Dünyada 7 milyar insanın en az 5 milyarının siyasi tercih olarak seçtiği “sağ” ve “sol” kavramı hakkında birkaç cümledeolsa bilmediklerine eminim! İşte “sağ” ve “sol” kavramının siyasal anlamı nedir? İkisinin birbirinden farkı veya fazlası nedir? Bu siyasal tercihler millet olma özelliğinde olan dünya toplumlarında nasıl bir etkinlik kazanmış? Az da olsa bu soruların cevabını açıklamaya çalıştık.

Bu Sağ ve sol kavramları iki yüz yılı aşkın bir süredir siyasi söylem olarak kullanılmaktadır. Bu kavramların politikaya sıçrayışı Fransız İhtilali ile yaşıttır. Yani bu karşıt anlamlı iki kavramın ortaya çıkmasına Fransız Devrimi sırasında siyasetçilerin oturma düzenleri neden olmuştur.

Kur'an’da Sağ ve Sol: Kur'an-ı Kerim Hz. İbrahim’in, putları sağ eliyle vurup kırdığını belirtmektedir. Allah Hz. Musa’ya Tur dağının “sağ tarafından” seslenmiş ve onu, hususi bir konuşmada bulunmak üzere kendisine yaklaştırmıştır. Büyücülerin hilesini sona erdirecek olan asası da onun sağ elindedir. Düşmanlarından kurtulmaları sağlanan İsrailoğulları’na Tur’un sağ yanına gelmeleri için süre tanınır ve onlara kudret helvası ile bıldırcın eti lütfedilir. Ahirette, mümin erkeklerle mümin kadınlar, nurları onların önlerinden ve sağlarından, (amellerinin) aydınlatıp giderken onlara, “Bugün müjdeniz, zemininden ırmaklar akan ve içlerinde ebedi kalacağınız cennetlerdir.” denilir. Önlerinden ve sağlarından (amellerinin) nurları aydınlatıp giden kimseler de "Ey Rabbimiz! Nurumuzu bizim için tamamla, bizi bağışla; çünkü sen her şeye kadirsin." derler. Ahirette kitabı “sağ tarafından” verilen kimse: "Alın, kitabımı okuyun." deme rahatlığına sahiptir.

Tevrat ile İncil’de Sağ ve Sol: Tevrat’a göre de sağ olumlu sol ise olumsuzdur. Hikmetli adamın yüreği sağında, akılsızınki ise solundadır. Allah’ın sağ eli korkunç bir güce sahiptir, (o elinin) altında düşmanlar kırılır. O, (İsrail’i) koruyucu olan Rab’dir. O, (İsrail’in) sağ yanında gölgedir. Gündüz güneş ve geceleyin de ay ona zarar veremez. Rab, sağ eli ve kutsal koluyla harikalar yapmış ve zaferler kazanmıştır. Salih kişilerin çadırlarında sevinç ve zafer çığlıkları şöyle çınlamaktadır: “Rabbin sağ eli yiğitlikler yapar! Rabbin sağ eli üstündür!” İncil’de sağ, iyi olan/kabul edilen şeylerle irtibatlı olarak kullanılırken sol olumsuz bir niteliğe sahiptir. Allah çarmıha gerilerek öldürülen İsa’yı önder ve kurtarıcı olarak kendi sağına yükseltmiştir.

I. Fransız Cumhuriyeti Meclisi’nde Kralın “sağ” tarafında oturanlar, geçmiş rejimi ve imtiyazları temsil eden aristokratlardı; ruhban sınıfının temsilcileri de aristokratlarla aynı safta, yani sağda yerlerini almışlardı. Bu Meclis’te Solu burjuvaziyi temsil etmekteydi. Devrim öncesinde olduğu gibi devrim sonrasında da sağ kanatta toplanan aristokrasi ve kilise; eşitlik, değişim, vb. kavramlara şiddetle düşmandı. Bir dönem sonra Meclis’ten aristokrasi ve rahipler çekilirken, yerlerini burjuvaziye bıraktılar. 19. Yüzyıl sanayi devrimiyle Meclis’in sol tarafına işçi haklarını savunan temsilciler geçti. Böylelikle Fransa’da bir dönemin solcuları yeni dönemin sağcıları oldu. Doğuş yerinde bile sağ, her zaman ekonomik ve siyasal eşitliğe, özgürlük ve değişime karşı bir ideoloji olmuştur.

Günümüzde “solcu” ve “sağcı,” belli siyasi görüşleri temsil eden sembolik birer etiket olarak kullanılmaktadır. Ülkemizde “solcu” denildiğinde sosyalist bakış açısına sahip kişiler, “sağcı” denildiğinde de muhafazakâr veya milliyetçi görüşlü kişiler kastedilmektedir. Sosyalist görüşlerin pek de temsil edilmediği Amerika’da ise sol kanat ile kastedilen liberal görüşlü demokratlardır.

Sağ sol ayrılığı, 1789 yazına, Fransız Ulusal Meclisi üyelerinin anayasa çalışmaları için bir araya gelmelerine kadar geri gider. Delegeler, Kral XVI. Louis’in yetkilerinin belirlenmesi sırasında derin bir fikir ayrılığına düşerler. Tartışmalar hararetlendiğinde siyasetçilerin fikir ayrılıkları oturma düzenlerine de yansımıştır. Kraliyete karşı olan devrimciler başkanın solunda, muhafazakâr, aristokrat ve monarşi destekçileri başkanın sağında oturmaktadır. Sağ kanattan bir baron, siyasi görüşünü açıklarken, “sağ” ve “sol” terimlerini kullanır. XIX. yüzyılın ortalarına gelindiğinde, “sol” ve “sağ” terimleri, güncel Fransızca ’yayerleşmiştir. Siyasi partiler bile kendilerini “merkez sol,” “merkez sağ,” “aşırı sol” ve “aşırı sağ” olarak tanımlamaya başlamıştır.

Terimler şimdi dünya siyasetinde yelpazenin karşıt taraflarını tanımlamak için kullanılmaktadır. Ancak bunların kökenleri birçok yasama organının oturma düzenlemelerinde hala aynı şekilde kullanılmaktadır.