Can Sayar: ‘Yasaklarda’ kitabında uzaktan sevmeyi ve sevebilmeyi öğrenmeyi okuyacaksınız

RÖPORTAJ: AYŞENUR MAMA

Başarılı yazar Can Sayar ile yazın hayatına ve “Yasaklarda” adlı kitabına dair konuştuk. Keyifli sohbetimiz sizlerle…

Öncelikle sizi tanımak isteriz. Can Sayar kimdir?

Hayatına çoğu zaman duygularıyla yön veren, gezmeyi seven, hayatı, hatta anı yaşamanın kıymetini herkese anlatmaya, yaşatmaya çalışan biriyim. Gördüklerinden, duyduklarından ders almayı bilen, hayallerine ulaşmak için çabalayan sevgiyle beslenen, aşkla doyan bir ruha sahibim. Yaşadığım 33 yıla sığdırdığım iki üniversite hayatı ve 

iş tecrübesine okumayı her an her fırsatta ekleyen, yazılarında sadece yaşanan hikayelere yer veren biriyim kısaca.

Yazın hayatınız nasıl başladı?

Elbette sanıldığı kadar kolay olmadı. Çocukluğumdan beri meraklı olduğum okuma ve yazma hevesi, ilk olarak defter arkalarına yaptığım karalamalar ile başladı; ancak yazdıklarımı hep gizleme gereği duyardım. Biri okuyacak veya görecek diye ödüm kopardı. Oysa yazmak, ruhumu rahatlatırdı. Yazdığım her bir harf, ruhumdan bir parça gibi gelirdi. Sadece bana özel olduğunu hissederdim. Kimseler ona dokunmasın, bilmesin isterdim. Sonraları bir arkadaşım, yazdıklarımı tesadüfen görünce bunları paylaşmam gerektiğinden bahsetti. Oysa ben, sadece bana saklı kalmasını düşündüğümden hiç paylaşmamıştım. İkna çabaları sonucunda paylaşmaya başladım ve yazma serüvenim, bu hale gelmiş oldu.

Yazarken nelerden esinlenirsiniz?

Öncelikle iyi bir dinleyiciyimdir. Çevremde, yakınımda olan hikâyeleri dinlemeyi çok severim. Onları dinledikçe empati kurarak kafamda onları kendim gibi yaşar ve fikirlerimi ona göre beyan ederim. Gerçek hayatta yaşananlar ve bizlere kattığı duygular, anlamlar, hüzünler beni çok etkiler. Bunlar üzerine yoğunlaşırım. Hikâyeler kurar, hayalleri kaleme alırım. Kimi zaman kendi yaşadıklarımdan anlamlar yükler, kimi zaman da başka hayatlardan ilham alırım.

Eylül ayında okurlarla buluşan “Yasaklarda” adlı kitabınızdan bahseder misiniz? Bu kitabı neden yazdınız?

Öncelikle bu kitabı neden yazdığımdan bahsedeyim. Kitabın ilk sayfasında şöyle yazmıştım: “Her insanın yasaklarda yaşadığı bir aşk acısı olduğu için bu sevdanın önsözü yok!” Aslında kitabın anlamı, hikâyesi ve anlatmak istediği her şey bu cümlede gizli. Bizler, hayatımız boyunca sevmek sevilmek adına kendimizden çok değer vermişizdir. Bu süreçte yaşadıklarımız, ön göremediklerimiz sayesinde bazen hata yapmış, bazen de kazanmışızdır. Bu kitabı da gerçek bir hayat hikâyesi olduğu için “Okuyanların kalbinde tek bir zerreye bile dokunabilir miyim acaba?” diyerek kaleme aldım. “Peki, okurlar ne okuyacaklar?” diye soracak olursanız şöyle cevap veririm: Merthan ve Aslışah karakterlerinin hayatları boyunca sevmek uğruna yaşadıkları olayları, takıntılarını, yaşam standartlarının aşkta yaşattığı engelleri ve en önemlisi uzaktan sevmeyi, sevilebilmeyi öğrenmelerini okuyacaksınız.

“Yasaklarda” okurlara hangi mesajları vermeyi amaçlıyor?

