RÖPORTAJ: SACİDE Z. SARAÇ 

Merhaba Önce Vatan Gazetesinin sevgili okurları. Güneş sadece aydınlatmaz diyerek, bugün ki sohbet konuğum Şair Sayın Mehmet Demir ile yüreklerinizi ısıtmaya geldik evlerinize.

1964 yılının Ocak ayında, Gaziantep’in Suriye sınırındaki Karkamış ilçesinde dünyaya geldi. İlkokul, ortaokul ve lise eğitimini burada tamamladı. Lise eğitiminin üçüncü yılında amatör liglerde futbol oynamaya başlamasının ardından 1981 yılında Karkamış Lisesi’nden mezun oldu. Bir süre daha futbol çalışmalarına devam ettikten sonra 1982-83 yıllarında Mersin’de yerel bir gazetede çalışmaya başladı. 1984 yılında İzmir ve Erzincan’da vatani görevini yerine getirmesiyle askerlik dönüşü çeşitli teşebbüslerine rağmen iş konusunda muvaffak olamadı. Nitekim 1987 yılında girdiği Polis Okulu’nu tamamladıktan sonra Ankara’da göreve başladı. 1988 yılında evlendi, altı yıl süreyle yaşadığı Ankara’dan şark görevi sebebiyle 1990 senesinde Malatya’ya tayin oldu. Malatya’daki görevini de altı yıl süreyle tamamladıktan sonra Ankara’ya tayin olarak tekrar dönüş yaptı. 2000 yılındaki bu dönüşten günümüze kadar Ankara’nın çeşitli ilçelerinde trafik polisliği görevini sürdürdü. Gençliğinden bu yana tutkusu haline gelen şiir yazma yetisini geliştirmeye ve şiirlerini derlemeye ayırdığı beş yılda, iki şiir kitabı çıkardı bunlardan birincisi sadece yakın çevresindekilere hediye olarak dört yüz adet SAKLI KALANLAR, ikincisi SAKLI KALANLAR GÜLCE kitabı yayın evinden çıktı yaklaşık altı yüz adet civarında basıldı.

‘’Hayatı yaşayarak anlamak diyecek olursak işte onlardan biri benim.’’ Diyen kocaman yüreğin sahibi Sayın Mehmet Demir.

İçimizden Biri Şair, evlat, kardeş, sevdiğinin sevileni, kızlarının ilk aşkı babaları, Gülce’nin dedesi Sayın Mehmet Demir bende bugün. Buyurun.

SACİDE Z. SARAÇ

-Merhaba. Hoş geldiniz. Kendinizi anlatır mısınız?

 -Merhaba teşekkür ederim...Ben Gaziantep ili Karkamış ilçesindenim doğduğum yer aynı zamanda Liseye kadar olan eğitim durumum da burada yaşandı sonra bir çıktık çıkış o çıkış...Görevim gereği değişik yerlerde farklı görevlerde çalıştım 2.Ocak itibarıyla emekli oldum...2.kitabım var biri hediyelik olarak yayınlandı SAKLI KALANLAR bandrolsüz...ikinci kitabım ise SAKLI KALANLAR "GÜLCE" adı altında yayınlandı yazmaya devam ediyorum şimdi elimde biri deneme olmak üzere birde Roman çalışmam devam etmektedir...Bir Oğlum Bir Kızım var birde torunum var kitaba adını verdiğim GÜLCE..ve Ankara'da ikamet ediyorum.

 - Hemen şimdi öğrenebileceğiniz bir şey olsa bu ne olurdu?

 -O kadar çok şey var ki ama susmak daha iyi sanırım.

 - Kendi kendine konuşanlar delimi?

 -Elbette değil.

 - Hayat felsefeniz nedir? 

-Bende herkes gibi bir İnsanım farklılıklarımıza rağmen ortak noktamız olan İnsan olmak ve uygun yaşamak. 

- Dünyaya ikinci kez gelme şansınız olsa, nasıl bir hayat yaşamak istersiniz?

