Düşünebiliyor musunuz; şehrinizde oynadığınız bir karşılaşma sonrası maçın hakemini, hatalı kararlar verdiğini düşünerek verdiğiniz talimatla cebren alıkoyuyorsunuz. Bu mafyatik hareket ancak aksiyon filmlerinde görülebilecek olan bir eylemdir. Filmin kahramanı gelir ve alıkonan kişi ya da kişileri kurtarır ve prodüksiyon devam eder.
Önce düşünelim bir kere; Bir insanın özgürlüğünün kısıtlanması, adli bir suç işlemesi ve ardından muhakeme edilerek, kanunların emrettiği cezalara çarptırılmasıyla mümkün olabilir. Bunun dışındaki her türlü davranış kelimenin tam karşılığı olarak suçtur ve bu suçu işleyen kişi de kanunlara karşı gelmiş demektir.
Bu noktada, Sayın İbrahim Hacıosmanoğlu’na sözünü dinlediği, dinleyeceği birileri oturup açıklamalı. Bir biçimde gerçekleri anlatmalı.
Evet, hakem Çağatay Şahan, 2-2 devam eden maçın uzatma dakikalarında Trabzonspor’un çok açık su gibi net bir penaltısını vermedi. Buna futboldan biraz olsun anlayan herkes ‘doğru’ diyecektir. Ancak, maçın hikayesine baktığımızda Trabzonspor’un 2-0 yenik durumdayken, attığı ve skor tabelasına 2-2’lik eşitliği getiren iki golün de ofsayt ve faullerle ‘defolu’, yani çok da masum olmadığını bilmeli sayın Hacıosmanoğlu.
Yine aynı Hacıosmanoğlu, yaptığı açıklamada, “Öleceksek adam gibi öleceğiz, kadın gibi yaşamayacağız” gibi talihsiz ve bir o kadar da anlamsız, sığ bir cümle kurabiliyor. Bu ne kadar boş, ne kadar tutarsız bir ruh halidir ki böyle hadsiz bir cümle sarf edilebilsin.
İnanın, ne diyeceğimi bilemiyorum.
Göreve geldiği andan itibaren neredeyse bütün mesaisini, “O kupa Trabzon’a gelecek” ütopyasına veren Sayın İbrahim Hacıosmanoğlu’nun, bugüne dek sergilediği davranışların ciddi anlamda irdelenip üzerinde klinik araştırma yapılması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü bu son olay bardağı taşıran damla olmuştur ve kabullenilmesi olanaksızdır...
Hiç tartışmasız bu ülkenin en önemli futbol kentlerinden biridir Trabzon. Böylesine bir şehrin en önemli tutkusu olan futbolun içinde olmasına hayli şaşırdığım Hacıosmanoğlu’na, yukarıda da vurgulamaya çalıştığım gibi, birileri, sanırım farkına varamadığı bu gerçekleri net bir biçimde aktarmalıdır.
Yaptığı açıklamada milletvekili, vali ve bakanların sözlerini dinlemediğini, hatta telefonlarını bile açmadığını, yalnızca Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı işaret ederek, onun ricasını kıramadığını söyleyen Hacıosmanoğlu’na, yaptıklarının yanlışlığını belki de yine o Cumhurbaşkanı Erdoğan anlatmalıdır.
Bu hadiseye neresinden bakarsanız bakın. Sağlıklı bir ruh ve beynin yapabileceği iş ya da söyleyebileceği laflar mıdır bunlar? Bir de çıkıp, “Beni yanlış anlıyorlar” diyor Hacıosmanoğlu. Bu millet saf ve de aptal değil sayın başkan. Her şeyi gayet de iyi bir şekilde anlıyor herkes.
Kanımca burada anlaşılamayan tek şey sizin iç dünyanız olsa gerek. Göreve gelişinizden bugüne kadar yaptıklarınız ve yapamadıklarınız sağduyulu, akıllı, zeki ve ileri görüşlü Trabzon insanının takdirindedir. İlk kongrede gereken refleksi gösterir Trabzonlu. Hiç şüpheniz olmasın...
Hoşçakalın...