Amerika Birleşik Devletleri’nde koronavirüs yüzünden ölenler 100 bini aşarken bir numaralı gündem maddesi bir anda değişti. Minnesota eyaletinde elleri kelepçeli yüz üstü yere yatırılmasına rağmen siyahi bir Amerikalı, polisin diziyle ensesine bastırması yüzünden hayatını kaybetti. Saniye saniye kaydedilen görüntülerin sosyal medyada paylaşılmasıyla elbette tepkiler çığ gibi büyüdü. 
 
Olaya şahit olan vatandaşların çektiği görüntülerde 4 polis memuru George Floyd isimli 46 yaşındaki adamı arabadan indirip kelepçeliyor, sonra yere yatırıyor yetmiyor beyaz bir polis diziyle boynuna bastırırken diğer iki polis memuru da vücudunun çeşitli yerlerinden adamın hareket etmesini engelliyor. Floyd, defalarca "Lütfen, nefes alamıyorum, lütfen" demesine rağmen dakikalarca bu şekilde kalmış ve sonunda olay yerinde hayatını kaybetmişti. 
 
Görüntüleri izlerken yüreğin dayanmadığı bir tablo var. Elleri kelepçeli. Yere yatırılmış. Silah yok. Herhangi bir karşı koyma yok. Peki neden bu kin? Artan tepkiler sonrası görevden alınan ve sonrasında tutuklanan eski polis memurunun kinini aslında yüzünden okumak mümkün. Parmaklıklar ardındaki eski polis memuru Derek Chauvin şu an kendisine soruyor mudur? Pişman mıdır kim bilir? 
 
19 yıldır aynı bölgede görev alan memur hakkında daha önce 18 kez şikâyet dilekçesi verildiği ve iç soruşturma geçirdiği ortaya çıktı. Yani önceden de masum değilmiş. 
 
 
ABD genelinde protestolar var  
 
Öldürüldüğü Minnesota başta olmak üzere Washington DC’den New York’a, Los Angeles’tan Chicago’ya ülke genelinde siyahilere karşı ırkçılık ve polis şiddeti protesto edilmeye devam ediyor. Türk medyasındaki gibi ABD'nin her yeri yanmıyor fakat yanmayacak anlamına da gelmiyor. Ne yazık ki neredeyse her yıl ırkçı ölümlerle tekrar alevleniyor bu mesele. 
 
 
Haklıyken haksız duruma düşmek  
 

Floyd'un hayatını kaybettiği 3. bölgedeki polis merkezine giren göstericilerin binayı ateşe verdiği anlar kameralara yansıdı. Ayrıca aynı şehirdeki Target isimli süpermarket yağmalandı. Bunlarla sınırlı kalmadı şehirdeki polis arabaları ateşe verilirken başka mağazalar da yağmalandı. Bu olayı vesile bilip hırsızlık yapanlar ölen Flody’un kemiklerini sızlatıyor ve utanç tablosu ortaya çıkarıyor. Protestoların kalabalıklaşması ve bazı bölgelerde yağmaya dönüşmesi üzerine yerel yöneticiler halka sakinleşme ve barışçıl bir şekilde protestolarına devam etme çağrısında bulundu. Her yerde var bu tipler meselenin özünden sapıp kendini düşünenler. Tabii ki tüm protestocular değil aralarından bazıları olduğunu önemle belirtelim. 
 
 
Polis şiddetinden ölen siyahilerin oranı beyazlara göre üç kat daha fazla  
 
Bu olayla birlikte siyahilere yönelik orantısız polis şiddeti ve buna bağlı ırkçılık tartışmaları yeniden gündeme geldi. Aslında hep gündemdeydi, yalnızca son ölümle alevlendi demek daha doğru olur.  
 
Ancak istatistikler ortada. 2017-2019 arasında polis şiddetiyle ölenlerin oranı yalnızca siyahi Amerikalılarda artış göstermiş.  

  

  

Trump’tan aileye başsağlığı telefonu  

  

ABD Başkanı Trump, Floyd'un ailesini telefonla aradı. Trump, "Floyd'un ailesi adaleti, Minnesota halkı da güvenli bir şekilde yaşamayı hak ediyor" dedi.  

  

  

Trump, göstericileri 'eşkıya' olarak nitelendirdi

  

Floyd'un polis şiddetiyle öldürüldüğü Minneapolis'teki gösterilerin 3. gecesinde bir polis merkezinin ateşe verilmesi ve bazı iş yerlerinin yağmalanmasının ardından ABD Başkanı Trump, Twitter üzerinden tepki gösterdi. "Arkama yaslanıp Amerika'nın muhteşem şehri Minneapolis'e olanları izleyemem." ifadesini kullandı.  

Kentte, "lider eksikliği" olduğunu savunan Trump, "Ya çok zayıf radikal solcu Belediye Başkanı Jacob Frey, elini çabuk tutup şehri kontrol altına alır ya da ben Ulusal Muhafızları gönderip, işimi hallederim." ifadesini kullandı.  

  

Şiddet olaylarına karışan göstericilere de yüklenen Trump, "Bu eşkıyalar, George Floyd'un anısını kirletiyor ve ben bunun olmasına izin vermem. Az önce Minnesota Valisi Tim Waltz ile konuştum ve ordunun her şekilde yanlarında olduğunu söyledi.  

  

  

Obama'dan Floyd'un ölümüne ilişkin "geç kalmış" açıklama 

  

ABD'nin eski Başkanı Barack Obama, Minnesota'da siyahi Amerikalı George Floyd'un polis şiddetiyle öldürülmesine ilişkin olarak ırkçılığın hayatın her alanında olduğuna işaret eden Obama, "2020’nin Amerika'sında bu ırkçılık normal olmamalı, olamaz." ifadesini kullandı. Obama'nın bu açıklamayı, Floyd'un öldürülmesinden ardından 4 günlük sessizlikten sonra yapması ise "geç kalmış açıklama" olarak nitelendirildi.  

  

ABD Başkanlık seçimlerine 6 aydan az bir süre kala başlayan protestoların nereye evirileceğini göreceğiz. Elbette devam eden virüs ve 41 milyonu aşan işsizlikle ABD ekonomisinin nasıl şekilleneceğini yerinden takip edip aktarmaya devam edeceğiz.