 -Tereddütsüz aynı hayatı...ufacık farklılıklarıyla.

 - Dünyada istediğiniz her türlü değişikliği yapabilecek kadar gücünüz olsa, sihirli değneğinizi dokunduracağınız şey ne olurdu?

 -Savaşlar,Taciz ve Tecavüzler,Kadına şiddet.Bunlar Dünyanın kara yüzü çünkü. 

- Tüm koşullar uygun olsa ve size bir iş kurma şansı verilse, nasıl bir şirketin patroniçesi/patronu olurdunuz? 

-Hayatım boyunca zengin olmayı hiç istemedim...ama sanırım kapsamlı ve eğitime dayalı bir iş olurdu.

 - Yeteneklerinizi başka bir kişiyle değiştirme şansınız olsa, şu anda yaşayan, ya da bir zamanlar yaşamış olan hangi kişinin yeteneklerine sahip olmak isterdiniz?

 - Hiç biri ama hayal etmek bile güzel...Mevlanayı,Mimar Sinanı, İbnül Arabi,ve dahi çoğu. 

-Hayattan beklentiniz nedir?

 -Adaletin herkese ama her alanda eşit olarak yaşandığı bir hayat. 

- Sizi dünyanın en mutlu insanı yapabilecek şey ne olabilir? 

-Sağlıklı olmam. 

- Bugüne kadar attığınız en gururlu zafer çığlığı hangi başarınıza ait?

 -Bana maalesef o çığlığı attırmadılar çünkü hep çelme yedim.

 -Gözlerinizi dolduran en son olay nedir? 

-Aşırı duygusal olduğum için kardeşimle telefonla konuşurken. 

- Çocukluğunuza dair en çok neyi özlüyorsunuz? 

- Çok fazla ayrıntı yok ama o zaman ki aile ve arkadaşlıkları, çıkarsız ve samimiyeti. 

- Bir mucize olsa geçmişinizdeki hangi hatalarınızı düzeltmek istersiniz?

 -Bazı İnsanlara asla güvenmezdim. 

- Aklınıza her geldiğinde sizi gülümseten bir anınızı anlatır mısınız? 

-Yok ki.... 

- Şimdiye kadar yaptığınız en çılgınca şey nedir? 

- Yaşadığım hayat.

- 17-18 yaşlarınıza geri dönme şansınız olsa yine aynı hayatımı yaşardınız, yoksa başka bir hayat mı yaşardınız? 

-Evet aynı hayatı yaşamak isterdim..Ama bu günkü aklımla yaşamayı.

 - Kendinizi dünyanın en güçlü insanıymışçasına başarılı ve mağrur hissettiğiniz en son deneyiminiz nedir? 

-Bu sorunun cevabını vermekten onur duyarım çünkü mesleğim gereği çok yüzleştiğim bir konuydu hiç kimseye asla arkamı dönüp gitmedim onlara yardım etmenin onurunu yaşadım görevim gereği bu beni akıl almaz derecede etkilemiştir halende öyle.. 

- Şu anda kişi olmanızda payı olduğunu düşündüğünüz kişiler kimler? 

-Sanırım burada tartışmasız Rahmetli Babam ve Annem sonrasında ailemin.

 - Çocukken ne olmak ve kim olmak isterdiniz? 

-O zamanlarda düşlediğim iyi bir hukukçu .. Savcı olmaktı ama olmadı.. Polis oldum..

 - Gerçekleştirmeyi istediğiniz en büyük hayaliniz nedir? Ve gerçekleşti mi hayaliniz?

 -Yazdığım kitabın herkes tarafından okunulur olması ve bir Polisin yazdığı kitabın içeriğinin ilgi çekici ve şaşırtıcı olması.. Şiir kitabıyla bir nebze yakaladım şimdi sıra diğerlerinde bekleyip göreceğiz.

 - TV Proğramcısı olsaydınız, nasıl bir proğram yapmak isterdiniz?

