RÖPORTAJ: Habib BABAR

Nil Hanım, sanat hayatına ne zaman nasıl atıldınız?

Ben sanat yaşamıma Başak Gürsoy Manken Ajansına  fotomodel olarak başladım 1985 yılında birçok reklam filminde  oynadım.  Sonra art arda  film teklifler almaya başladım. Ablam Gökben’den dolayı sanat dünyasına da çok yakındım. O nedenle sürekli sahne ve sinema teklifi alıyordum. Tabii ben filmlerde pek oynamayı düşünmüyordum.  Israrlar üzerine bir şampuan reklamında oynadım. Daha sonra onlarca reklam filminde oynamaya devam ettim. Yapımcılar artık peşimdeydi… Gazete ve dergilerde sayfa sayfa röportajlarım çıkmaya başladı. Sinema filmi teklifleri gelmeye devam ediyordu. Sonunda kabul etmiştim. Sinema filmleri ve TV dizilerinde oynamaya başladım. Soğuk baktığım oyunculuğu sevmiştim. Muhteşem bir hayran kitlem oluştu. Torba torba mektup gelmeye başlamıştı…(Tabii o dönem sosyal medya yoktu… Gülmeye başlıyor…)

BİR ANDA TEKLİF YAĞMURUNA TUTULDUM

Sahne hayatınız nasıl başladı?

Sinema ve TV dizileriyle birlikte gazinolardan da teklif almıştım. Ablam sanatçı olduğu için evde yapılan tüm müzik çalışmalarına katılıyordum. Çünkü ben şarkı söylemeyi çok seviyordum. Ablamın vesilesiyle de müzik bilgimi zenginleştirdim. İlkokul’da  diğer sınıfların öğretmenleri beni çağırıp şarkı söyletirlerdi. Bende hiç çekinmeden bir birinden güzel şarkılar okuyordum. Yani anlayacağınız müzik benim çocukluktan gelen bir yeteneğimdi. Neyse bir gün Maksim Gazinosu’ndan teklif aldım. Çok heyecanlanmıştım, düşünsenize her sanatçının hayal ettiği meşhur bir gazinodan teklif alıyorsunuz. Ancak bu teklifi geri çevirmiştim. Gazino işletmecileri bir türlü peşimi bırakmadı. Sonunda mecbur kalmış ve sahneye çıkmayı kabul etmiştim. Bir süre müzisyen arkadaşlarımla çalışma yaptıktan sonra  sahneye çıkmaya başladım. Hayranlarım şarkılarımı, sahnemi de çok sevdi. Artık her sezon sahneye çıkmaya başladım. Türkiye’nin birçok büyük şehrinde sahneleri de assolist olarak çalışmaya devam ettim.

Sahne, sinema bir arada zor olmuyor muydu?

Ünüme ün katılıyordu.. Hayranlarım beni daha çok beyaz perde ve sahne de görmek istiyordu. Tabi ki bu durum karşısında çok yoruluyordum. Bu maraton 2000 yılına kadar aynı tempoda devam etti. Gazinoların kapanmasıyla bende dinlenmeye geçtim.

​​​​​​​

KEMAL SUNAL İLE ORTAK NOKTAMIZ ÇOKTU

Oyunculuk alanında da bir döneme damga vurdunuz, hangi filmlerde rol aldınız?

Dizilerde oynadım hep star oyuncularla kamera karşısına geçtim…  Kemal Sunal, Kadir İnanır, Tarık Tarcan, İbrahim Tatlıses gibi birçok oyuncunun filminde oynadım. Hepsiyle güzel anılarım oldu… Merhum Kemal Sunal ile ortak noktalarımız çoktu, çünkü ikimizde akrep burcuyduk. Onunla başrol oynamaktan çok keyif almıştım. İkimiz çok iyi anlaşıyorduk, her set çıkışımızda bana yol tarifi yapardı. Çünkü ben daha otomobil kullanmaya başlamıştım. Rahmetli bu anlamda da yardımcı oluyordu. (Nurlar içinde uyusun)

  

Gazinoların kapanmasının sanatçılar için ne tür bir etkisi oldu sizce?

Bugüne kadar 5 albüm yaptım ve klipler çektim. Tabi gazinolar kapanınca daha çok ekstralara gider olduk. Sanatla uğraşan birçok kişi işsiz kaldı. Sanatçıya eski sanatçı denmesine de çok kızıyorum. Sanatçı zaman geçtikçe ustalaşır. Zaten sosyal çevre ve sosyal medyadan aldığımız yorumlar insanların bizleri ne kadar çok sevdiği ortada. Şimdi birçok insan müzik ve sinema işiyle uğraşıyor. Ancak o kadar çoklar kimse kimsenin adını bile hatırlamıyor. Sanat dünyasında kalıcı olmak önemlidir. Bir iki şarkı, bir iki dizi sadece güncel şöhret getiril. Önemli olan dediğim gibi bu piyasada kalıcı olmak.

  

BİRÇOK SANATÇI ZOR DURUMDA

Sanatçılar hak ettikleri yerde mi?

Bu soru karşısında içini çekiyor ve konuşmaya başlıyor… Her zaman olduğu gibi birçok insan zor durumda.. Maddi güçleri yok. Onlarca iş yaptılar ama, karşılığında hiç bir şey alamadılar doğru düzgün…Bir çoğu yaşadıkları şehirleri bile terk ettiler. Sanatçıya gereken değer verilmiyor bence. Telif yasamız yok. Oysa birçok ulusal ve yerel kanalda filmlerimiz oynuyor, onlardan sanatçılara ödeme yapılsa zor durumda olan arkadaşlarımıza büyük katkı sağlardı. Bu konu içinde yıllardır uğraşılıyor ne yazık ki bir sonuç yok.

  

Yeni bir çalışmanız var mı?

En son Zekai Tunca’nın  albümünden ‘Yalana Bak’ isimli bestesini yorumladım. Bu albümde yer alan şarkıları 14 sanatçı okuduk. Fakat firmalar gerekli tanıtımı yapmıyor. Ben şarkıma klip çekmek istiyorum. Sahne olayı çok az…Özel gecelerde sahne alıyorum. Pandemi nedeniyle çıkılacak yerde kalmadı. İşler iyice zorlaştı.

BEN İŞİNE AŞIK BİR İNSANIM

Yeni projeleriniz var mı?

Kendi telefonumuzla komedi  film çektik. Kısa bölümler halinde Youtube Kalıngiller TV’de oynuyor. Gönül ister ki daha uzun bölümler halinde bir TV kanalında oynaması.. Pandemi döneminde işimle ilgili bir şeyler yapmak yine de beni mutlu etti. Çünkü ben işine aşık biriyim.

  

Koronavirüs için neler söyleyeceksiniz, kurallara uymayan vatandaşlara neler söylemek istersiniz?

Koronavirüs  her gün birçok can alıyor. Maskesiz kesinlikle dışarıya çıkılmamalı, sosyal mesafeye kesinlikle dikkat edilmeli. Temizlik, hijyen en önemli kuralımız olmalı. Hatta gerekmedikçe dışarıya çıkılmamalı. Bu sıcakta maskeli dolaşmaktansa evde maskesiz oturmak daha iyi.