Arizona’da kıyasıya yarış! Amerikalı Türk seçimleri kazanırsa eyalet meclisine girmeye hak kazanan ilk Türk olacak


Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) yaşayan Türklerin iş hayatını, ticarette ve akademik hayattaki nice başarılarına tanık olmaya devam ediyoruz. Burada uzun yıllar yaşayan ve iki ülkenin vatandaşlığını tutanların kendilerini tanıtırken kullandığı  ‘Amerikalı Türkler’ sanırım en doğru tabir. Amerikalı Türkler pek çok farklı alanda başarılarını gösterirken, Amerikan politikasında maalesef zayıf kalıyor.

Elbette bazı örnekler var. Örneğin geçtiğimiz sene ABD'de ilk kez bir Türk belediye başkanı olarak seçildi. Tayfun Selen önemli bir başarıya imza atıp New Jersey’nin Chatham adlı 10 bine yakın nüfuslu kasabasında bir ilki gerçekleştirmişti. Yine Ayça Sawa ABD’nin orta batı bölgesinin en büyük beşinci şehri Milwaukee’de baş denetçi olarak yerel seçimleri kazandı. Sawa, yüzde 50’nin üzerinde oy alarak şehrin önemli görevlerinden birisine geldi. Sadece ilk Türk kadın değil aynı zamanda şehrin de 174 yıllık geleneği bozan ilk kadın olarak 1.6 milyar dolarlık bütçeyi denetleme yetkisi kazandı. Bunlar ufak bir adım olarak gözükse de başlangıçlar her zaman önemlidir. Benim kişisel olarak gözlemim de maalesef Amerikalı Türkler ABD’deki politika alanına nedense girmek istemiyor. Özellikle bunu belirtmekte fayda var ç0nkü ABD'de değil Türk siyasetinde yer almak isteyenlerin sayısı bir hayli fazla. Türkiye’den ABD’ye ilk göçleri araştıran ünlü tarihçi Dr. Işıl Acehan da Osmanlı döneminde Amerika'ya gelen Türklerin hep bir ülkeye geri dönme arzusu içinde olduklarına dair belgeleri gün ışığına çıkartmaya devam ediyor. Sanırım genetik olarak geri dönüş isteği o zamanlardan geliyor...

3 Kasım’da gerçekleşecek Amerikan Seçimlerinde nefesler tutuldu. Amerikalılar yeni başkanının yanı sıra Senato için de oy kullanacak. Bu yarışta üs düzeyde göreve aday bir Amerikalı Türk de bulunuyor. Arizona eyalet meclisine aday olan ve ön seçimleri kazanan Ajlan Kurdoğlu bölgesinde Cumhuriyetçi rakibiyle başa baş bir yarış içinde. Eğer 3 Kasım’da seçimleri kazanırsa eyalet meclisine girmeye hak kazanan ilk Türk olarak tarihe geçecek. Yüksek Lisans için ABD’ye gelen ve şimdilerde Arizona Eyalet Meclisinde Milletvekilliği için yarışan Ajlan Kurdoğlu ile bir röportaj gerçekleştirdik.


Röportaj: Anıl Sural

Fotoğraf: Rona Doğan

Önce Vatan Gazetesi Washington



Öncelikle ABD hikayeniz nasıl başladı?

İstanbul’da doğup büyüdüm, Galatasaray Lisesi’ni takiben İstanbul Teknik Üniversitesine devam edip, Endüstri mühendisi olarak mezun oldum. Daha sonra işletme yüksek lisansı yapmak için Arizona’ya geldim. Thunderbird Graduate School of International Management’i bitirdim. Okul ertesi Arizona’da kalmaya karar verdim, bu da hem kendi işimi kurmam hem de göçmenlik maceramı başlatmam anlamına geldi. 13 yıllık zor, stresli süreçten sonra Amerikan vatandaşlığımı elde ettim. Arizona’da bir kaç tane iç dekorasyon, aksesuar ve mobilya üzerine yoğunlaşan dükkanlarım var.


Arizona Eyalet Meclisi'nde Milletvekili olmak için yarışıyorsunuz. Sayılı günler kaldı. Neden siyasete girmek için karar aldınız? Bize biraz aday olduğunuz bölge hakkında bilgi verebilir misiniz?

