Yanlış bir aşk, terk edilmişliğin acısı, beynimizde bocalayan hayaller, parasızlıkla sarsılan hayatlar ve bitmeyen mutluluk arayışları. Kuşların cam kenarlarında ekmek kırıntısı araması gibidir insanoğlunun mutluluk arayışı.

Yüreğimizde bir boşluk, kafamızda bir soru işareti ile sorar dururuz.

“Mutluluk nerededir?” Diye.
Biz neden mutlu olamıyoruz?
Sanki ben anamdan dertli doğmuşum
Biz neden mutlu olamıyoruz?
Patlayacak içim dertle dolmuşum
Biz neden mutlu olamıyoruz?
Açtım ellerimi sana Yaradan Hüda
Sen yarattın sana canımız feda
İyi bir gün göremedik dünyada
Biz neden mutlu olamıyoruz

Arif Delen Halk Ozanı

Aşktadır belki de deriz ve delice âşık oluruz.

Sevgiliye kavuşmanın mücadelesini veririz bir müddet. Çünkü aşık olmak yetmemiştir mutluluğa ulaşmaya.
Ve mutlu son derken sevdiğimizin elini tutmak bile içimizdeki boşluğu doldurmamıştır.

Zengin olmakta ararız, bu defa da bu uğurda hayatımız çalışmakla geçer. Bir bakmışız hedeflediğimiz yerdeyiz.
İstediğimiz zenginlik elimizin altında ama bir eksik var hala

ÇÜNKÜ;

Para sadece geçici mutluluklar getirir... Para yanında acı getirir.
Para sağlığı geri getirmez!

Para mutluluğu satın aldırmaz, sahip olduğumuz güzellikleri göstermez.

Para öleni diriltmez

Gözümüz bu defa hiç bir şeyi olmadan da mutlu olmayı başaran insanlara takılır. Kendimize sorular yöneltiriz. “Neden? Benin ne eksiğim var?”

Yazıma bu tür sorulara cevap vererek devam etmek istiyorum.
Neden mi mutlu olamıyoruz? Çünkü elimizdekilerin kıymetini bilmiyoruz... Kanaatkâr değiliz... Gözümüz hep yükseklerde... Hep çok daha fazlasını istiyoruz.

Biraz, başkalarını bırakıp, kendimize dönsek, sahip olduklarımızı biraz düşünebilsek çok şey değişecek.

Bardağın boş tarafına bakmak güzeldir aslında. Ama oturup niye dolu değil diye düşünüp bir karara varamamaktan mutlu olamıyoruz
Gerçek mutluluğa erişmenin birçok yolu vardır bunlardan bir kaçı şunlardır;

İnsan, kendiyle barışık bir hayat sürmedikçe mutlu olamaz. Herkesin bir dış yüzü, bir de iç yüzü vardır. Bu iç ve dış yüzünüz bir olmadıkça, kendinizi istediğiniz gibi ifade edemedikçe, sağlıklı iletişim ve paylaşımlar yapamadıkça mutluğunuz hayal olur.

GÜLMEK

Her şeyi ciddiye alanlar baştan kaybediyor. İçten atılan bir kahkaha dünyadaki tüm mutluluklara bedel!

İNANÇ:

Allaha inananlar zor durumlarla karşılaştıklarında daha dayanıklı oluyorlar. Yaradana inanç, insanın içindeki boşluğu doldurur ve mutlu eder.

İYİMSERLİK:

Tüm zor anlarda engellerde insanların iyimser olması mutlu olmanın başka bir sırrıdır.

MÜZİK:

Şarkı söylemek, şarkı dinlemek, güzel bir müzik insanı mutlu ederken stresi yok ediyor.

EVLİLİKLERDE MUTLUKLAR:

Evlilikte başarı, mutluluk yalnız aradığı kişiyi bulmakta değil, aynı zamanda aranan kişi olmaktadır.
Aileyi, evliliği sürdüren vücut değil, ruhtur.
Evlilik huzur bulmak içindir, didişmek için değil.
Evlilerin en çok yapmaları gereken şey, iyi niyetle iletişimdir, konuşmaktır.

Eski zamanlarda büyüklerimizin yeni evlenecek olan genç kızlara verdikleri bir nasihatle noktalamak istiyorum yazımı.
“Sen kocana cariye ol ki, o da sana köle olsun Sen ona yer ol ki, o da sana gök olsun.”

Tüm dünyaya mutluluk dileklerimle