RÖPORTAJ: Habib BABAR

Ailesinin biricik kızı, tek çocuğu olarak dünyaya geldi. Bu nedenle de ona ‘Biricik’ismi verildi… Ünlü bir caz bateristi olan babası Burhan Tonguç’tan ilk müzik derslerini aldı ve tüm vurmalı sazları çalmayı öğrendi… Biricik’in tahsil hayatı pek parlak geçmedi. Zira o eklem bacaklıları, amipleri ve çapraşık fen kurallarını sevmiyordu… İnsanlardan ve doğadan algıladıklarına kendi duygusunu katarak tekrar insanlara aktarmayı daha olumlu bulan Biricik, kendini tamamen müziğe verdi. Raffi Arslanyan’dan klasik gitar dersleri aldı ve kısa sürede hocasının gözbebeği oldu… Birbirinden güzel şarkılarıyla bir döneme danga vuran Biricik, babası Burhan Tonguç'un kurduğu  grup Metronom'da percüsyon çaldı. Dadaşlar'la çalışmalar yaptı… Hatta daha küçük yaştayken Selda Bağcan'ın bir plağında perküsyon dahi çaldı… Meşhur 'Gece Yarısı Ekspresi' filminin başında duyduğumuz ses de Biricik’ ait...  1973 yılında ilk 45’lik plağını çıkaran Biricik ile dününü bugününü konştuk… Haydi buyurun keyifli sohbetimize…

   

BİZE BİRAZ KENDİNİZDEN SÖZ EDER MİSİNİZ?

 Ben 1957 yılında Adana’da dünyaya geldim. Ünlü bir caz bateristi Burhan Tonguç’un kızıyım.İlk müzik derslerini canım babamdan aldım. Tüm vurmalı sazları çalmayı öğrendim. Müziğe olan sevdam nedeniyle eğitim hayatım pek parlak geçmedi açıkçası. İnsanlardan ve doğadan algıladıklarımı kendi duygumu katarak tekrar insanlara aktarmayı daha olumlu buldum. Kendini tamamen müziğe verdim. Raffi Arslanyan’dan klasik gitar dersleri aldım ve kısa sürede hocamın gözbebeği oldum. Babam Burhan Tonguç'un kurduğu  grup Metronom'da percüsyon çaldım. Dadaşlar'la çalışmalar yaptım. Küçük yaştayken Selda Bağcan'ın bir plağında perküsyon dahi çaldım. Meşhur 'Gece Yarısı Ekspresi' filminin başında duyduğumuz ses de Biricik’ ait. Daha sonra Orhan Gencebay, büyük bir özenle, küçük sanatçının son rötuşlarını ben yaptım

PEKİ İLK PLAĞINIZI NE ZAMAN YAPTINIZ?

 Ben  1973 yılında Kervan Plakçılıktan, merhum Özer Şenay imzalı, ‘Dermansın Gel & Aşk Bence Sen Demektir’ adlı ilk 45’lik plağımı çıkardım. 1975 yılında Gencebay ve Özer Şenay’ın yönetmenliğinde, ilk LP’sim (uzun çalar) olan’ Biricik 1’ adlı albümümü çıkardım. Aynı yıl, Orhan Gencebay ile ‘En Büyük Sır’ isimli şarkıda düet yaptım. 

ARKA ARKAYA PLAK YAPTIM

PEKİ SONRA NELER OLDU?

Müzik dünyasının sevilen ve ünlüleri kervanına katılmıştım. Arka arkaya birkaç plak daha yaptm.  Bu arada bir erkek ile tanıştım. Ve bir süre sonra onunla evlendim. Ancak evliliğim sanat hayatımı olumsuz etkileyince eşimden ayrıldım. Tek başıma Anadolu’da çeşitli gazinolarda çalıştım. Daha sonra  Londra ve Almanya’da sahneye çıktım. Ama yüreğimde hep Orhan Gencebay’la çalışmanın özlemini duyuyordum. “İstiyordum ama ona gitmeye cesaret edemiyordum. Orhan Gencebay’la ilk çalışmaya başladığım zaman bana çok güvenmiş ve yardım etmişti .Daha sonra tüm cesaretini toplayarak tekrar Gencebay’ın yanına gittim ve yine ondan yardım istedim. Orhan Gencebay, bana destek olacağını söyledi ve hemen çalışmaya başladık.

ŞARKILARINIZLA BİR DÖNEME DAMGA VURDUNUZ, ANCAK  HAK ETTİĞİNİZ YERDE DEĞİLSİNİZ BUNUN SEBEBİ NE?

