RÖPORTAJ: AYŞENUR MAMA

Popüler bütünleşik pazarlama ve iş–ekonomi mecrası Branding Türkiye’nin Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Mürsel Ferhat Sağlam ile Branding Türkiye’yi ve “Dijital Markalaşma” adlı kitabını konuştuk. Keyifli sohbetimiz sizlerle…

Öncelikle okuyucularımıza kendinizi tanıtmanızı isterim. Mürsel Ferhat Sağlam kimdir?

Mürsel Ferhat Sağlam: İnsanın kendini anlatması bazen çok zor olabiliyor. ϑ Kısaca anlatmak gerekirse; 17 Nisan 1989 tarihinde İstanbul’da doğdum. Multidisipliner olmayı önemseyen biriyim. Örneğin; üç üniversite bitirdim. Halkla İlişkiler, İşletme ve Tarih bölümlerinden mezun oldum. Buna ek olarak yaklaşık 600 yıllık bir dönemi içeren 13 büyük savaşın lojistik ve iletişimine dair bir master tezi yazdım. Şimdilerde Halkla İlişkiler ve Reklamcılık alanındaki akademik kariyerimi doktora seviyesinde sürdürüyorum. 2012’de (22 yaşındayken) dijital ajans olarak faaliyet gösteren Ajans Paradise’ı kurdum. 2018 yılının Ocak ayında ise bütünleşik pazarlama ve iş–ekonomi mecrası Branding Türkiye’yi kurdum. Roman, hikâye, deneme ve marka–pazarlama türlerinde yayınlanmış 6 kitabım var. Yayına hazır 25’in üzerinde kitabım mevcut. Yaptığım işi ise; dijital markalaşma danışmanı, sosyal medya stratejisti, eğitmen ve mentör şeklinde özetleyebilirim. Zira KOBİ’lere, sivil toplum kuruluşlarına, kamu kurumlarına, sanatçılara, yazarlara ve film/kitap projelerine bu alanlarda (dijital markalaşma, sosyal medya vb.) strateji ve iletişim danışmanlığı veriyorum. Ayrıca bu alanlara yönelik eğitimler de veriyorum. Üniversitelerin kuluçka merkezlerinde girişimcilere dijital markalaşma hususunda mentörlük yapıyorum ve bazı yatırım ağlarının danışma kurulunda yer alıyorum. 

Dijital markalaşma nedir?

Mürsel Ferhat Sağlam: Dijital markalaşma; dijital pazarlama ve marka yönetimi–iletişimi gibi iki ana disiplini tek çatı altında toplayan, bunların bütünleşik bir şekilde uygulanmasını öngören yeni nesil bir kavramdır. Dijital markalaşmaya dair kavramsallaştırma sürecinde bireysel olarak ben; kurumsal olarak ise Branding Türkiye, yoğun bir çaba harcamıştır. “Türkiye, artık kavram ithal eden veya kavram tüketen değil; kavram üreten ve kavram ihraç eden pozisyona gelmelidir.” diye düşünerek bu sorumluluğu üstlendik  ve böyle bir kavramsallaştırma yaptık. Yalnız, “Kavramsallaştırma yaptık.” deyip kenara çekilmedik. “Dijital Markalaşma” kavramı odağında birçok makale yazdık, zirveler düzenledik, eğitim modeli hazırladık, etkinlikler yaptık, podcast çektik, videolar hazırladık. Ajansları, uzmanları, firmaları, sektörleri dönüştürdük. Kısacası kavramın üzerine düştük. Kitabımda bu konuya dair detayları, uzun uzadıya anlattım.

 Kitabınızda sadece “Dijital Markalaşma” kavramına dair “Nedir?” sorusuna mı yanıt verdiniz?

Mürsel Ferhat Sağlam: Kitabı 3F Fenomeni’ne uygun bir mantıkta yazdım. Yani kitap, temelde 3 soruya yanıt veren 3 ana bölümden oluşuyor. Bunlar; “Nedir, nasıl ve niye?” soruları. 

