Merhaba, nasılsın? Özledim sohbetini.
Merhabalar! Ben çok iyiyim, umarım sen de çok iyisindir. Tatlı sohbete, iyi niyetliye, kapı baca hep açık bizde!
Kedi singleni yapmayı ne kadar zamandır düşünüyordun?
Aslında Kedi’nin beğenildiğini Sony ile anlaşmamızı imzaladığımda anlamıştım. Özellikle Gülce, Sony’de çalışan bir arkadaşım, bana o zaman söylemişti. Kliplendirmeyi yaklaşık 4 aydır düşünüyorduk; çünkü “Abrakadabra” albümü yeni çıkmıştı ve bu şarkı o albümdeydi. Konsept düşündük ve daha fazla vakit kaybetmeden klip çektik.
Kedinle düet yaptın, miyav seslerini duymak güzel...
Değil mi? (Gülüyor). Çok güzel sesi var bence… Kayıt dönemi, bir sabah kedim FeiJin odama girdi ve miyavlamaya başladı, uyanmamak imkânsız… Ben de hemen o sesi kaydettim ve direk “Kedi”ye monte ettim, şimdi Grammy bekliyoruz.
Sanırım hayvanları seviyorsun...
Hayvanları çok seviyorum! Küçüklüğümden beri evimizde hep bizimle yaşayan dostlarımız oldu; balık, tavşan ve şimdi de iki tane kedim var. Sanırım tek eksiğimiz bir tane British Shorthair kedicik, umarım onu da en yakın zamanda ailemize dâhil edeceğim.
Klibin harika olmuş, hikâyesini anlatır mısın?
Teşekkür ederim. Tam da gece klüplerine uygun ve seksi bir şarkı olduğu için bu tarz bir klip çekmek istedik. Biraz seksi olmasını istedim. Kendimi her gün biraz daha özgür hissediyorken, klipte de bunu göstermemek olmazdı. Zaten olay da bu; korkunu yen, güven, bana öyle gel…
Klibi izleyince seks temasını güçlü bir şekilde hissettim...
Seks teması var evet. Ben seksi bir klip yapmak istedim ve yaptık. Kendime gelmeye başladım. Artık kimin ne dediğini umursamamaya çalışıyorum.
Enerjin güzel, heyecanlandırıyorsun beni! Hande Yener'e benzetiyorum seni: Doğal, başarılı ve iddialısın.
Çok sağ ol! Bunu duymak bana güç veriyor. Umarım hep heyecanlandırırız seni yeni projelerle (Gülüyor).
Yeni projelerde ters köşe yapacağını düşünüyorum…
Her projede yeni işler yapmak istiyorum. Aynı şeyleri yapan sanatçıları hiç anlayamıyorum. Çok sıkıcı... Değil mi? Sana şöyle bir söz vereyim Murat’çığım; ne başkasını taklit edeceğim, ne de kendimi tekrar edeceğim.
Dünya'ya açılmak varken neden Türkiye!
Çünkü ben Türk müziğini çok seviyorum. Kendimi yakın hissediyorum, üstelik uzakta (Hollanda) doğup büyümüşken. Bir de büyüdüğüm coğrafyanın Batı soundlarıyla Türk müziği harmanlanınca çok leziz oluyor ki benim için bu işin başarı ölçütü aldığım lezzet, keyif, hazdır. Her ne duyguya kapılıyorsam, ruhumu doyursun yeter. Bir yandan da proje grubumuz Pretty Filthy Creatures ile Avrupa’da hali hazırda çalışıyoruz.
Gurbetçi bir şarkıcı olarak ülkemizde nasıl karşılandın?
Yani çok güzel karşılandım, ama bazen biraz önyargı var ‘Avrupa’dan gelmiş, kendini ne sanıyor’ diye. Ama ben doğalım. Yapmacıklık yok. Ben sevdiğim işi yapıyorum.
Ülkemizdeki müzik camiası ve sanatçıları değerlendirir misin?
Türkiye’de çok iyi sanatçılar ve müzisyenler var. Bence müziğe de büyük önem veriliyor. Yeni yeni Türkiye’deki müzik dünyasını anlamaya başladım. Anlanacak bir şey var sa...(Gülüyor)
Hollanda ve Türkiye arasında yaşanan siyasi kriz, orada yaşayan vatandaşlarımızı etkiledi mi?
Tabi ki. Burada da millet birbirine girdi. Yazık oldu. Umarım düzelir.
Ülkemizde yaşayan eşcinsellere bir şey söylemek ister misin?
Kendinden asla ama asla şüphe etme. İyisin. Dünyadaki bütün sevgiyi hak ediyorsun.
Aşk her şeyi affeder mi? Mesela ihaneti görmezden gelir misin?
Aşk her kişi için farklıdır. Benim için ihanet hemen son demek değil. Bazı insanların açık ilişkileri olabiliyor ki bence insanoğlu da zaten tekeşli bir canlı değildir. Bazen ilişki anlayışım klasikleşmiş algıların dışında kalıyor.
Şuan nerede olmak isterdin?
Tatilde... Bora Bora gibi bir yer olabilir mesela.
Yaşamadığına pişman olduğun bir şey var mı?
Yok aslında. Samimi söylüyorum, yaşadıklarımdan da yaşamadıklarımdan da çok memnunum (Gülüyor).
Örnek aldığın sanatçı?
Şu anda Rob Zombie. Orijinal ve kaliteli işler yapan bir sanatçı. Konserleri de çok kaliteli. Artwork ve kliplere çok düşkün ve hep sanat yapıyor. O yüzden onu çok seviyorum.
Ailen müzisyen olmana karşı çıkmadı mı?
Yok, ailem bana her zaman destek oldu. Babamda hep gruplarda müzisyenlik yaptı ve o yüzden pek yeni bir meslek değildi bizim ailede.
En büyük hayalin?
Şu an ki hayatıma ayni yolda devam etmek.
Yalan söyler misin?
Yok. Ama bazen yalan söylemek lazım, bunun bilincindeyim, sen hesap et.
Fobilerin?
Uçmaktan korkuyordum ama müzisyen olmak ve başka ülkeleri gezmek biraz da kabin memurluğu gerektiriyor; oradan oraya git gel, fobi mobi kalmadı.
Dış görünüş mü, yoksa iç güzelliği mi?
Görünüş mü, iç güzellik mi? diyorsun… Dış görünüş önemlidir fakat bunu güzelleştirecek esas materyal içindir. Kendiyle mutlu olan insan ışıldar, bunun hiçbir fiziki kalıpla alakası yoktur. Ben de nasıl göründüğümü önemsiyorum tabi; mutlaka uykumu alıp güne başlıyorum, sağlıklı beslenip spor yapıyorum. Doğru, çok basit bir gerçektir ve onu herkes bilir, uygulamak ise zor bir seçimdir. Zoru başarmalı!
Eklemek istediklerin?
Kedi single’ım ve diğer şarkılarım şimdi Spotify, YouTube, Deezer ve diğer kanallarda! Ben ve daha fazlam için Instagram, Twitter ve Facebook’ta takip edebilirsiniz.
RÖPORTAJ: MURAT FIRAT
