FUNDA AKOSMAN'ın röportajı için tıklayınız...

Sevgili dostlar canım annem mart ayında aniden gece uyurken sabaha karşı rahatsızlandı ve Acıbadem Bakırköy hastanesi acile geldik, biz gıda zehirlenmesi sanmıştık, acil doktoru beyin tomografisi çekilmesini istediğinde hatta şaşırdık ama maalesef beyin kanaması olduğunu öğrendik, büyük şok ve üzüntü yaşadık, hemen beyin ve sinir cerrahi uzmanı Prof. Dr. Fatih Bayraklı bizimle hiç unutamayacağım bir konuşma yaptı, tüm gerçekleri ve olasılıkları, seçenekleri açıkça anlattı, o andan sonra zor kararlar verme, imzalar atma zamanı gelmişti, ben de ‘anneniz gibi annemi görün lütfen’ demiştim ve gerçekten de her aşamada bu sıcaklık ile yaklaştı sağ olsun var olsun, ertesi sabah 5 saat süren ameliyatı nefeslerimizi tutarak, dualarla tüm aile ve yakınlarımızla bekledik, şükür iyi geçti ameliyat, önce Allah’a sonra Fatih beye emanet ettiğimiz canım annemi yoğun bakıma aldılar, 3 ay süren yoğun bakım oldukça zor geçti hem bizim için hem annem için ama değerli Doç. Dr. Bülent Güçyetmez ve ekibi müthiş dikkatli özenli çalışmalarıyla bizlere hastamıza destek oldular sağ olsunlar. Yoğun bakım süreci bambaşka tüm ekibe sonsuz teşekkürlerimizle…

Bu süreçte kata çıktık tekrar rahatsızlık farklı şekilde nüksetti can doktorumuz Fatih beyin anında müdahaleleri, yerinde kararları ile yol aldık, tekrar yoğun bakıma inmek insanı müthiş üzüyor ama çok çok şükür bugüne…

Acıbadem Taksim Hastanesinde Robotik Fizik Rehabilitasyon merkezinde tedavimize devam etmemizi yine Prof. Dr. Fatih Bayraklı önerdi ve çok kıymetli Prof. Dr. Cihan Aksoy, Doç. Dr. Mustafa Çorum, kız kardeşi Ayşenur hanım ve tüm fizik tedavi ekibiyle tanıştık 2 aylık çok yoğun ve titiz çalışmalar sonucunda daha iyi annem çok şükür artık ayağa kalkabiliyor, yemek yiyip, su içebiliyor, bunda minicik dahi katkısı olan temizlik ekiplerinden, can hemşirelere herkese sonsuz teşekkürler ederim, dilerim bundan sonraki hayatında da sağlıklı mutlu hep beraber oluruz huzurla… Bu süreçte her aşamada her gün her an yanımızda olan önemli bilgiler veren, yönlendiren, destek olan can dostlarımız Prof. Dr. Sırrı Bektaş, Prof. Dr. Özer Pala, Doç. Dr. Vehbi Altunçul, Doktor Emel Çolakoğlu ve tüm akraba, dost ve yakınlarımıza bizi hiç yalnız bırakmadıkları için şükranlarımızı sunuyorum, iyi ki varsınız, hayatın anlamını, değerini ve ne kadar şanslı olduğumuzu bir kez daha idrak ettim ve sağlık her şeyden önce geliyor, keyifle mutlulukla her beraber sağlıklı güzel günlerde görüşmek üzere can dostlar…

 3-183

Merhaba Mustafa Bey. Öncelikle sizi biraz tanıyabilir miyiz?

Merhabalar ben Mustafa Çorum. Fizik tedavi ve Rehabilitasyon uzmanıyım. Şu an Acıbadem Taksim Hastanesi’ndeyim. Yaklaşık 2 yıldır burada ünitemizde özellikle nörolojik hastalıklar sonrası inme, felç, omurilik hasarları, beyin hasarları, Serebral palsi çocuklar ve bazı EMES, Parkinson gibi hastalıklarda çok yoğun ve çok detaylı gözlemleri içeren bazı cihazlarla desteklenmiş modern bir hizmet sunuyoruz. Çok mutluyum ki çok büyük bir ekip var, ben de bu ekibin bir parçası ve başıyım. Daha önceki fizik tedavi tecrübelerime dayanarak 2 yıldır da tüm tecrübelerimi buraya aktardım. Büyük bir ekip kuruldu bu çatı altında ve gerçekten mucizevi durumlar yaşadık. Tabii aslında bunu mucize olarak adlandırmamak gerekiyor, bu hastalara iyileşme sürecinde biz destek oluyoruz. Bu sayede de çok olumlu etkiler gördük. Başlangıçta tabii her hastamızda bir hedef koyuyoruz ve bu hedefler doğrultusunda adımlarımızı atıyoruz. Çok kolay bir süreç değil, hatta çok zor. Ama gerçekten bu tür nörolojik hastalıklar çok özel bakımlar isteyen hastalık gruplarından. Burada da bu işin başarılı olmasının 4 ana adımı var ve bu adımların hepsinin aynı anda olması gerekiyor.