3F Fenomeni nedir?

Mürsel Ferhat Sağlam: 3F Fenomeni, yine benim kavramsallaştırmış olduğum bir stratejik planlama modelidir. Herhangi bir iş veya projede uygulanabilir. Örneğin; bir master tezi yazarken de bir dijital iletişim projesi kurgularken de 3F Fenomeni’nden yararlanmak mümkündür. 3 önemli kavramı bütünleşik bir biçimde uygulamayı vadeden bir modeldir. Bu kavramlar; fikir, fayda ve farkındalık kavramlarıdır. 

Bir de dijital markalaşma ile ilgili hazırlamış olduğunuz özel bir eğitim var, öyle değil mi?

Mürsel Ferhat Sağlam: Evet… Dijital Markalaşma Eğitimi, I DME olarak markalaştırdığımız bir eğitim modeli. Branding Türkiye’nin eğitim odaklı alt markasıdır. DME, toplamda 400 saat sürmektedir. Yılda sadece 2 defa sınıf açıyoruz. Her yıl ortalama 40 kişi katılabiliyor. DME’de 13 eğitmen var. Hepsi de minimum master düzeyinde akademik kariyere sahip ve en az 5 yıllık sektör tecrübesi olan kişiler. Ayrıca sektörün önemli firmalarının üst düzey yöneticileri de DME’ye konuşmacı olarak katılıyor. İçerisinde dijital pazarlama ve marka yönetimi–iletişimi ile ilgili 28’in üzerinde konu mevcut. Hem akademik hem sektörel bilgi içermektedir. 

Dijital markalaşma eğitiminin önemi nedir?

Mürsel Ferhat Sağlam: Her şeyden önce bu eğitim, gerçekten uzun soluklu. Ayrıca alanında uzman 13 farklı eğitmenden ders alma şansı var. Sektörün önemli firmalarının CEO ve yöneticilerini dinleme imkânı var. En önemlisi de bu eğitim, multidisipliner olmayı sağlıyor.

Röportaj boyunca Branding Türkiye’ye birkaç kez değindiniz. Brandig Türkiye’yi biraz anlatır mısınız? 

Mürsel Ferhat Sağlam: Elbette… Branding Türkiye; bütünleşik pazarlamaya dair tüm olguların akademisyenler ve sektör profesyonelleri tarafından değerlendirildiği, buna ek olarak sektörel haberlerin yayınlandığı dijital bir mecradır. Branding Türkiye’de ayrıca; röportajlar, girişimlere dair analizler, konsept içerikler, yazı dizileri, ekonomi ve iş dünyasına yönelik içerikler, önem arz eden raporlar ve istatistikler de yayınlanmaktadır. 

Branding Türkiye’nin kuruluş amacı nedir?

Mürsel Ferhat Sağlam: Bizlere öğretilen iki şey vardır. Aile, okul, sosyal çevre ve iş yaşamı hep aynı iki ihtimalden bahseder: Ya sisteme köle olacaksın ya da sistemin karşısında olacaksın. “Başka şansın yok.” derler. Öyle değil mi? İşte ben, üçüncü bir ihtimalin olduğunu keşfettim: Yeni bir sistem kurmak. Branding Türkiye’nin kuruluş misyonu, bundan ibarettir. Biz Branding Türkiye ile aslında yepyeni bir sistem kurduk. Odağımızda nitelikli içerik, sürdürülebilirlik, özgünlük, farklılık ve bilgi aktarımı vardı. 

Bu arada “nitelikli içerik” tabirinin altını çizmek isterim. Zira bilindiği üzere tarih, yazının bulunmasıyla başlar. Dolayısıyla insanlık için “içerik” dediğimiz olgu, binlerce yıl öncesinden bugünlere dek hep önemli olmuştur. Günümüzde her saniye binlerce, hatta milyonlarca içerik üretilmektedir. Bu defa içerik, tek başına yeterli olmamaya başlamıştır. Artık nitelikli içerik gerekiyor. Biz, burada devreye giriyoruz. Yine bilinen bir tabir vardır; “İçerik kraldır.” derler. Peki ya kraliçe kim? Herkes kralı konuşuyor; ama şu detay unutuluyor: Kral ülkeyi; kraliçe ise kralı yönetir. ϑ Biz diyoruz ki; “İçerik kralsa, mecra kraliçedir.” İçerik önemli; ama nitelikli içerik daha önemli. Nitelikli içeriğin nitelikli bir mecrada olması ise çok daha önemli. 

