Filistin toplumunun dokusu parçalanırken dünya sessizliğini koruyor. israil hegemonyası Filistinliler üzerinde devam ederken gönderilen yardımların da ulaşmasına engel oluyor.

Nasser’de başsız, derisiz, organları alınmış cesetler bulunuyor.

Gazze sivil savunma sözcüsü, Khan Younis'teki Nasser Tıp Kompleksinde israil işgal ordusu tarafından öldürülen bazı şehit cesetlerinin bulunmasından bahsediyor, bu savaşta kullanılan silahların daha önce hiç kullanılmadığını belirterek uluslararası soruşturma talep ediyor.

Tarih, çağlar boyunca gelmiş geçmiş en kirli döneminde yaşadığımıza şahitlik ediyor.   

Dünyanın kılcal damarlarına kadar nüfuz eden bu sistem dünya ülkelerine tehdit oluşturuyor. Devletlerin başka devletler üzerindeki siyasal ve ekonomik egemenliği, döktükleri kan üzerine inşa ediliyor. Savaşın da bir ilkesi, ahlakı olması gerekirken en kirli haliyle yüzleştiriyor.

İsrail'i kurmak için pek çok Filistinli katledildi ve zorla yerinden edildi. ABD'yi kurmak için birçok Yerli Amerikalı öldürüldü ve yerinden edildi.  İnsan haklarının seçici tutumu Müslümanlara yaşam hakkı tanımadığını gösterdi.

Müslümanların dinleri nedeniyle bu kadar bölünmüş olması şaşırtıcı. Kendilerini Orta Çağ Pers etkisinden (örneğin kadınları boyunduruk altına almaktan) kurtarabilseler ve Hz. Ali'nin intikamını almayı bırakabilirlerse, yeniden biraz huzura kavuşabilirlerdi.

Dünyanın her hangi bir yerinde, Filistin'de çocuklar ölmek için değil, yaşamak için dünyaya getirildi. "Sayılardan ibaret değiliz" projesini yürüten Gazze İslam Üniversitesi profesörlerinden Refaat Alareer, Filistin'de katledilenlerin hikâyelerini dünyaya duyurmak için çok çalıştı. Röportajında biraz ilaç için eczaneye 5 dakika araba sürdüğünü ve arabasının 5 kez bombalandığını açıkladı. Sonra, sonrası  Alareer, ailesiyle birlikte israil bombalarının hedefi oldu.

Filistinliler; Gazze'de öldürülen Profesör Refaat Alarer'in ölmeden önce paylaştığı 'Ben ölürsem, sen yaşamalısın” şiirini anlatmak için yaşamaya devam edecekler:

"İlla ölmem gerekiyorsa, sen yaşamalısın,

Hikâyemi anlatmak için

Eşyalarımı satıp bir parça kumaş ile uzun kuyruklu ve beyaz teller satın almak için

Gazze’de, bir yerde bir çocuk, cennetin gözlerinin içine bakarken,

Kendi bedenine bile veda etmeden giden babasını beklerken, uçurtmayı görür

Senin yaptığın uçurtmayı,

Ve bir an için bir meleğin ona sevgiyi geri getirmek için orada olduğunu düşünür.

Eğer ölmem gerekiyorsa, umut getirsin, Bir masal olsun bu uçurtma… ”