 -Halkla ilişkiler adı altında genel bilgilendirme toplumsal duyarlılık ve benzeri çok şeyler soru cevap şeklinde. tamamen doğal standartlarda. 

- Karşınızdaki kişiyi tanımak için hangi davranışına bakarsınız?

 -Zamanın insanlara sunduğu tüm imkanları kullanmak çok zor değil davranış şekilleri, vücut dili, mimikleri ve bir çok şeyle tanıya bilirsiniz... 

- Birine ya da bir olaya sinirlendiğinizde tepkiniz ne olur?

 -Gülmek evet en sinirli ve kızgın olduğum anda gülerim.

 - Kendinizde neleri değiştirmek istersiniz?

 -Ben böyle iyiyim..."Merhamet her yürekte yaşamıyor artık". Birinin ve birilerinin yüzünde gülümsemeye sebep olabiliyorsam bu benim için paha biçilmez bir mutluluktur...birileri gülsün diye ağlamaya razıyım "mutluluktan".

 - Motive olmak için başvurduğunuz ilk yöntemler nelerdir?

 -Odaklandığım konunun içinde kendime yer bulmak bu yetiyor.

 - Sonsuza kadar yaşlanmayacaksınız diyelim, hangi yaşta kalmayı istersiniz?

 -Sorunun sıra numarası 27....Gaziantep'in plakası...27...Oğlumun Dt.27..eşimin Dt.27....olmazsa olmazımdır 27.

 - Bu yıl hayatınızın sona ereceğini bilseniz, neyi daha farklı yaparsınız?

 -Hayaller hep vardı ama benim için hiç gerçek olmadı arkamda soru işaretleri bırakmamaya özen gösterirdim. 

- Akıl hocasına ihtiyaç duysanız, bu kim olurdu? 

- Bu zamanda deli olmak en güzeli...bir deli rehberiniz olursa en azından zararı olmaz...

 - Ölü ya da yaşayan biriyle tanışabilecek olsanız, bu kim olurdu? Ve ne sorardınız O’na?

 -O kadar çok ki İsimlerini yazmak yetersiz kalır. 

- Başardığınız en zor şey neydi? 

-Herkesin yapamaz dediği şeyleri yapmak insanlarla iletişim kurmak POLİS olarak ayrımsız her düşünce her fikir her bakış açısı karşılık bulurdu bende ve bu çok kişinin bana yakınlaşmasına sebep olmuştur. 

- Kendi paranız ile aldığınız ilk şey neydi?

 -O çok özel ve uzun bir konu ama bir gün yazacağım ayrıntılarıyla.

 - Çekingen mi, yoksa atılgan mısınız?

 -Aslına bakarsanız yerine göre davranan biriyim buda yere zamana ve ortama göre değişkenlik gösterebilir.

 - Kimi dört gözle bekliyorsunuz?

 -Sevdiğim her şeyi özellikle güzel haberleri.

 - Ne tür insanlar sizi etkiler?

 -Tarihi bilgileriyle öne çıkan insanlar hep etkilemiştir. 

- Tesadüflere ve mucizelere inanır mısınız? Neden? 

-Belki tuhaf gelecek ama inanmam çünkü ben kaderciyim ama aklın hakim olduğu ölçülerde.

 - Güven problemi yaşar mısınız? 

-Elbette zamanın meydana getirdiği olumsuzluklar önce güven duygusunu yok etti bir çok alanda...neticede bende bir insanım.

 - Uzay boşluğuna çıkmak mı, okyanusun dibine inmek mi? Neden?

 -Her ikisini de istemem yaşamak için Dünya...ama gezmek imkanı olduğunda her ikisi de olabilir.

 - Mezar taşınıza ne yazılmasını istersiniz?

 -Fatiha...............

 - En son kimin önünde ağladınız ve nedeni neydi?

 -Aşırı duygusal olduğum için çok yaşadığım bir eylem sanırım kız kardeşimle telefonla konuşurken Anne, Baba ve aile.