Mart ayında raflardaki yerini alan “Dijital Markalaşma” adlı kitabınızdan bahseder misiniz? 

Mürsel Ferhat Sağlam: “Dijital Markalaşma” kitabı Branding Türkiye Yayınları ile Dikeyeksen Yayıncılık ortak yayını olarak çıktı. Benim yayınlanmış 6. kitabım. Bu kitap, “Dijital Markalaşma” kavramına dair Türkiye’de ve dünyada yazılmış ilk ve tek kitap. Kitapta kavrama dair “Nedir, nasıl ve niye?” soruları odağında bilgi ve tecrübe aktarımı yapıldı. Bu kitap, az önce belirttiğim gibi; 3F Fenomeni’ne uygun bir mantıkta yazıldı. Herkese keyifli okumalar diliyorum. 

Kitabınızı bir okur gözüyle nasıl değerlendirirsiniz?

Mürsel Ferhat Sağlam: Mesleğime dair tüm ulusal ve uluslararası yayınları takip etmeye çalışıyorum. Bu davranış, akademik disiplinin bir gereğidir. Eğer bir okur olarak böyle bir kitabın çıktığını görseydim hemen okumak isterdim; çünkü bir Türk yazar tarafından kavramsallaştırma yapılması ve bunun kitabının yazılması, ilgimi çekerdi. 

Hazırlıklarını yaptığınız yeni bir projeniz var mı?

Mürsel Ferhat Sağlam: Evet… Bu yıl içerisinde Branding Türkiye özelinde birçok projemiz var; ancak bunları zamanı geldiğinde Branding Türkiye’de yayınlıyor olacağız. Önce Vatan Gazetesi okurlarına Branding Türkiye’yi düzenli takip etmelerini öneririm. Ayrıca tüm sosyal ağlarda Branding Türkiye’yi ve beni takip edebilirler. Zira anlık olarak tüm gelişmeleri paylaşıyoruz. Öte yandan Branding Türkiye Yayınları olarak bu yıl 10’dan fazla yeni kitap yayınlamış olacağız. Bunların bazıları basılı, bazıları e-kitap şeklinde olacak ve Branding Türkiye takipçileri e-kitaplarımızdan ücretsiz olarak yararlanacaklar. Bu yüzden de bizleri sosyal medyadan muhakkak takip etmelerini öneriyorum. Bu arada bu sene “A’dan Z’ye Marka Yönetimi” adlı kitabım da çıkacak. Bir de “A’dan Z’ye Sosyal Medya” kitabı üzerinde çalışıyorum. 

Son olarak gazetemiz okurlarına neler söylemek istersiniz?

Mürsel Ferhat Sağlam: Önce Vatan Gazetesi gerçekten de kendi alanında çok iyi işler yapan ve hızlı bir şekilde ilerleyen önemli ve değerli bir medya kuruluşu. Bu vesileyle röportaj için sizlere ve Önce Vatan Gazetesi’ne teşekkürlerimi iletmek istiyorum. Okurlarınıza ise Korona virüs sürecinde bol bol kitap okumalarını, online eğitimlere katılarak kendilerini geliştirmelerini, belgesel izlemelerini ve evde kalmalarını öneriyorum. Umarım, bu salgın süreci bir an önce biter de imza günlerinde okurlarımızla yeniden buluşuruz. Bu arada bana ulaşmak isteyenler olursa Instagram, Linkedin ve Twitter üzerinden (Mürsel Ferhat Sağlam/@murselsaglam) rahatlıkla ulaşabilirler ve bir merhaba, diyebilirler.