Nedir bu adımlar?

4 adımın ilki hasta motive olmalı ve iyileşeceğine inanmalı. Bu iyileşme sürecinde de ailenin desteği çok önemli. İkinci adım; bunu sağlayabilecek bir ekip olmalı, tam kapasiteli bir hastane, hemşirelik hizmetleri ve fizik tedavi ekibi gerekiyor. Üçüncü adım; modern cihazlar olması gerekiyor. Dokunmatik ekranlar, robotik cihazlar her evrede farklı cihaz kullanıldığı için geniş kapsamlı olması gerekiyor. Son olarak da, hastanın maksimum iyileşmesini sağlayan yoğun ve kapsamlı süren bir tedavi.

Anlattığınız adımlar için Acıbadem Taksim diyebiliriz.

Evet Funda Hanım. Çok gurur duyuyoruz bunu yarattığımız için. Acıbadem bize çok destek oldu gerçekten. Yaklaşık 100 hasta taburcu ettik ve hepsinde olumlu sonuçlar alarak hepsini mutlu gönderdik.

Bu insanı çok mutlu ediyor değil mi?

Kesinlikle, çok mutlu ediyor gerçekten. Tedavi süreçleri uzun ve sabır isteyen süreçlerdir. Sonucun olumlu olacağını da düşünmez insanlar. Hatta hep olumsuz tarafından bakıyorlar aslında.

Bunun püf noktasını nasıl yakalıyorsunuz peki?

Bir cerrahi hastası ameliyatını olur çıkar ve günlük hayatına adapte olur. Bizim hastalarımızın ise ayağa kalkıp yürümesi hemen olmuyor maalesef. Ama çabayla hastanın potansiyeli de varsa koyduğumuz hedef doğrultusunda ilerliyoruz. Tabii önce hasta ve hasta yakınları basit hedefler koyarlar ama sonra “hocam biz koşmak istiyoruz” derler. Biz de hedefe doğru yol almak adına tedavileri değiştirerek ilerliyoruz.

2-237

Benim de annem rahatsızdı, 3 ay Bakırköy Acıbadem’de kaldı yoğun bakım sürecinde. Sonra buraya Taksim Acıbadem’e doktorumuzun önerisi üzerine geldik ve burada da 1 ayı doldurduk. Gerçekten anlattıklarınızı birebir yaşadım ve çok memnunum, tekrar teşekkür ediyorum. Biz de burada belki bir mucize gerçekleştirdik. Sizin burada yaklaşımınız bir yoğun bakım ekibi gibi çok ciddi ve aynı zamanda çok sıcak bir aile gibi oldu. Kurduğunuz sistemde kullanılan cihazlar da işimizi çok kolaylaştırıyor ama tabii sizin ön görüleriniz de çok önemli. Bazı noktalarda daha hızlı yönlendirdiniz bizi. Hatta ben hastane içerisinde de duydum, birçok yurt dışından gelen hastanız da var, hatta bir hastaya ötanazi söylenmiş ama burada ayağa kalkmış… Bir ışık görüyorsunuz ve öyle devam ediyorsunuz sanırım.

Evet, hasta gelir gelmez o ışıkları yakalayıp potansiyelini keşfetmeye çalışıyoruz aslında. Gerçekten bir potansiyel varsa da ona göre bir hedef koyuyoruz. Hedefler tabii zaman zaman değişebiliyor daha iyi yönde ama ilk hedefimizi geçtikten sonra oturup tekrar konuşuyoruz. Haftalık değerlendirmeler yapıyoruz. Her hafta Çarşamba günü değerlendirme günümüz oluyor ve o değerlendirme gününden sonra da yeni hedef koyuyoruz. Sonrasında yeni hedefi aile yakınlarına ve ekibimize bildiriyoruz. Her şeyi çok yakın takip ediyoruz.