Siyaset hepimiz için önemli, hayatımızın nasıl gelişeceğine, çocuklarımızın nasıl bir ülkede, dünyada yaşayacağına siyaset ile karar veriyoruz. Dünyanın her yerinde, Amerika olsun, Türkiye olsun, vatandaşlar konulara ilgi gösterip, çözümlere katkıda bulunmalılar diye düşünüyorum. Ben de yaşadığım yöredeki sorunları görünce elimi taşın altına koymaya, sorunlara çare bulmaya talip oldum.

Arizona 30 seçim bölgesine ayrılmış bir eyalet. Ben 17. seçim bölgesinden, eyalet senatörlüğü için yarışıyorum. Her seçim bölgesinden bir senatör iki tane de milletvekili eyalet meclisine gidiyor. Yaklaşık 250-300 binlik bir nüfusa sahip. Phoenix e yakın, çeşitli endüstrilere ev sahipliği de yapan suburban bir seçim bölgesi. 55 bin cumhuriyetçi, 45 bin demokrat ve 52 bin bağımsız seçmenimiz var.


Seçmen sayılarına bakıldığı da kıyasıya bir rekabet var diyebilir miyiz?

Çok çekişmeli geçecek bir yarış; rakibim on yıldan uzun bir süredir koltuğun sahibi, vatandaşlarca doğal olarak daha fazla tanınan bir isim. İsminizin bilinmesi politik yarışlarda fazlasıyla önemli tabii. İki sene önceki seçimini 1700 oy farkla kazanmıştı, Cumhuriyetçi rakibim başka bir rakibe karşı. Benim amacım öncelikle o yeni bir isim olmanın yarattığı zorluğu aşıp, geçen seçimdeki arayı kapatmak. Son yapılan kamuoyu yoklamalarında başa baş geçecek bir yarış olacağı tekrar anlaşıldı. Kasım 3 akşamına kadar durmadan çalışmak zorundayız.


ABD’nin önceki Başkanı Barack Obama da yarışta yüzlerce aday varken 30’a yakın aday paylaştı. Bunlardan birisi de sizsiniz. Sizi destekledi. Neden? Neler hissettiniz?

Evet, Obama ülke çapında yüzlerce adayın içinden benim de dahil olduğum otuza yakın adayı destekledi. Büyük bir destek, önemli bir iltifat gösterdi. Bu hem yarışın önemini hem de kazanma şansımın çok yüksek olduğunu simgeliyor. Ama daha önemlisi, öğrenci olarak gelip, daha sonra vatandaşı olduğunuz ülkenizde hem yaşadığınız şehirdeki insanların ve başkanın desteğine sahip olmak tabii ki çok büyük bir gurur kaynağı benim için. Duygulanmamak elde değil doğal olarak. Obama’dan sonra Joe Biden ve Yardımcısı Harris de beni desteklediklerini açıkladılar. Umuyorum ki onların ve seçim bölgemdeki vatandaşların desteği ve sizlerin de iyi dilekleriyle bu yarışı kazanacağım.

Başkanlık seçimlerinde sizce nasıl bir tablo olacak? Nabzı yoklayan biri olarak sizce ipi kim göğüsler?

Geçtiğimiz günlerde ikinci ve son tartışma programına çıktı iki aday. 3 Kasım'a günler kala tahminim, özellikle şu ana kadar oy verenlerin parti üyeliklerini de dikkate alarak Joe Biden’ın kazanacağı yönünde. Demokrat Partinin üstelik çekişmeli bir eyalette adayı olarak Biden’in kazanması benim de şansımı artıracak.


Türk – Amerikan ilişkileri için yorumlarınız nelerdir? Biden’ın açıklamalarından sonra hem burada hem Türkiye’de yaşayanlar biraz tepkili gibi. Sizin görüşünüz nedir?

Bu konuda Türk Amerikalıları olarak siyasilerle, sadece başkan düzeyinde değil, federal ve eyalet meclislerindeki üyelerle iletişimde olmak her iki tarafın birbirini daha iyi anlamasını sağlayacaktır diye düşünüyorum.


Eyalet meclisinde milletvekili olmak hakkında bilgi verebilir misiniz? Genelde Washington’dakiler biliniyor...

