Yunanistan Dışişleri Bakanlığı 28 Kasım’daki açıklamasında “Dışişleri Bakan Yardımcısı Giorgos Kotsiras’ın , Ekümenik Patrikhane'nin Taht Kuruluş Bayramı'na (Thronal Feast) katılmak üzere 29-30 Kasım 2023 tarihleri arasında İstanbul'u ziyaret edeceğini" bildirilmişti.
Sözkonusu "bayrama" katılan Yunanistan Dışişleri Bakan yardımcısı İstanbul’da verdiği demeçte şunları dile getirmiştir:
“İstanbul'u ziyaret ettim ve burada, kurucusu İlk Çağrılan Havari Aziz Andrew'un anısına düzenlenen Ekümenik Patrikhane'nin Taht Kuruluş Bayramı'nda Dışişleri Bakanlığı'nı temsil etme şerefine eriştim.
Fener'deki Saint George Patrik Kilisesi'nde kutlanan, her yıl dünyanın dört bir yanındaki Ortodoks Hıristiyanları harekete geçiren eşsiz bir deneyim olan kutsal ve görkemli törene şükran duygusuyla katıldım.
Ayrıca, uluslararası tanınırlığa ve nüfuza sahip bir dini lider olan Kutsal Ekümenik Patrik Bartholomeos tarafından kabul edilme onuruna sahip oldum.
Yunan Devleti, Ekümenik Patrikhane kurumuna son derece saygı duymaktadır. Ortodoksluk ve Helenizm konusundaki paha biçilmez çalışmaları için, Patrik Hazretleri’ne teşekkür ettim."
Türkiye’deki yasalara tâbi olarak ülkemizde Ortodoks Rum vatandaşlarımıza din ve ibadet hizmeti vermekle görevli bir din kurumu olan Rum Ortodoks Patrikahanesi’nin bir törenine Yunanistan’ın bir resmî devlet görevlisini temsilci olarak göndermesi, bu temsilcinin Patrikhane'ye "ekümenik" sıfatını yakıştırması Yunanistan’ın Patrikhane ile “megali idea” doğrultusunda beslediği hayallere ve güttüğü sakim emel ve amaçlara ışık tutmaktadır.
Aynı zamanda Yunan İktidar Partisi’nin Milletvekili olan Giorgos Kotsiras’ın Devlet adına katıldığı ayinin vesilesi olan Bayramın adının “Ekümenik Patriklik’in Taht Kuruluş Bayramı” olması da manidardır. Kuşkusuz Yunanistan’ın Bizans tahtının yeniden kurulması ham hayalini yansıtmaktadır.
Patrikhane bir Türk din kurumu, Patrik de Türk vatandaşı olmasına rağmen Yunanistan Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Milletvekili olan kişi Patrik Bartholomew’nun “Helenizm’e” olan hizmetlerinden övgüyle bahsetmektedir.
Yunan siyasetçiler “Helenizm” kavramına kültürel mahiyetinin çok ötesinde “megali idea” çerçevesinde Türkiye’ye yönelik irredantist politikalarının uygulanma alanlarını belirleyen bir anlam yüklemişlerdir. Yunan siyasetçiler meselâ “Kıbrıs Helenizm'in bir parçasıdır” sözünü Kıbrıs’a yönelik politikalarında dillerine pelesenk etmişlerdir.
İşte kendisiyle “pozitif gündem” uygulamaya çalıştığımız Yunanistan Sn. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Atina’yı ziyaretinin arifesinde böyle tutumlar sergilemekte beis görmemektedir.
