Yapılan araştırmalar, seçmende bir merkez sağ parti arayışı olduğunu ve vatandaşların çaresizlik ve alternatifsizlik nedeniyle, kerhen AKP’ye oy verdiğini ortaya koymaktadır. Aslında AKP, büyük bir fırsatı kaçırmıştır. AKP eğer daha önceki ANAP ve DYP’nin kalkınma ve Türkiye sevdası çizgisinde, ancak, Laik, Demokratik Cumhuriyet değerlerine sahip çıkabilme ve insanların yaşam tarzına müdahale etmeme yeteneğini gösterebilseydi, Merkez Sağ Parti olarak, Türkiye’nin partisi olarak uzun yıllar alternatifsiz şekilde iktidarda kalabilirdi.
Geçen gün bir toplantıda, ANAVATAN’ın o tarihlerde 75 yıllık Cumhuriyet döneminde yapılan işleri katlayan, hizmetleri, eserleri, projeleri, yatırımları yaratan kadrosu olan Milletvekili arkadaşlarımla bir aradaydık. Bugün yapılan tarihi ve fahiş hata sonucu ortadan kalkan ANAVATAN kadroları partileri olmamasına rağmen, hala ANAP’ta, Özal çizgisinde dimdik ayakta duruyorlar, kendilerini tekrar çağ atlayan Türkiye günlerine adamış vaziyette bekliyorlar. Tekrar ediyorum, herkes ANAVATAN’ da duruyor ve hiçbir yere gitmiyor.
ANAP olarak bizlerin felsefesi nedir?
Bir defa peşinen ifade edeyim ki, ben ve bizler Merkez Sağ çizgide siyaset yapan siyasetçileriz. “Milliyetçi, muhafazakar, dini, ahlaki, etik değerlere önem veren, Atatürk’e, Atatürk İlke ve İnkılaplarına sımsıkı bağlı ve onun izinde, çağdaş, medeni, sosyal adalete, sosyal güvenliğe önem ve öncelik veren, Türkiye’nin çağ atlayan refah bir devlet olmasını hedefleyen, buna göre vizyonunu ve misyonunu planlayan, kalkınmanın devlet planlama teşkilatının hazırlayacağı ve Türkiye’nin özelliklerine uygun, kalkınma planları ile gerçekleştirilmesini temel prensip edinen, rekabetçi, serbest piyasa ekonomisine öncelik veren insanların bir arada olduğu güç, ANAVATAN’ın Merkez Sağ siyaset özelliğidir.
ANAVATANLILAR hiç kimsenin dini inanç ve ibadetini serbestçe yerine getirmesine, giyimine, yediğine, içtiğine karışmaz, yaşam ve hayat tarzlarına asla müdahale de bulunmaz. ANAVATAN’ın Türkiye için temel felsefesi 4 trilyon dolar GSMH, 1 trilyon dolar ihracat, 250 milyar dolar turizm hedefine önümüzdeki 15 yıl içinde ulaşmış, fertlerin hürriyetler ve inançları çizgisinde alabildiğine serbest olduğu büyük, güçlü, çağ atlayan Türkiye’yi yaratmaktır. Türk insanının, Türkiye’nin bölünmez bütünlüğüne sahip topraklarında, en ileri refah standartlarına göre, dünyanın en gelişmiş ülkeleri arasında yer alarak, mesut ve bahtiyar şekilde yaşaması, ANAVATAN’ın hedefidir. Özal’ın inanç, din, fikir, serbest hür teşebbüs özgürlüğü ile, perçinlenmiş ilkeleri ANAVATAN’ın felsefesi olarak bugün hala geçerliliğini korumaktadır.
Bugün, proje ve yatırım yaptık diye ortaya çıkanlar, ANAVATAN’ın kendi iktidarında gerçekleştirdiği, icraatların yakınına bile, yaklaşmış değillerdir. Evet! İktisadi ve sanayi alanlarında bazı yatırımlar yapılmaktadır. Ancak, bunlar bile, ANAVATAN’ın gerçekleştirdiklerinin daha çok uzağındadır. Mevcut iktidar ile ANAP arasında, büyük bir zihniyet ve anlayış farkı mevcuttur. Bu zihniyet ve yaklaşım, ANAVATAN tarafından şekillenen, modern Merkez Sağ ideallerinden çok farklıdır. Etrafınıza şöyle bir bakın, çağdaşlık alanında gelişmişlik ve kalkınma sürecinde ne yapılmış, ne ortaya konulmuş ise, ANAVATAN’ın icraatları sayesinde olmuştur. Eğer, ANAVATAN partisi bugün var olabilseydi, vatandaşın umudu olarak, mevcut siyasi teşekküllere, ciddi bir alternatif olarak, bir yıldız gibi parlayacaktı. Gidişat, zaman ve zemin, tekrar yeni bir ANAVATAN arayışını ve özlemini intaç etmektedir...