Doğal olarak Washington’daki yarışlar daha çok ilgi çekiyor, konuşuluyor ancak yerel eyalet meclisleri insanların günlük yaşamını çok daha yakından etkiliyor. Eyalet meclisi Federal meclisin aldığı kararları halka yansıtmada büyük rol oynuyor. Eyalete gelen kamu fonlarının nasıl ve nerede kullanılacağına karar veriyor eyalet meclisi. Federal mahkemelerin, Adalet Bakanlığının kararlarını uygulamada yine eyalet meclisleri çok önemli. Eyalet meclislerinin kararları vatandaşın yaşamında çok çabuk değişiklikler yaratıyor.


Peki bir de sizin seçim bölgeniz Arizona’daki sorunlardan bahsedelim? Göreve gelirseniz neleri değiştirmek istersiniz?

Arizona’nın en önemli üç sorunu, eğitim, sağlık ve ekonomi. Biraz açmak gerekirse, eyaletimiz eğitime gereken parayı ayırmıyor, öğrencilerin hak ettikleri kalitede, onları geleceğe hazırlayacak eğitim almasını güçleştiriyor. Sağlık sistemi tüm ülke genelinde olduğu gibi eyaletimizde de sorunlu; herhangi bir sigorta sistemine bağlı olmayan insan sayısı çok, sigortası olup ta ihtiyaç duydukları tedaviyi göremeyen, veya bunu sigortalı dahi olsalar finansal olarak karşılayamanlar var. Bir diğer çözülmesi gereken sorun, COVİD dolasıyla içinde düştüğümüz ekonomik bunalım. Bu virüs ekonomimizi yavaşlattı ve bu en çok da yerel küçük işletmeleri zor durumda bıraktı.


Eğer 3 Kasım’da seçimleri kazanırsanız eyalet meclisine girmeye hak kazanan ilk Türk olacaksınız. Amerikalı Türkler biraz geç mi kaldı? Bundan sonra siyasette daha çok Türk görür müyüz dersiniz?

Umuyorum ki 3 Kasım’da seçimleri kazanıp bu gururu tüm Türk Amerikalılara yaşatacağım. Ben daha çok geleceğe doğru bakmaya çalışıyorum, şu ana kadar ki başarım, ilk defa eyalet meclisi ön seçimlerini kazanmam bir heyecan yarattı. 3 Kasım başarım da tabii ki ülke çapında bir dalga yaratıp, bu tür yarışlara girmek isteyenlere bir örnek olacaktır diye ümit ediyorum. Her geçen gün daha başarılı olacağımıza inancım sonsuz.


Ve elbette ABD’de göçmen olmak... Nasıl sizce, son zamanlarda daha mı zorlaştı?

Göçmen olmak tabii ki kolay değil, ailenizi, bildiğiniz yaşamınızı geride bırakıp yeni bir hayat kurmaya çalışıyorsunuz. Doğrusunu söylemek gerekirse her dönemin kendine özgü zorlukları oluyor. Ülkeye giriş çıkış kuralları, göçmenlik kanunlarını bir kenara koyarak, daha çok ülke içinde hayatınızı kurma üzerine yoğunlaşırsak daha önceki dönemlerden daha fazla bir zorluk olduğunu düşünmüyorum.


ABD Başkanı Donald Trump’ın politikaları ile ilgili görüşleriniz nelerdir?

Donald Trump beş yıldan bu yana, sadece Amerika’da değil dünyanın dört bir yanında herkesin her gün konuştuğu bir insan oldu. Sanıyorum ki Amerikalılar bu durumdan pek memnun değiller ve tahminim de yeni bir başkan seçileği yönünde.


Kişisel olarak politikada hedefleriniz nelerdir?

Şu anki tek hedefim Salı günkü seçimlere kadar mümkün olduğunca seçmenime ulaşıp bu yarışı kazanmak.


Bir Amerikalı Türk olarak Arizona’dakiler isminizi farklı görünce ya da sizin burada doğmadığınızı fark edince neler söylüyorlar? Ayrımcılık oluyor mu?

Tabii ki oluyor, ancak bu benim pek üzerinde durduğum bir konu değil. Tüm amacım Senato’ya girince yapmak istediklerimi, çözmek istediğim sorunları, hayat hikayemi olabildiğince anlatabilmek.


Son olarak neler eklemek istersiniz?

Bana verdiğiniz bu fırsat için teşekkür ediyorum. Umarım bir ilki başararak Amerikalı Türk olarak seçimleri kazanır eyalet meclisine girebilirim.