Öncelikle hayatlarında hiçbir zaman duygularını ötelememeleri gerektiğini söyleyebilirim. Biliyorsunuz ki hepimizin farklı bir dünyası var. Hepimiz, yaşadığımız bu şartlarda belirli zorluklar yaşıyoruz. Bu zorlukları yaşarken bir de hayatınızda duygusal anlamda yaşadığınız sevmek, sevilmek, âşık olmak gibi mükemmel hislerinizi ötelemenin hayatınızda sizlere neler kaybettirebileceğini göstermek istedim. Merthan, burada içimizden sadece bir tanesi. Aynı durumda olan binlerce hatta yüz binlerce insan vardır. Bu yüzden bu kitapta “Kimi doğru aşkla, kimisi ise hiç bilmediği bir aşkın hayalinde…” anekdotunu paylaştım. Amaç olarak bir insanın bile hayatını değiştirebilirsem, onu hatasından döndürebilirsem mutluluk elden ele yayılacaktır.

Kitabın ismi, nereden geliyor?

Bu, en çok merak edilen bir soru aslında. İnsan biriyle bir ilişki yaşarken başka birini seviyorsa veya onunla ilgili hayal bile kuruyorsa bu, ona yasaktır. Birlikte olduğu kişiye karşı sorumluluğu olmalıdır veya birini çok seviyorsundur ve o kişinin hayatında biri varsa o da sana yasaktır; çünkü sırf birini seviyorsun diye onun hayatında olan biteni bilmeden müdahale edip duygularını karıştıramazsın. Hikâyemizde de bu durum ve benzerleri mevcut. Bu yüzden “Yasaklarda” ismini koymak istedim. Hatta bu hikâyede bir gizem bile var.

Sizce kitap, beklenen başarıya ulaşacak mı?

Bunun kararını elbette biz söyleyemeyiz; çünkü her yazar yazdığı eser başarıya ulaşsın ister ve o eser, daima en güzelidir. Benliğinden kopan kelimeleri okuyucularına hissettirmek için çaba sarf etmiştir. Tüm yazarlar için bu böyledir. Okuyucular, bunu başarıya taşıyan en önemli unsurdur. Kararı onlar belirleyecekler. Burada “Yasaklarda” için bir şey söylemem gerekirse okuyup beğenmelerini isterim ve bu, benim için en büyük başarılardan biridir. Bir kişi bile hayatını değiştirse bu, benim için başarıdır. 

Kitabınızı bir okur gözünden nasıl değerlendirirsiniz?

Daha önce söylediğim gibi her yazar, kendi kitabını çok beğenir. Burada benim için önemli olan onların ne söylediğidir; ancak bu kitabı elime ilk aldığımda okuyucu olarak okumaya başladım. Hatta kendi yazdığı kitabı okuyanı da ilk defa görüyoruz, diye gülüşmeler yaşamıştık. Ben, okumaya devam ederken belli başlı gizemler fark ettim. Mesela kitapta 7 sayısına ne kadar çok rastladığımı söylesem inanmazsınız. Örneğin; kitapta çok karakter var; ancak sadece Merthan ve Aslışah başrolleri 7 harfli. Başka bir örnek verirsem hikâye boyunca Merthan’ın hayatında olan kişi sayısı da 7… Bunun gibi bir sürü örnek sayabilirim.

Hazırlık aşamasında olan farklı bir eseriniz var mı?

Evet, şu anda başlangıçlarını yaptığım 4 farklı hikâyem var. İsimleri bile belli. Hayal dünyamda kurgusunu tamamladığım zaman sırayla hepsini yazmaya başlayacağım. Çok ilginç hikâyelerle tekrardan okurlarımızın karşısına çıkmak için heyecanlanıyorum. Bu heyecan olduğu sürece yazmaktan vazgeçmeyeceğim. 

Son olarak gazetemiz okurlarına neler söylemek istersiniz?

Öncelikle herkese merhaba… Sizlerle burada siz bu satırları okurken buluştuğumuz için çok mutluyum. Hayatım boyunca kelimelerin gücünü hep tartmışımdır. Anlamlarını, değerlerini, bizlere neler katabileceğini hep düşünmüşümdür. Değerini anlamak ise bugüne kısmetmiş. Nerede olursak olalım, yüreğe dokunabilmek güzel bir hismiş. İyi ki varsınız. “Yasaklarda” adlı kitabımda ve birçok yeni kitapta buluşabilmek dileğiyle… Sevgiyle kalın.