Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girmesine karşı çıkan muhalif partiler, tüm Paris sokaklarını afişlerle donatarak,  Türkiye karşıtı propaganda yapmışlardı.

Reklâmın kötüsü olmaz, Türkiye'nin tanıtımına büyük katkıda bulundular. Fransa'da duyduğum en iyi haber buydu.

Paris metrolarında betonlar üzerinde uyuyan bir hayli sefil insan gördüm.

Buna karşın zafer taklarının süslediği Şanzelize'de gece kulüpleri ve eğlence mekânları, kişi başına asgari 400-500 milyon TL karşılığı harcama yapan müşterilerini ağırlamaktan geri kalmıyor.

Kaldığımız otelin veznesini soyan maskeli zencilerle burun buruna gelmeyişimiz, otele giderken yanlış bir yola sapma şanslılığımızla mümkün olabilmişti.

Fransa'da sefahat ve sefalet kol kola, insanlık adına utanç verici bu tablodan hükümetler rahatsızlık duymuyor ve dünya insani çözümlere yönelmiyor.

Mısır valimiz Mehmet Ali Paşa'nın hediye gönderdiği dikilitaş eski zafer tak'ının yakınındaki bir meydanı süslüyor.

Düz bir hat halinde Paris'i ikiye bölen Şanzelize caddesinin bir ucunda eski zafer tak'ı, diğer ucunda ise ABD'nin Manhattın'ını aratmayacak modern, görkemli binalarının yanında yaptıkları ikinci zafer tak'ı daha büyük ve daha gösterişli.

270 metre yüksekliğine ulaşan metal yığını Eyfel Kulesi Fransa'nın ve Paris'in simgesi.

Eyfel Kulesi'ni eleştiren ünlü bir Fransız sanatçı, her gün gelip kulenin kafesinde otururmuş. Sanatçıya sormuşlar, Eyfel'in yapılmasına bu kadar karşı çıkıyordunuz, neden her gün Eyfel'in kafesine geliyorsunuz? diye...

Sanatçı, Paris'in her yerinden görülebilen kulenin, ancak kendi kafesinden görülmediği için oraya gittiğini söylermiş.

Paris'te de zenciler, Araplar ve yabancılar bir hayli fazla. Kafelerde, lokantalarda ve metro gişelerinde çalışanların çoğu zenci ve yabancı.

Fransa'nın da diğer Avrupa ülkeleri gibi geleceği karanlık. Yaşlanan Fransızlar, süratle piyasadan çekiliyor. Ülkenin ticareti ve hizmet sektörü yabancıların eline geçiyor.

Biz gelecekleri olmayan bu AB'nin kuyruğuna takılmış, gözümüz dünyayı görmüyor.  

Böcek olmayı kabullenenler ezilince şikayet etmemelidirler.

F. Schiller