Bugün Hz. Ali'nin hilafet makamına geçişinin  

yıldönümü. O, İslâmî anlamda son halife. Ondan  

sonrası saltanat.  

Hz. Muhammed'in (AS) amcası oğlu, ama kardeşi  

hatta oğlu gibi yakını. "... de ki; gelin  

çocuklarımızı ve çocuklarınızı,  

kadınlarımızı ve kadınlarınızı, kendinizi ve  

kendimizi çağırıp toplanalım. .." (Al-i İmran  

61) ayeti indiğinde, Hz. Peygamber; Ali, Fatma, Hasan  

ve  Hüseyin hazretlerini çağırıp şöyle dedi:  

"Allah'ım bunlar benim ailemdir."  

Peygamberimizin mübarek soyu, kızı Hz. Fatma ile  

evli olan Hz. Ali'den yürüdü.  

Müslüman olan ilk erkektir. Hemen risaletin  

başlangıcında, Hazreti Hatice ve o, ümmetin  

başlangıcı oldular. Bunun içindir ki, "  

Resulullah pazartesi günü gönderildi, Hz. Ali de  

salı günü namaz kıldı" denilmiştir.  

Müslüman olduğunda henüz çocuktu. Zaten onu  

peygamberimiz büyütmüştür. Bu yüzdendir ki,  

Allah Hz. Muhammed'i, o da Hz. Ali'yi terbiye  

etmiş oldu.  

Tebük hariç bütün savaşlarda, Resulullah'ın  

yanı başında bulundu. Tebük savaşına iştirak  

etmeyişinin sebebi ise Peygamber'e vekâleten  

Medine'de kalmak mecburiyetindendi. O savaşa gitmek  

istemiş ve "Ya Resulullah, beni çocukların ve  

kadınların arasında mı bırakıyorsun?" diye  

sitem etmişti. Aldığı cevap: "Sen, Hz.  

Harun'un Hz. Musa yanında aldığı yeri, benim  

yanımda almaktan razı değil misin? Şu farkla ki,  

benden sonra peygamber yok."  

Hayber'in fethi biraz gecikince Peygamberimiz,  

"Yarın şu sancağı öyle birine vereceğim ki; O,  

Allah'ı ve Resulünü sever, Allah ve Resulü de  

onu sever. Hayber'in fethi onun elleriyle müyesser  

olacaktır" diye buyurup ertesi gün  sancağı Hz.  

Ali'ye  verdi. Gerçekten de o, Hayber'i  

fethederek sancağı oraya dikti.  

O mertliğin, yiğitliğin, cömertliğin, merhametin,  

adaletin ve ilmin timsali; ona muhalif olanlar ise  

yalanın, hilenin, zulmün, haksızlığın, dünyevi  

hırsların ve demagojinin timsalleri.  

*    *    *    *    *  

Hakkında söylenmiş hadis-i şerifler:  

Hz. Ali'nin elinden tutarak:"Ben kimin dostu isem,  

bu da onun dostudur. Allah'ım sen, buna dost olana  

dost, düşman olana düşman ol!"  

"Hasan ve Hüseyin cennet ehlinin gençlerinin  

efendileridir. Babaları onlardan daha  

hayırlıdır."  

"Sen ey Ali, dünyada da ahrette de benim  

kardeşimsin."  

*    *    *    *    *  

Hz. Ali'nin özlü sözleri:  

"Edep, aklın suretidir."  

"Düşmanına galip gelince af ile muamele et."  

"Fazilete yükselmek zor, rezalete alçalmak  

kolaydır."  

"Servetin en büyüğü akıldır."  

"Akıl kemal bulunca boş sözler zeval bulur."  

"En büyük vahşet kendini beğenmişliktir."  

"Kalp gafil olunca kulağın işitmesinde fayda  

yoktur."  

"Alimin zilleti geminin parçalanması gibidir. Hem  

kendini hem başkalarını batırır."  

"İşlerin şerlisi adaletten uzak olanıdır."  

"Eğrinin gölgesi de eğridir."  

"Marifetin son mertebesi, nefsini bilmektir."  

"Nefsini bilen, Rabbini bilir."  

"Başka kimselere yapacağın muamelede, elindeki  

ölçün kendin olsun. Kendine yapılmasını  

istemediğin muameleyi başkasına yapma."  

"İnandığınız gibi yaşamazsanız,  

yaşadığınız gibi inanmaya başlarsınız."  

*    *    *    *    *  

Irak'ta işgal kuvvetlerinin bombalarından Hz.  

Ali'nin türbesi de zarar gördü. Bu bütün  

Müslümanları en fazla üzen olaylardan biriydi.  

Basında bu haber yer alırken, İslâmî bilgisi  

olmayan bazı şahıslar "Şiîler için kutsal  

olan, Hz. Ali türbesi hasar gördü" şeklinde  

ifadeler kullanmışlardı. Bu şahıslar nereden  

bilsinler ki:  

Hazreti Ali sevgisi; Alevi'siyle, Sünni'siyle,  

Şiî'siyle bütün Müslümanların kalbindeki bir  

aşktır.  

İslâm'ın bütün mezhepleri "İlmin Kapısı"  

diye onu tanır ve çok önemli ölçüde ondan  

kaynaklanırlar. Ayrıca oniki temel tarikatın  

onbiri, ondan inmektedir.  

Bu yazımızın son sözünü Yunus söylesin:  

"Ali almış sancağını eline,  

Çekilip giderler mahşer yerine,  

Hasan-Hüseyin'i almış yanına,  

Ah ümmetim deyip ağlar Muhammed."