Yeşilçam deyince gözleri doluyor Murat Avcı’nın… O sevdasını şiirlere döküyor… Yaşamını yitiren beyazperdenin unutulmazlarının kabrini ziyaret ediyor… Hatta zor durumda olan bazı oyuncuların yardımına koşuyor… Yeşilçam’a yazdığı şiiri için önümüzdeki günlerde stüdyoya girmeye hazırlanan hayırsever iş insanı Murat Avcı şiirinin klibini ise Yeşilçam Sokağı ve huzur evinde olan Yeşilçam emektarlarıyla çekmeyi amaçlıyor… Aldığı aylığının yarısını zor duruma olan insanlar için harcayan Avcı’nın hayat hikayesi de Türk filmlerini aratmayacak türden… Antalya’nın Gazipaşa İlçesi’nin Ağalar Güney Köyü’nde yoksul bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Murat Avcı, yıllarca çalışıp didinerek elde ettiği mal varlığını 2000 yılında ki  istikrar kararlarıyla kaybetti… Hayattan umudunu kesmeyen ve yeniden ayağa kalmak için gecesini gündüzüne katarak çalışan Avcı, başından geçen olayları ve Yeşilçam sevdasını usta gazeteci Habib Babar’a anlattı… Haydi buyurun bu keyifli sohbete…

BİZE BİRAZ KENDİNİZDEN SÖZ EDER MİSİNİZ?

Ben Antalya’nın Gazipaşa İlçesi’nde maddi durumu iyi olmayan 5 çocuklu çiftçi baba ile annenin çocuğu olarak fıstık hasadının yapıldığı tarlada dünyaya geldim.Canım babam Antalya’nın zengin iş insanlarından birinin muz bahçesinde tam 55 yıl boyunca çalışarak bizleri büyüttü. Ben okula gitmeyi, okumayı çok seviyordum. Ancak yokluktan ne yazık ki ilkokula kadar okuyabildim…(Gözleri doluyor…) 13 yaşlarında hayata atıldım garsonluk, komilik vs işler yaparak aile bütçeme katkıda bulunmaya çalışıyordum… Yani anlayacağınız zorluklar içinde geçen bir çocukluk yaşadım ben…

PEKİ TİCARETE NASIL ATILDINIZ?

1992 yılında bir arkadaşımın teşvikiyle bijuteri, tekstil, çanta ve hediyelik eşya alım satım işine girdim. Gecemi gündüzüme katarak çalıştım. Ardı ardına açtığım 5 mağazam ile Alanya’nın saygın iş insanları arasındaki yerimi aldım. Mağazalarımda çalışanlar evlerine ekmek götürüyordu.Bu durumdan inanılmaz mutlu oluyordum. Bu mutluluğum elimden alındı adeta.

VARLIKTAN YOKLUĞA DÜŞTÜM

NASIL YANİ?

2000 yılında Tansu Çiller’in istikrar kararları iflas etmeme neden oldu. Bir hafta içinde 5 iş yerimi birden kaybettim. Yani varlıktan biranda yokluğa düştüm… (Sesi titremeye başlıyor… Gözleri yaşarıyor..) Kötü günler geliyordu. Ne yapacağımı bilemiyordum…Çeklerim çek-senet mafyasının elinde sürekli telefonlarla tehdit ediliyordum…  Düşenin dostu olmaz diyorlar ya… İnanın olmuyor etrafımdaki onca insan sırra kadem basmıştı. En yakınım bile… Eşimin ve kayınvalidemin desteği beni ayakta tutuyordu.

SOLUĞU İSTANBUL’DA ALDIM

SONRA NELER OLDU?

Gerçekten çok zor günlerdi… Küçük baldızım İstanbul’da Üniversiteyi tutturmuştu. Eşim bana ‘Kız kardeşim yalnız başına koca şehirde yalnız başına nasıl okuyabilir ki… Haydi bizde İstanbul’a taşınalım. Sende tekstile devam edip borçlarını kapatırsın’dedi. Eşimin bu sözü üzerine kayınvalidem,eşim ve baldızım ile İstanbul’a yerleştik. O dönemler çocuğum olmadığından baldızımı kızım gibi görüyordum. Onun için canımı vermeye hazırdım…  İstanbul’da yeni bir hayata başlamıştım. Bir tekstil firmasında sigortalı işe başladım. Bu işimle birlikte seyyar Tekstilcilik yapıyordum. Borçlarımı kapatmak için gecemi gündüzüme katarak çalışmaya devam ettim. Zoru başardım. Çalışana Yaradan yardım ediyor. Her düşüşün bir kalkışı oluyor. Ben inandım ve başardım. Tabii bu başarımı da annem, babam gibi sevdiğim kayınvalidem borçluyum. O beni annem ve babam gibi sevdi. Bana inandı, bana olan sevgisi hiçbir zaman bitmedi…(Gözleri doluyor…)

EVLENDİKTEN 16 YIL SONRA ÇOCUK HASRETİM SON BULDU

ÇOCUK HASRETİNİZ NE ZAMAN SON BULDU?