Herkes çok sıcakkanlı ve güler yüzlü. Bu paylaşımlar sayesinde de güzel yol alınıyor diye düşünüyorum. Siz de her şeyi çok yakinen takip ediyorsunuz.

İşin sırrı aslında bu. Az önce söylediniz yoğun bakım diye. Evet, bizim işimiz aslında yoğun rehabilitasyon diye geçer dünyada da. Bunu sağlamak da çok zor.

Bir de robotik cihazlarda neler var? Bir hasta geldiğinde burada neleri bulabilir? Hangi hastalar daha çok gelebilir?

Bizim önceliğimiz hastanın erken dönemde bize başvuru yapması. Çünkü bu çok önemli. Beyin hücreleri yaralanıyor ama beynin sağlam kalan noktaları onun görevini üstleniyor aslına bakarsanız. Bizim amacımız da o beyin hücrelerinin tekrardan eğitilmesi ve bağların tekrardan birleşmesi. Bizim yaptığımız, makineler ile kol bacak hareketleriyle o bağlantıları tekrardan birleştirmek. Tabii beyin prensibi şudur; ya çalışır, ya da unutur. Bunun ortası yoktur. Bu prensibe dayanarak unutturmadan, ilk 6 ayı çok önemsiyoruz bu durumda. Beyin çok net çalışır, kullanmazsa unutur.

Whatsapp Image 2024 08 21 At 19.47.39

Geç gelen vakalar da oluyordur tabi…

Maalesef oluyor. Çünkü duymamış oluyorlar, böyle bir tedavi Türkiye’de çok az hatta yok denecek kadar az. Bu tür hastalarda da hedefler koyuyoruz tabi ama ev içinde toplum içinde fonksiyonlarını koruyarak bağımsız halde yürümesini sağlayabiliyoruz. Ama işin sırrı mümkün olduğunca erken tedavi.

Belli kriterleriniz var mı yoksa dışarıdan gelen hastalar da faydalanabiliyor mu?

Aslında bir kriterimiz yok. Hastaları biz davet ediyoruz, gereken muayene ve tetkiklerini yapıyoruz, hastanın gerçekten fayda göreceğini düşünüyorsak öneriyoruz. Ama fayda görmeyeceğini düşünürsek gerekiyorsa ameliyat öneniyoruz. Bakış açımız öncelikle hastanın ne kadar fayda göreceğini tespit etmek ve gereken ne ise onu yapmak.

Çok güzel anlattınız. Zaten Türkiye’nin en iyi hastanelerinden birisi Acıbadem bünyesinde olmanız, her şeye hazırlıklı olmanız, yetişiyor olmanız çok önemli. Her şeyin bütün olması lazım, hasta da zaten bir bütündür, sağlık da bütündür. Bu şekilde yaklaşmak çok güzel gerçekten.

Bütünsel tedavi çok önemli. Zaten hastalar gelir gelmez hastanın her yönde değerlendirmesini yapmak gerekiyor. Bu sayede başarılı olabiliriz. Hastanın neye ihtiyacı varsa ona göre bir ekipman, cihaz ve personel, tecrübeli hekim hastaya yol göstermeli ve tedavileri gerçekleştirmeli. Bu yüzden kapsamlı ve yoğun olması önemli. Hastanın kapasitesini arttırmanın yolu bir adım öteye gidebilmektir, çabasını bir adım öteye götürmektir. Bu yüzden de iyileşmenin temeli motivasyondur aslında. Bu kullandığımız cihazların en önemli özelliği de hastaları motive etmesidir. Bizim için de öncelik motive etmektir.

Whatsapp Image 2024 08 21 At 19.48.50

Siz zekanızla, tecrübenizle, hastalarınızı tanımanızla ve öngörünüzle nokta atışları yapıyorsunuz. Ekip de hepsi çok güler yüzlü ve sıcak. Hep beraber çok güzel iş çıkartıyorsunuz. Annem de geldiğimiz günden bu yana çok ilerledi. Tekrar katkılarınız için çok teşekkür ediyorum. Son olarak buraya gelmek isteyen hastalara neler söylemek istersiniz?

Hastanın durumu ne olursa olsun bir şans vermek durumundayız. Yoğun bakımdan çıkmış, yürüyemiyor, konuşamıyor, yatamıyor inanın bunlar iyileşiyor. Hastayı bırakmamak ve vazgeçmemek gerekiyor.