 - Gecemi, gündüz mü? Neden?

 -Gece rengi belli olduğu için...Sırdaşın olur gecenin karası sadece dinler seni. 

- Aşk her şeyi affeder mi?

 -Aşk anlam kazandığında çok şey ifade eder ama önce aşk tanınmalı...

 - Ne zaman konuşmanız gerektiği halde sessiz kaldınız?

 -O kadar çok ki sessiz kalmadık mecbur bırakıldık. 

- Bir papağanınız var ve bir cümle söyleyebilir. Hangi cümleyi öğretirdiniz?

 -Yarabbi bizi Adaletten ayırma. 

- Hangi konuda kendinizin en büyük düşmanısınız? 

-Uykumu çalmakla.

 - İçinizdeki ses son zamanlarda ne diyor?

 -Yarın daha güzel olacak.

 - Gitmesine izin vermeniz gereken neleri hayatınızda tutuyorsunuz?

 -Bana zarar veren arkadaşlarım ve yakınlarım her şeye rağmen kıramıyorum.. 

- Uçurumdan tam atlamak üzereydiniz, durdunuz aklınıza ne geldi?

 -Kaçmak çare değil. 

- Gözyaşının yıkayamadığı şeyler nelerdir? 

-Kimi zaman sevince eşlik eder kimi zaman ve genellikle hüzne eşlik eder...tam olarak her derde deva olması yeterli sanırım...Kalbin aynasıdır gözyaşları..

 - Bir dalga olsanız ilk nereye vururdunuz?

 -Annemin kollarına.

 - Cehennemin çıkışında yazması muhtemel sözler nelerdir?

 -Cennete hoş geldiniz.

 - Yolda gidiyorsunuz köşeyi döndünüz ve karşınıza siz çıktınız ne yapardınız?

 -Yolcu yolunda gerek.

 -Duygusal mısınız, yoksa mantıklı mısınız?

 -Yerine ve zamanına göre değişkenlik gösterse de duygularım ağırlıklıdır...mantığı ret edemem. 

- Hayatınızda olmazsa olmaz dedikleriniz?

 -Ailem..... 

- Sizi geleceğe dair en çok ne endişelendiriyor? 

-Maalesef her şey.. 

- Hatalarımızdan ders çıkarıyorsak neden hata yapmaktan korkuyoruz? 

-Kendimizi aldatıyoruz da ondan...Önce kendimize karşı dürüst olmamız gerekirken nedense hep kendimizi aldatırız..

 - Dünyaya nasıl bir iz bırakmak istiyorsunuz? 

  -Potansiyel olarak  düşünmedim, ama yazmakta olduğum kitabımın her yerde okunur olmasını isterdim "İÇİNDEKİLER"inden dolayı.

 - Günlük hayatımızı telaşla yaşarken neleri gözümüzden kaçırıyoruz? 

-Ne çok şeyi ihmal ediyoruz farkında olmadan ancak günün sonunda yapılan muhasebe ile hatırlayabiliriz buna rağmen ihmalkarız...sevin, sevilin, gülümseyin, gülümsetin asla üzmeyin yaratılan ne varsa..

 - İleriye dönük planlar yapanlardan mısınız, yoksa anı yaşamak daha mı önemli?

 -Zamanın bu kadar hızlı akıp gitmesi maalesef planlı yaşamanın zorluklarını ortaya koymakta...istememiş olmak yetersiz kalıyor her ne kadar olsa da planlar olmazsa olmaz.

 - Ruhunuzu besleyen şeyler var mı, neler?

 -Ailem var sevdiklerim var birde kitaplarım hepsinin bende etkisi var...ama 33 yıllık meslek hayatım bu kişiliğe bu ruha çok şey kattı, belki de en çoğunu. 

- Hayatta neyin peşinden koşuyorsunuz?

 -Doğru olduğuna inandığım doğruların "ama yok gibi".

 - Neleri asla yapmam dersiniz?

 -Riyakarlık vs.

 - Korkularınız nelerdir? 

