Önce MHP’ye yönelik eleştirilerden başlayalım:
Seçimlerden kısa bir süre önce Yaşar Okuyan’a ait bir video bandı youtube düştü ve yayınlandı. “Devlet Bahçeli seçime girsin %10 barajını aşsın anırmayan şerefsizdir.” Yaşar Okuyan Bu söz hangi seçim dönemi için söylenmiştir, söylenmiş midir, söylenmemiş midir? Orasını bilemiyorum. Eğer Yaşar Bey böyle söylemiş ve söz vermişse, sözünü yapar mı yapmaz mı orasını bilemem… Bahçeliye yönelik eleştiriler bununla da sınırlı değildir. MHP’den ayrılıp İYİP giden Yusuf Halaçoğlu; Ümit Özdağ ve Özcan Yeniçeri’de Bahçeliye yönelik bir takım suçlamalarda bulunmuşlardır.
MHP liderinin Türkiye'yi yönetmek gibi bir davası yoktur. Erdoğan yönetiyor, onun misyonu Erdoğan'ı desteklemektir. Seçim kazanmak, iktidara gelmek gibi bir amacı olmadığından da Bahçeli için her sonuç bir zaferdir. Özcan YENİÇERİ
2002 seçimlerinde MHP'nin %8,35 oy oranıyla baraj altı kalması hariç tutulursa 2007 seçimlerinde %14,27, 2011 seçimlerinde %12,98, 7 Haziran 2015 Genel Seçimlerinde ise %16,3, 1 Kasım 2015 erken genel seçiminde %11,9, 24 Haziran 2018 seçimlerinde cumhur ittifakının etkisiyle 11,21 civarında oy almıştır. MHP Genel Başkan Yardımcısı Sefer Aycan MHP'nin anketlerdeki yüzde 5'lik oy oranının yüzde 120 üzerinde bir oy alarak yüzde 11'lik bir oy oranıyla Meclis'e girdiğini, umulmadık bir başarı gösterdiğini belirttikten sonra; Mecliste "600 vekil var ama her zaman, bundan sonra bütün gözler 49 vekilin üzerinde olacaktır, genel başkanımızın üzerinde olacaktır. Bundan sonra Meclis'te siyaseti MHP yapacaktır. Biz ne dersek, o olacaktır. Bugün MHP Meclis'te kilit konumdadır ve MHP'nin Genel Başkanı hem Recep Tayyip Erdoğan'ı kurtarmıştır, hem Adalet ve Kalkınma Partisi'ni kurtarmıştır, hem Meclis'i kurtarmıştır, hem devleti kurtarmıştır. Bu da böyle bilinsin."
MHP Genel Başkan Yardımcısı Sefer Aycan, Dulkadiroğlu "Yüzde 5 oy bekleyenlere en büyük cevabı MHP'ye gönül veren dava arkadaşlarım, parti yönetimimiz, ülküdaşlarım ve Türk milliyetçileri vermiştir. Tabii bu cevap Kahramanmaraş'ta da kendisini göstermiştir. Elbette 49 vekil bizim beklediğimizden azdır. Ama bugünkü 49 vekil, bütün değerlerin üstündedir, büyük bir mücadelenin eseridir ve Meclis aritmetiğinde MHP'yi kilit konumuna getirmiştir. 600 vekil var ama her zaman, bundan sonra bütün gözler 49 vekilin üzerinde olacaktır, genel başkanımızın üzerinde olacaktır. Bundan sonra Meclis'te siyaseti MHP yapacaktır. Biz ne dersek, o olacaktır.
Bugün MHP Meclis'te kilit konumdadır ve MHP'nin genel başkanı hem Recep Tayyip Erdoğan'ı kurtarmıştır, hem Adalet ve Kalkınma Partisi'ni kurtarmıştır, hem Meclis'i kurtarmıştır, hem devleti kurtarmıştır. Bu da böyle bilinsin." Bu söz başarıyı mı, kilit parti olmayı mı, ayağınızı denk alın manasına gelen tehdit mi ifade ediyor, burasını bilemeyiz. Ancak Bahçeli, MHP’nin ‘kilit parti’ olduğunu ve ‘denge ve denetleme’ görevini üstlendiğini söyledi.
Bütün bunlara rağmen Özcan Yeniçeri şöyle diyor: MHP'nin 2007 seçimlerinden bu yana aldığı en kötü sonuçtur. Bütün şartlar eşit olsaydı sonuç değişir miydi? Sorusuna objektif ve dürüstçe şu cevap verilebilir: Muhalefet lehine bazı kazanımlar olurdu ama sonuç değişmezdi!
İlhan Kesici geldi. Kesici “Seçim sonuçları vatanımız, devletimiz, milletimiz ve halkımız için hayırlı uğurlu olsun. En başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere kazananları, seçime katılan herkesi ve çok yüksek bir katılımla oy kullanan tüm vatandaşlarımızı can ve gönülden kutluyorum” dedi.
MHP’nin aldığı bu sonuç şimdiden İYİP’ye geçen muhalifleri şimdiden pişman etmiş gözüküyor.
Seçim sonuçları iller bazında incelendiğinde İYİP’in batı illerinde MHP’nin oylarını alarak MHP’nin %15-20 bandının üstünde oy almasını engellediği görülmektedir. Balıkesir, Bursa, Çanakkale gibi ve Trakya illerinde MHP varlık gösterememiş, İYİP MHP’ye giden oyları almıştır. İşin ilginç tarafı Adana, Mersin, Antalya gibi MHP oy tabanının geleneksel olarak yüksek olduğu illerde MHP varlık gösterememiş ve İYİP MHP’ye giden oyları almıştır. Daha ilginç olan nokta ise Bahçeli’yi eleştirip partinin iktidara gelmesini engellediğini söyleyen zevat ve İYİP kurucuları MHP’ye gidecek olan oyları bölerek zayıflatmışlar, kanun ve anayasa değişikliklerinde MHP’nin kilit parti olmasının yolunu kapamış ve partiyi esas olarak kendileri zayıflatmışlardır.
Bazı milletvekili ve siyasetçilerin İYİP’ye geçmelerine rağmen gözü MHP’dedir. MHP’nin denge ve istikrar partisi olarak rolü arttığı ölçüde çekim gücüde artacaktır. Bunların tekrar partiye dönmeleri ve İYİ Parti’nin parçalanmasının yolunu açacaktır. Türkiye’nin çok kritik bir süreçten geçtiği bu dönemde parti organlarındaki yöneticilerin çizmeyi aşacak sözler söylemeden yapıcı, yönlendirici, Türkiye’nin yararına tekliflerle katkıda bulunmaları beklenmektedir.
