RÖPORTAJ: AYŞENUR MAMA

Başarılı yazar Emrah Bahadır Vural ile yazın hayatına ve “Hayatıma Doğan Güneş” adlı kitabına dair konuştuk. Keyifli sohbetimiz sizlerle…

Öncelikle sizi tanımak isteriz. Emrah Bahadır Vural kimdir?

22 Şubat 1984 tarihinde İstanbul’da doğdum. İlkokulu Çamlıca İlkokulu’nda; ortaokul ve liseyi Esatpaşa İmam Hatip Lisesi’nde okudum. Özel bir şirkette İdari İşler Personeli olarak görev yapıyorum. Bir evlilik yaptım, eşimi kaybettim. Bu evlilikten 9 yaşında bir oğlum var. Küçük yaşta geçirdiğim ateşli hastalıktan dolayı kulak zarlarım kireçlenme yaptı,  23 senedir işitme cihazı kullanıyorum. 2007 senesinde sol kulağımdan Koklear İmplant ameliyatı oldum. Aynı zamanda Biyonik Kulak kullanıcısıyım.

Yazın hayatınız nasıl başladı? Size öncülük etmiş isimler var mı?

Yazmama platonik bir aşk vesile oldu. 2018 senesinde yazarlık hayatıma başladım. “Bitmeyen Tutku” serisini 2 cilt halinde yayımladık. Alman edebiyatından Goethe; Türk edebiyatından Oğuz Atay bana öncülük etmiş isimlerdir. 

Yazarken nelerden esinlenirsiniz? Örnek aldığınız yazar veya şairler var mı?

Kitap yazmak, bambaşka bir dünya. Sürekli kitaba yoğunlaşmış oluyorsunuz. Aniden gördüğünüz bir şey, çağrışım yapabiliyor. Nitekim “Hayatıma Doğan Güneş” kitabındaki çok beğenilen uçan balondan bahsettiğim bölümü yazarken gördüğüm balon çağrışım yaptı; gece lambasından bahsettiğim bölümü yazarken de gece lambası çağrışım yaptı. Goethe, Oğuz Atay ve Özdemir Asaf gibi yazarlardan etkileniyorum. 

Şubat ayında okurlarla buluşan “Hayatıma Doğan Güneş” adlı kitabınızdan bahseder misiniz? Bu kitabı neden yazdınız?

“Hayatıma Doğan Güneş” gerçek bir sevda hikâyesi. Hikâyenin gerçek oluşu, çok önemli; çünkü bir eser kurgu ile yazıldığında okuyucular “kurgu” diyerek geçiyor; ancak yaşanmış gerçek bir hikâye olduğu zaman okuyucuyu etkiliyor. Bu roman, yaşanmış gerçek bir sevda hikâyesi ve devamı da ikinci cildi ile inşallah gelecek. Romanı Zeliha’ya moral olması sebebiyle yazdım. Bu sorunun cevabı, finalde saklı.

“Hayatıma Doğan Güneş” okurlara hangi mesajları vermeyi amaçlıyor?

Bu eser, okuyucuya ne olursa olsun, aşktan vazgeçilmemesini, bir gün her şeyin olabileceğini, kalbimizi kesinlikle kapatmamamız gerektiğini iletiyor.

Kitabın ismi nereden geliyor?

Okuyucularımız, kitaba seçilecek ismin klasik bir isim yerine farklı bir isim olmasını istediler. Üç isim üzerine yoğunlaştık. Seçimim, bu oldu. Yaşadığım aşka göre çok uygun bir isim oldu.

Sizce kitap, beklenen başarıya ulaşacak mı?

Allah’ın izniyle ulaşacak. Editörümüz de kitabı okuduktan sonra okuduğu pek çok eserden daha iyi olduğunu belirtti.

Kitabınıza bir okur gözüyle nasıl bir yorum yaparsınız?

Her okuyucu, her kitabı okuyamaz. Herkesin alanı farklıdır; ancak alanını seven bir okuyucu için kesinlikle okunması gereken bir sevda hikâyesi.

Hazırlık aşamasında olan yeni bir eseriniz var mı?

Yarım bıraktığım “Gölgeler İmparatorluğu” serisinin üzerinde çalışıyorum. İnşallah sene sonuna kadar birinci cildini okuyucularla buluşturmak istiyorum. Yeni eserimiz, silahların gölgesindeki bir aşk hikâyesi. Bu eserimiz, tamamıyla kurgu. 

Son olarak gazetemiz okurlarına neler söylemek istersiniz?

Kitaplardan asla kopmayın. Her kitap, insana farklı şeyler katar. Muhakkak her gün belirli bir süre kitap okuyun. Kitapla ve sevgiyle kalın. Saygılarımla…