-İstemeden kırdıklarım vardır onlara olan özür borcum. 

- Yaşayamadığınız için pişmanlık duyduğunuz ne var?

 -Sormak istediğim sorulara cevap verecek siyasetçilerin olmaması. 

- Hangi hataları kabul edersiniz, hangileri etmezsiniz? 

-Hata hepimiz içindir kasıtlı olmamasıdır önemli olan kasıtlı olmayan her hata kazadır, kaza ise hayatın bir parçası kazayla olanlar olağandır ama kasıtlı olan af edilmez. 

- Sevdiğinize buradan ne söylemek istersiniz? 

-Sevmek yaşanınca sevilmek anlaşılınca güzel.

 - Hangisi daha iyi: Acı gerçek mi? Yoksa tatlı yalan mı? 

-Acı gerçek...Kimseler Yaşamasın isterim çok iyi bilirim.

 - Şu an ruhunuzun olmak istediği yer neresi?

 -Bir şiirimde demiştim...Gülüşlerimi Çaldılar hakim bey hayatımın en güzel anlarını çalanların yakasına yapışmış bir halde. 

- Yakın bir arkadaşınız kanunsuz bir iş yapsa polisi arar mısınız? 

-Engel olamıyorsam evet ararım...beterin beteri var.

 - Yaşamınız boyunca yaşadığınız en heyecan verici tecrübe neydi?

 -Yaşam boyu hep yalnızları yaşamak zorunda olduğum için her biri benim için aynı değerde.. Cevap hakkı doğmasın diye ayrıntı yazmıyorum.

 - Özünüzden kaybetmek istemediğiniz ne var?

 -Öz benliğim ve edep. 

- Hayatınızdaki dalgalı dönemleri nasıl atlatıyorsunuz?

 -Daha acı olanları nasıl atlattığımı düşünerek ve tabi umut ederek.

 - Sizce yaşamayı en değerli kılan şey ne?

-İnsan olmak ne büyük meziyet. 

- Dünyanın en güzel yeri neresi?

 -Canım Vatanım Tabi ki TÜRKİYE.

 - Ne zaman, hangi olayla çaresizim dediniz?

 -Hep şükür ettim dünüme de bu günüme de çok şeyler yaşadım herkesler gibi ama hiç çaresiz kalmadım. Rabbime şükürler olsun.

 - Sevmek mi, sevilmek mi?

 -Biri olmadan diğeri olmaz da.. ama sevmek sözlü bir eylem sevilmek ise yaşamaktır..

 - Hayatta ne olmasa her şey çok daha güzel olurdu?

 -Tabi ki yalancılar her şeyin içinde o var.

 - Hiç kimsenin göremediği bir özelliğiniz var mı? Varsa neden bugüne kadar gizli kaldı? 

 -Adını anmadan geçersem saygısızlık olur bir ablam var can bağı olan Nilgün TAM işte onunla aştım bir çok şeyi kırık kalemi elime aldırıp yeniden yazdıran kişi.

 - Röportajımıza bir soru ekleseniz desem, bu soru ne olur?

 -Hayatı anlamlı kılmak adına umut verici bir slogan söylemek gerekse ne söylerdiniz? 

- Eklediğiniz sorunuzun cevabını alabilir miyim?

 -Yeter ki inanın yarın daha güzel olacak.

 - Doğada ki bir şeyi şişeleyebilseydiniz, bu ne olurdu?

 -Zarar veren zararlı olan her şeyi.

 - Kişiliğinizi en iyi tanımlayan hayvan hangisi, neden? 

-Hiç düşünmedim. 

-En son “… özelliğinden dolayı senle gurur duyuyorum” lafını kime söylediniz? Hangi özellikti o?

 -Oğluma ve Kızıma başarılarından dolayı. 

- Son olarak soruları nasıl buldunuz? 

-Emeğin verildiği her şey çok güzeldir emeği geçenlere teşekkür ederim SACİDE Z. SARAÇ.