Savaşçı
Cafer VAYNİ
Bu yazımızda Doğan Cüceloğlu ve Anlamlı ve Coşkulu Bir Yaşam İçin Savaşçı isimli eserinden bahsedeceğiz. (Sistem yayımcılık, Kasım 1999,416s. 1.baskı, İst.) Doğan Cüceloğlu kitabı öğretmeni Muazzez Aktolga'ya ithaf ediyor. Çünkü bir öğretmen yüzünden okuldan ilk gün nefret eden çocuk Muazzez öğretmenin güler yüzü ve başını okşamasıyla okuluna sevdalanıyor. Öğretmeninin hayatındaki muazzam rolü konusunda müthiş bir ders veriyor.
“Kimse öğretmen gibi bakamıyor, kimse öğretmen gibi sevemiyor, sizin sevginiz bir başka öğretmenim” diyen yazar Anlamlı ve Coşkulu Bir Yaşam İçin Savaşçı da başka bir öğretmenle oluşturmuş. Eserin kahramanı arayış halindeki Arif öğretmendir. Çok severek seçtiği öğretmenlik mesleği içinde yazarla tanıştığı sıralar kendisini aptal gibi hisseden bir ilkokul öğretmenidir Arif Okuner. Maddi değerlerin önemli olduğu ülkede “amaç için öğretmenlik” yapma ideali taşıyan, ancak bu idealin yıkılmaya başladığı genç bir öğretmendir Arif Bey. Bu şartlarda Arif Bey ile yazar arasında iletişim başlar. Yazarın kendisine yüklediği misyon Arif Bey'in hayatını anlamlı hale getirmektir. Tıpkı kitabın bir bölümüne damgasını vuran Kızılderili şef Don Juan'ın bitkiler üzerinde doktora tezi hazırlayan Mexsikalı yazar Carlos Castenada'nın hayata bakışını ve hayatını değiştirdiği gibi…
Kızıldereli bilge Don Juan, Carlos Casteneda’yı bir savaşçı olarak hazırlamak istiyor. Lakin Carlos'un bundan haberi yoktur. Programı Don Juan uyguluyor. Don Juan; “insan bir şeyi yapmaya karar verdimi sonuna kadar gitmeli; ama yaptığı şeyden sorumluluk almalı”, “ölümün avcılık yaptığı bir dünyada, kuşku ve pişmanlık için zaman yok. Ancak kararlar için zaman vardır” sözleriyle Carlos'u bir mıknatıs ya da morfin gibi kendine çeker. Onun bütün düşünce ve duygu dünyasının alt üst eder. Castanada'nın doktora testini hazırlayıp hazırlanmadığı bilinmez ama bilge Don Juan'la ilgili tam dokuz kitap yazar. Bu dokuz kitaptaki öğretiler bir bakıma Cücenoğlu'nun kitabına da damgasını vurmuştur.
Kitapta Doğan Cücenoğlu Don Juan; Arif Öğretmende Carlos Castenada rolüne bürünmüşlerdir. Sık sık İstanbul'un tarihi, turistik ve estetik yerlerinde buluşmuşlar ve arayış içerisindeki Arif öğretmene bir program dâhilinde yaklaşmıştır. En önemli taraflarından birisi Atatürk'ten sonra bütün iktidarların statüsünü düşürmek için her şeyi yaptığı öğretmenleri öne çıkarması, onların problemlerini ve önemini dile getirmesidir. Kitapta yazar kahraman olarak özellikle öğretmen Arif'i seçmiştir. Öğretmenin toplumun geleceğini kurgulamakta nedenli önemli olduğunu ilkokul öğretmeninden de bilen anlam arayışında ilk adımda kritik ve can alıcı soruları sorabilmektedir. İkinci adımda ise soruların yanıtlarını aramaktadır.
“Seni diğerlerinden farksız yapmaya bütün gücüyle gece gündüz çalışan bir dünyada kendin olarak kalabilmek, dünyanın en zor savaşını vermek demektir.Bu savaş başladı mı artık hiç bitmez!... İnsanın kaçamayacağı en büyük otorite kendi vicdanıdır. Bir insanın en önemli ilişkisi onun kendisiyle olan ilişkisidir. Hayatlarını(?)tribünden seyreden insanların kendilerini güçlü hissetmeleri çok zordur. Balığın okyanusta yaşadığı gibi biz insanlarda kültür okyanusu içinde yaşarız. Bu kültür okyanusun da birçok inançlar, varsayımlar, felsefi mesajlar bize zaman içinde biz farkına varmadan verilir, öğretilir. Savaşçı, gücünü kendini adadığı gelecekten alır. Bir insanın kararlarının sorumluluğunu kabul etmesi demek, o kararlar uğruna ölmeye hazır olunması demektir. Sorumluluk bilinci, kişinin olgunlaşma sürecinin de nerede olduğunun en iyi göstergesidir. Yaşamınızın pusulası olmalıdır. Ölüm düşüncesi insanoğlunun ruhuna çeki düzen veren tek şeydir. Savaşçı kafası karıştığı zaman ölüm düşünür. Zaman içinde var olan her şey değişir. Var olmak demek değişmek demektir. Değişimi bilinçli olarak yapmak, gayret ve cesaret ister. Ait olma yaşamın vazgeçilmez zorunlu bir parçasıdır…” şeklindeki zihin burkan sözler kitabın sayfaları boyunca sıralanır.
Yazar Marx, Hegel, Hiddegger, Eflatun, Mavizurelli, Jung gibi yabancı; Çetin ve Ahmet Altan, Cahit Sıtkı Tarancı, Mina Urgan, Yunus Emre, Mevlana, Yahya Kemal ve Orhan Veli... gibi yerli birçok yazardan alıntılar yaparak Arif öğretmenin anlamsız hayatına anlam katmaya çalışır.
Arif öğretmen umarım maddi değerlerin önemli olduğu günümüzde “amaç için öğretmenlik” yapma idealine devam ediyordur. Artık o, anlamlı ve coşkulu bir hayatı yaşayan savaşçıdır.
Yorumlar