Allah’ını seven biri, bir çimdik atıp uyandırsın bizi bu kabustan…
Çünkü bu yaşadıklarımız gerçek olamayacak kadar absürt ve korkutucu. Bu olsa olsa kabustur!
Bir korku filminde görsek inanmayacağımız iddiaların orta yerine düştük. Gerçekten el kadar bebeğin sırtından iktisadi kazanç sağlamanın bu ülke için normalleştiğinin farkındayız. Ama bunun bir üst seviyesini bunu bir de bebeklerin hayatı bahasına kazanca tahvil etmenin olası olmasının üzerinde konuşuyoruz.
Gündemler bir iyi konudan bir başka iyi konu şeklinde gelişse hep iyi şeyler yazar çizeriz. Bu ülkede artık iyi şeyler oluyor deriz. Ama iyi şeyleri mumla arıyoruz. Zira hep gündeme düşen ve bomba etkisi yapan meseleler içimizi karartan türden. Sonra da niye iyi şeyler yazmıyoruz eleştirisine muhatap oluyoruz.
Daha Sıla bebek, Narin kız ve cesedi parçalanmış, kafası koparılmış iki kızın cesedinin toprağı kurumadan şimdi de Yenidoğan çetesi ortaya çıktı.
Daha çok para kazanma uğruna bebekler öldürüldü. Öldürülmeyip sakat bırakılanlar var. Doktor, hemşire ve cankurtaran sürücüsünün kendi aralarındaki konuşmaları mide bulandırıcı. Yapılanlara, konuşulanlara bakılınca bu kişilere insan demek olanaksız. Çetenin başı olan kişi, özel sağlık kuruluşlarının yenidoğan servislerini kiralamış. Kısacası taşeron durumunda. Çok para kazanmak için sağlık kuruluşlarının sahipleri de olan bitene göz yummuş. Bu servisi denetleme gereği duyulmamış. Haksız kazanç, hepsinin ağzını sulandırmış.
Görüp görebileceğiniz en insanlık dışı yapı: "Bebek katili" Yenidoğan Çetesi.
Peki, çete işleri nasıl yürütüyor?
- İsimlerini yeni doğan bebeklerden alıyorlar.
- Bebek acil hastalarını anlaşmalı hastaneye sevk ettiriyorlar.
- Sevk işlemini örgüte bağlı 112 Acil Çağrı Merkezi çalışanları gerçekleştiriyor.
- Bebeklerin durumu, olduğundan daha ağır gösteriliyor ve yatışları sağlanıyor.
- Anlaşmalı hastanelerin sahipleri ve başhekimleri, yardım ederek maddi çıkar sağlıyor.
Çete nasıl eleman yerleştiriyor?
- Örgüte mensup bir şirket sahibi, pek çok hastanedeki yenidoğan ünitesini elemanlarını yerleştirerek örgüte tahsis ediyor.
SGK nasıl dolandırılıyor?
- Bu sayede tedavi giderleri 3-4 kat artırılarak SGK'dan yüksek ücret tahsil ediliyor.
Bebekler neden ölüyor?
- Yenidoğan bakım üniteleri ticarethane gibi kullanıldığı ve tıbbi yöntemlere riayet edilmediği için bazı bebekler enfeksiyon kapıp ölüyor.
Öldürülen bebeklerden nasıl para kazanıyorlar?
- Kullanılacak ilaçları tedaviden düşürüp dışarıda satabilmek adına bazı bebeklerin "bilerek" ölümüne neden olunuyor.
- Hayatını kaybeden bazı bebeklerin gerekli tıbbi tetkiklerden geçirilmemesi söz konusu.
Birbirine rahmet okutacak, ardı arkası kesilmeyen, bireysel diye geçiştirdiğimiz, bu son olur diye temenni ettiğimiz bu menfur hadiseler kokuşmuşluğun bir göstergesi.
Evet, hemen hemen her alanda bir kokuşmuşluk hali var, gözü dönmüşlük var, hırs var, bir cinnet hali var.
Gözümüz, aklımız, izanımız, kalbimiz, vicdanımız asıl fonksiyonunu unutarak nefsin emrine girmiş.
Ölüm dışında her şeye çözüm bulunur ama fonksiyonunu kaybetmiş organlara ve kokuşmuşluğa çözüm bulmak zor olsa da çözümsüz değildir:
Yeter ki bir irade ortaya konabilsin.
Yeter ki boşluk bırakılmasın. Herkes devletin nefesini arkasında hissetsin. Olay olduktan sonra devlet orada bitmesin. Kişileri, suç işlendikten sonra değil, suça yeltenirken enselesin.
Yeter ki denetimler ciddi bir şekilde yapılsın.
Yeter ki kimsenin gözünün yaşına bakılmasın.
Yeter ki devletin tüm kurum ve kuruluşlarında işleyen bir sistem oluşturulsun.
Yeter ki ucu kime dokunursa dokunsun, suç işleyenin yakasına yapışılsın.
Yeter ki cezalar caydırıcı olsun. Yapanın yanına kâr kalmasın. Ceza indirimi diye bir şey olmasın. Hayatı kaysın. Cezasını çeken bin pişman olsun. Cezaevinden çıkınca tövbekar olsun. Alınan ve çekilen ceza da başkasına ibret olsun.