Talat ile Hristofyas arasında 2008 yılı içinde bir çözüme ulaşmak amacı ile başlatılan görüşmeler devam ediyor. Yapılan açıklamalar, beklenen çözümün şimdilik hayal olduğu izlenimi veriyor. Kıbrıs Türklerini 50 yıldır en üst düzeyde temsil eden Sn. Denktaş'ın ifadesi ile yine aynı oyun sahnede. Her ne kadar görüşmelerde ilerleme sağlandığı BM Genel Sekreterinin Kıbrıs Özel Danışmanı tarafından açıklandı ise de; Kıbrıs'ta koalisyonun ortağı ve Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Avcı'nın açıklamaları, çözüme hiç de yakın olunmadığını anlatıyor ve iki buçuk ay içinde de çözüme ulaşılamayacağı kanaati yaygın. Bilindiği gibi Rumlar; daha görüşmeler başlamadan bir koro halinde, Güzelyurt'u, Karpas Yarımadasını ve Maraş'ı hemen talep ettiler. Talepler bununla da kalmadı. Türkiye'nin garantörlük haklarından vazgeçmesini, Kıbrıs'taki Türk askerlerini ve Kıbrıs'a göç eden Türkleri hemen geri çekmesini ve mülkiyet konularında da malum isteklerini tekrarlamaktadırlar. Bütün bu talepler aslında, ENOSİS kapılarının yeniden açılması, Kıbrıs Türklerinin azınlık haline getirilerek adadan kovulması anlamınadır. Kıbrıs hakkında yazıları ile hepimizi gerçekten bilgilendiren gazetemiz yazarlarından Levent Özadam, zaman zaman da Kıbrıs Rum basınında yer alan yazılar da aktarıyor. Bunlardan birinde Hristofyasın bir konuşmasında; görüşmelerin başarısızlıkla sonuçlanmasının Türkiye'nin AB üyelik sürecini karmaşık hale getireceğini ifade ettiğini ve daha fazla kazanmak için baskı yapacağını dile getirdiğini belirtti. Tabii Rumlar AB'de iki sandalye sahibi. Daha ne tehditler, baskılar göreceğiz. Bu arada Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi de, Kıbrıs Rum yanlısı bir rapor yayınladı. Ama aynı AB, KKTC'ne vadettiği Doğrudan Ticaret Tüzüğünü uygulamak için yıllardır bir adım bile atmadı. Zürih ve Londra Antlaşmalarına aykırı olarak; Güney Kıbrıs'ın, Kıbrıs Cumhuriyeti olarak AB'ne alınması Kıbrıs Rumlarını anlaşma zemininden uzaklaştırmıştır. Ve Başbakan Erdoğan'ın çözüm için uzattığı el boşlukta kalacağa benzemektedir. Artık Kıbrıs Türkleri de bir çözüme inanmamaktadır. 24 Nisan 2004 Referandumdan bu yana Kıbrıs'ta pek çok şey gibi Kıbrıs Türklerinin iradesi de değişmiştir. Cumhur EVCİL Not: Bu yazıyı hazırladıktan sonra Hakkari ve Şırnak'ta beş kahraman erimizin şehit olduğu ve başlarında Tugay Komutanı olmak üzere onbeş erimizin de yaralandığını büyük bir üzüntü ile öğrendik. Başta Sayın generalimiz olmak üzere yaralanan kahraman komandolarımıza acil şifalar, şehitlerimize Yüce Tanrıdan rahmet diliyorum. Başımız sağ olsun.