Kralların, imparatorların, padişahların, diktatörlerin, devlet adamlarının ve sanatçıların aşkı tattıkları tarihten bilinmektedir. VIII. Edvard’ta aşkı uğruna tacını bırakan ender krallardan biri olarak tarihe geçmiştir. Bu yazımda onun Bessie Wallis Simpson ile yaşadığı aşk uğruna krallıktan feragat etmesine değinmek istiyorum.
İngiltere’de yetmiş yıl hüküm süren ve geçen yıl doksan altı yaşında yaşamını yitiren Kraliçe II.Elizabeth’e tahtın yolunu açan bu aşk olmuştur. II.Elizabeth Windsor hanedanından olmasına rağmen hiç kimse onun bir gün İngiltere tahtına çıkacağını aklına bile getirmemişti.
İngiltere Kralı V.George’nin (1865-1936) ölümüyle 1936 yılında tahta çıkan VIII. Edvard’ın (1894-1972) geleneklerden hoşlanmayan bir kişiliği olduğu söylenmiştir. Uzun süren veliahtlığı süresinde kişiliği, demokrasiye olan inancı ile yalnız İngiltere’de değil diğer ülkelerde de kendisini sevdirmişti. Bu nedenle de tahta geçmesiyle birlikte İngiliz toplumu ondan çok şey bekliyordu. Ancak krallıkta uzun süre kalmayı düşünmediğini gösteren bazı davranışları ve sözleri olmuştur. Veliahtlığı sırasında Düşeş d’York olan Elizabeth’e kraliçe diye hitap edermiş. Yabancı bir devlet adamına da Elizabeth’i yarının İngiltere kraliçesi diye takdim etmiştir.
Kader ağlarını örmüş, Edvart veliahtlığı sırasında Lady Furnese’nin evinde Amerika’ya göç etmiş bir İngiliz ailesinin kızı Spencer Bessie Wallis Wals Simpson ile 1930’lı yıllarda tanışmıştır. Onların arkadaşlıkları kısa sürede aşka dönüşmüştür.
Wallis Simpson babasının ölümünden sonra annesinin yardımıyla iyi bir eğitim görmüş, 21 yaşında Amerikalı teğmen Early Winfiel d Spencer ile evlenmiş, 1927 yılında boşanmıştır.. Londra’ya yaptığı bir seyahatte Ernst Simpson ile tanışarak 1928 yılında onunla ikinci evliliğine yapmış ve uzun süre Londra’da sakin bir yaşam sürmüştür.
Kral V.George’nin 20 Ocak 1930’da ölümüyle 1936 yılında tahta çıkan VIII.Edvard o sırada ikinci eşinden 27 Ekim 1930’da boşanmış olan Bessie Wallis Simpson ile evlenmek isteyince; İngiliz Sarayının, Başbakan Baldwin hükümetinin ve kilisenin tepkisiyle karşılaşmıştır.. Başbakan Baldwin bu evliliğin kraliyeti tehlikeye düşüreceğini ileri sürmüş, yalnızca bakanlardan W.Churchill bu yönde kralı desteklemiştir.
VIII. Edvard hükümete, saraya ve kiliseye karşı aşkında direnince Başbakan Baldwin bu evliliği gerçekleştirecekse tahttan çekilmesinin yerinde olacağını söylemiştir. Kralın aşkı ve tacı arasında bocaladığı sırada İngiliz halkı da ikiye ayrılmış; bazıları bu evliliğe karşı çıkmış, bazıları da kralın aşkını desteklemiştir. Başbakan Baldwin hükümetinin de iktidardan düşme tehlikesi bile yaşanmıştır.
O sırada Başbakan; “ Majesteleri kararınızı değiştirmek için vakit henüz geçmemiştir. İngiliz milleti kararınızı değiştirmenizi bekliyor” demiştir.
VIII Edvard bu karmaşalı içerisinde İngiltere de yayınlanan bir gazeteye yazdığı makalesinde bu yöndeki görüşlerini dile getirmiştir:.
“Ne yapacağımı düşünüyorum. Ya tahtta kalacak ya da istifa edeceğim. Tahttan feragat etmezsem hükümet tezini kazanmış olacak ve kraliyete darbe indirmiş olacağım. Bu konuyu aklımda evirip çevirdim ve cevabım hayır olacağını anladım. Krallığı kardeşime devredecek ve böylece politik bir krizin önüne geçecektim.”
İngiltere’de olaylar böylesine gelişirken Wallis Simpson Fransa’nın Cannes şehrinde olanları izliyordu. Edvard’a zarar verebilecek herhangi bir hareketten kaçınıyordu. Evlenmeyi bile bir kenara bırakmakta kararlıydı. O sırada Edvard tahttan feragat ettiğini ilan etmişti:
“ Ben VIII. Edvard, Büyük Britanya, Irlanda ve deniz aşırı İngiltere Dominyonları kralı, Hindistan İmparatoru; tahtımdan feragate dair kati kararımı bildiriyorum. Çocuklarım da artık İngiltere tahtında hakları olmayacağını kabul ediyor ve feragatimin bir an önce yürürlüğe girmesini arzu ediyorum.”
VIII. Edvard’ın artından tahta geçen kardeşi VI. George (1895-1952) onu WWindsor dükü yapmıştır. Edvard da bir muhriple Fransa’ya o sırada boşanması resmilik kazanmış olan Wallis’ın un yanına gitmiştir.
Edvard ile Wallis 3 Haziran 1937’de Fransa’da İngiliz Kilisesine bağlı bir papaz tahtından evlendirilmişlerdir. Bu sırada VI. George kardeşine Altes unvanını vermiş, eşini onur unvanından mahrum bırakmıştır.
Edvard ile eşi Fransa’da yaşarlarken II. Dünya Savaşı başlamış, Almanlar Fransa’yı işgal edince de İspanya’ya Madrit’e gitmişlerdir. Bu sırada Naziler onu İngiltere Kralı ilan etmek istemişlerse de Edvard bunu kabul etmemiştir. W.Churchill Başbakan olunca Edvard’ı Bahamalar Valiliğine getirmiş ve savaşın sona ermesine kadar bu görevde kalmıştır.
Savaş sonrası yeniden Frana’ya dönmüşler; Wallis 1966’de Edvard i 1977 yılında öldüklerinde Windsor şatosu arazisinde Fragmore’de yan yana gömülmüşlerdir. Böylece Kraliçe II. Elizabeth’e babası VI. George’nin ve amcasının aşkı yüzünden tahtın yolu açılmıştır.