı saatlerinde gözlerini açıp kapanıyormuş gibi gösterdiği anlaşılmış.

Rozalia tam 100 yıldır cam fanusun içinde ve Uyuyan Güzel olarak anılmakta. Saçındaki sarı kurdele ve tabutundaki pembe gül ışığında UYU...

Uyu Güzel Uyu, Dünya yine salgın bir hastalığın pençesinde. Hayatı durduramıyoruz. 

Sağlıklı günlere…