Tam 16 yıl eşim ile çocuk tedavisi gördük… Kızım gibi sevdiğim baldızımı evlendirdiğim gün eşimin hamile olduğunu öğrendim. Benim evlat hasretim 16 yıl aradan sonra sona erdi. Kızım Duru şuan 13 yaşında Ortaokul 3. Sınıfa gidiyor. İnanılmaz zeki. Derslerinde çok başarılı… Rabbime hep şükrediyorum.

ŞİİR YAZMA HEVESİNİZ NE ZAMAN BAŞLADI?

Ben annemi ve babamı çok seviyordum. Onlar benim hayatımın en önemli insanlarıydı… Onların ölümüyle sarsıldım… Günlerce ağladım…2014 yılında annemi,1,5 yıl sonra da babamı kaybettim… Hayatını bizlere bir gelecek sağlamak için sürekli çalışıp didinen bir anne ve baba düşünün… Ardı ardına sizi bırakıp gidiyorlar. Çok acı inanın… İşte bu acılar bana şiir yazdırdı. Anneme, babama ve çocukluk kahramanlarım olan Yeşilçam oyuncularına şiirler yazmaya başladım.

YEŞİLÇAM ÜZERİNE YAPTIĞINIZ ŞİİRDEN SÖZ EDER MİSİNİZ?

Yeşilçam benim için bir aşktır… Yeşilçam oyuncuları çocukluğumun kahramanları… Bugüne kadar Yeşilçam üzerine birçok şiir ve makaleler yazdım. Her hafta yaşamını yitiren Yeşilçam emekçilerinin kabirlerini ziyaret ediyorum. Bu kahramanlarımızı yad etmek için de şiir için stüdyoya girmeye karar verdim. Klibimide Yeşilçam Sokağı’nda ve Huzur evlerinde olan vefasızlıktan yakınan bazı Yeşilçam oyuncularını oynatacağım. Klibi izleyen ve şiiri dinleyenler gözyaşını tutamayacak.

SİZİ EN ÇOK MUTLU OLAY NEDİR?

Ben insanlara yardımcı olmayı çok seviyorum. Size bu konuyla ilgili bir anımı anlatayım. 1992 yılında köyümüzün muhtarı elinde bir makbuzla iş yerime geldi. Benden caminin minaresi için esnaf arkadaşlarımdan yardım toplamamı istedi. Muhtarı 150 bin TL bir çek yazıp verdim. Benim verdiğim bu para ile camiinin minaresinin yapılmasını istedim. Dedem işin başında durdu ve köyümüzün camisniin minaresini yaptırdı. İnsanların ibadet ettiği camii de bana ettikleri dualar karşısında çok duygulanmıştım. O günden sonra da kendimi tam anlamıyla yardıma adadım. Her Ramazan ayında 200 kişiye iftar veriyor ve gıda yardımında bulunuyorum. Yardım etmeye de devam edeceğim ömrüm yettikçe.

YENİ PROJELERİNİZ NELERDİR?

2022 yılında tekstilden emekli oldum. Şimdi kendimi tarıma adadım… Vatandaşın organik,sebze ve meyve yemesini sağlayan, toprağı nükleer atıklardan temizleyerek verimli hale getiren canlı bakteri bulduk.3 profesörün bulduğu bu mucize ile sağlıklı toprak ve sebze meyve yetiştirilmesine vesile olmaya çalışıyoruz. İnşallah bunu da başaracağız.

HİÇ UNUTAMADIĞINIZ BİR ANINIZI BİZİMLE PAYLAŞIR MISINIZ?

Ben gençliğimde motosiklete binmeyi seviyordum. İşte bu tutkum nedeniyle tam 2 yıl adeta sefilleri oynadım. 1987 yılında 18 yaşında motosikletimle kaza yaptım. Bu kaza yüzünden 2 yıl tedavi görmeye mahkum oldum. Beni  tekrar yaşama bağlayan doktorumdan Allah razı olsun. O kazayı hayatta unutamayacağım çok kötü bir anımdır.