Müzik dünyası tam bir cadı kazanı…Benim kendime göre kurallarım olduğu için o kazanda yem olmadım, malzeme olmadım. Durum böyle olunca da hak ettiğim yere gelemedim. Ben sadece yaptığım müzik ve sanatımla gündem oldum. Öyle de devam ettim…

POPİLER OLDUĞUNUZ DÖNEM BİR FOTO MUHABİRİNİN MAKİNASINI PARÇALADINIZ BUNUN SEBEBİ NEYDİ?

İlk 45’lik plağım çıkmış ve büyük ilgi görmüştü… O dönemler henüz 17 yaşlarındaydım. Beni bir gazetenin foto muhabiri aradı ve röportaj yapmak istediğini söyledi. Bende bu teklifi kabul ettim. Annem, babam evdeydi. Foto muhabiri bana ‘Koltuğa otur ve biraz frikik ver’dedi. Bu sözü duyunca beynimden vurulmuşa döndüm ona dönüp’ Sen sesimle mi ilgileniyorsun yoksa frikikle mi’diyerek makinasını tuzla buz ettim.

ŞARKILARINIZ BİRÇOK DİZİ VE SİNEMA FİLMİNDE KULLANILDI VE BU ŞARKILARINIZ Z KUŞAĞI TARAFINDAN DA HALA BÜYÜK İLGİ GÖRÜYOR NELER SÖYLEYECEKSİNİZ?

Evet şarkılarım her döneme damga vurdu. Ve birçok filmde kullanıldı. Bunlardan ilki 1978 yılından çekilen Midnight Express ( Gece Yarısı Ekspresi filminde kullanıldı. Daha sonra  Bir Araya Gelemeyiz ( 1975 ) ,Yarınsız Adam ( 1976 ,Tepedeki Ev ( 1976 ) Biricik – Aşk Bence Sen Demektir, Çaresiz ( 1978 yapımı film ) Biricik – Çok Üzgünsün Arkadaş, Seksenler Dizisi ( 2012 ) - Gurbet Kuşları, Hakan ( Muhafız ) Sinema Filmi ( 2018 ) Biricik – Bir Gurbet Kuşu… Şarkılarımın hala büyük keyif ile dinlenmesi beni çok mutlu ediyor… 

FİRMA BİZİMLE 10 GÜN ÇALIŞTI DİYE İFADE VERDİ

HİÇ UNUTAMADIĞINIZ BİR ANINIZI BİZİMLE PAYLAŞMAK İSTER MİSİNİZ?

Öncelikle röportaj yapıp gazetenizde yayınlamak için beni de seçmiş olduğunuzdan dolayı size çok teşekkür ederim. Bu bana güzel ve moral verici bir destek oldu. Manevi kızım Duygu ile yaptığınız konuşmalar esnasında bir anımı anlatmamı istemişsiniz... Tabii ki.. Anılar... hele ki güzel anılar suya yazılan yazı gibidir bence.. Anımsandıkça gülümsetir insanı ve geçer gider. Ama kötü anılar maneviyata saplanan bir mıh gibi orda durur ve hep acıtır. Beni tanımanız ve psikolojim hakkında birazcık da olsa bilgilenmeniz için size kötü bir anımı anlatmak istiyorum. 11-5-2010’da Gaziantep iş mahkemesinde ’’Hizmet tespit davası ‘’ için dilekçe ile başvuru yaptım!.. Memleketimizde bu tür işler çok ağır işlediği için 24 ayda toplam 3 mahkemeye çıktım, sonunda hakim havalı şirketin İstanbul’da olması sebebiyle yetkisizlik kararı verip beni İstanbul Adliyesine sevk etti.. 4’üncü mahkemem - 28-2-2012 tarihinde İstanbul adliyesinde görüldü. Hakim şahit istedi bende, Orhan Gencebay ve Burhan Gencebay’ı şahit olarak yazdırdım.. Aylar sonra 5’nci mahkemede şahitler dinlenecekti. Burhan Gencebay geldi, şahit olarak dinlenmesi gereken yerde ‘’Hayır efendim hanım efendi şirketimizde 10 gün çalıştı gittin diye ifade verdi. 1973-1984 arası Kervan Plakçılıktan çıkan 45’likler, LP’ler, kasetler, yurtdışına gönderilip orda ki şirketlerde gurbetçiler için bastırılan tüm kasetler bir anda yalan oldu… Habib bey o anda içimde camdan bir saray yıkıldı, tuzla buz oldu, Ve yine bu insanlara karşı sevgi ve saygı anlamında hiç bir şey kalmadı.. İşte bu olay benim için en acı hatıralarımdan biridir. Her daim güzel anılar biriktirmeniz dileğiyle…