Merhaba Baran nasılsın?
İyiyim çok teşekkür ederim Elif Hanım, umarım siz de iyisinizdir.

2019'un son aylarında ilk singlen "Hiç Kalma" ile karşımıza çıktın. Nasıl oluştu şarkı?

Evet, yoğun bir “Son Ses” yarışma sürecinden hemen sonra, yapım şirketim GNL Entertainment ile birçok şarkı değerlendirdik ve Öze Bade Derinöz imzalı  “Hiç Kalma” isimli şarkıda karar kıldık. Haziran ayı itibariyle prodüksiyon aşamasına geçtik ve 4 Aralık itibariyle şarkımızı dinleyicinin beğenisine sunduk.

Şarkının bir hikayesi var mı?

Öze Bade Derinöz’ün anlattığı kadarıyla, kendisi bir süre önce gizli bir aşkın hikayesini dinlemiş. Taraflardan birinin devamlı vaadler verip sonrasında gittiği, biraz can yakan türden bir aşk hikayesi. Şarkıyı bu yaşanmışlıktan çok etkilenerek yazmış. O yüzden diyor ki; ‘Ya gitme ya da hiç kalma.’

Kimlerin emeği var şarkıda?

Birçok kişinin emeği var. Şarkının söz ve bestesi Öze Bade Derinöz’e, düzenlemesi Çağrı Telkıvıran’a ait. Kayıt sürecinde de çok önemli müzisyenlerle çalışma fırsatımız oldu. Yaylılarda İstanbul Strings, gitarda Doğukan Aydın, ayrıca Çağrı Telkıvıran harika vokalleriyle de şarkımıza destek oldu, onlara ne kadar teşekkür etsem az. Yapım şirketim GNL Entertainment’ın yönlendirmeleri ve tabi ki FreeZone’un katkısı çok büyük.

Şarkının güzel de bir klibi olmuş. Nasıl geçti klip çekimleri? 

Çok teşekkür ederim, beğenmenize sevindim. İlk klip deneyimim olduğu için biraz heyecanlıydım, ama çok keyifliydi. Ümraniye Platoları’nda çekime başladığımız andan itibaren yönetmenimiz İmre Haydaroğlu ve ekibinin profesyonelliği, yüksek enerjisiyle çok keyifli bir çekim oldu.

Bizler seni Vodafone FreeZone Son Ses Online Müzik Yarışması ile tanıdık. Yarışmaya katılma fikri nereden geldi?

Çok spontane gelişti. Sosyal medyada gezerken, "Sen de şarkı söylediğin videonu gönder, Türkiye'nin genç sesi olma şansını yakala!" diye bir Vodafone Freezone reklamı dikkatimi çekti. Şansımı denemek istedim.

Yarışma süreci nasıl geçti? 

Harika bir organizasyondu öncelikle. Stüdyo'daki ambiyans, ekibin ilgisi alakası çok mutluluk vericiydi. Benim için sürecin en can alıcı noktası yarı finalde oldu. Mart ayında son 30 kişiyken yarışmadan bir önceki gece çok fazla üşütüp sabah konuşma sesimin dahi olmadığını farkedince büyük bir hayal kırıklığı yaşadım. İğneler ve kürlerle prova bile alamadan kaydı yaptık. Tarık Sezer ve ekibi, jürimiz Simge ve Buray tüm süreçte bana çok destek oldular. Sonrasında 1 aylık oylama süreciyle diğer 5 finalist arkadaşımla birlikte son 6'ya kaldığımı öğrenince hem çok şaşırdım hem çok sevindim. Büyük Final gecesi adeta bir rüya gibiydi. O platformda Tarık Sezer orkestrasıyla tekrar şarkı söyleme şansına sahip oluşumun vermiş olduğu güzel enerjiyle elimden geleni yaptım.

"Birincilğim İçin Bana Destek Olan Herkese Teşekkür Ederim"

"Birincilik heyecanı, o mutluluk, tarif edilemez bir duygu" diyen genç şarkıcı, "Birinciliği bekliyor muydun? derseniz; benim için asıl sürpriz belirttiğim gibi son 30'dan Büyük Final'e kalmış olmamdı. Finaldeki 5 rakibim de bence çok yeteneklilerdi. Enerjileri ve sesleri de gayet güzeldi. Ama malum her yarışmada bir tane birinci seçiliyor. :) Özetle, umuyordum birinciliği, inanıyordum ve başardığım için de çok mutluyum. Yeri gelmişken bir kez daha destek olan herkese teşekkür etmek istiyorum" diye konuştu. 

Yarışma boyunca Simge, Buray ve Tarık Sezer’den koçluk alma fırsatı yakaladın. Sana ne tür katkıları oldu?

Ben aynı zamanda sıkı bir Buray dinleyicisiyim. Yarışmadan önce de öyleydi. Simge, Buray gibi isimlerden koçluk almak, onlarla vakit geçirmiş olmak tabi ki çok güzel. Tarık Sezer Hocamızla çalışmak müzikle ilgilenen birçok kişinin hayalidir. Bu tecrübeler müzikal anlamda daha çok teşvik ediyor beni.

"Yarı Final, Dönüm Noktam Oldu"

Yarışma ile ilgili ilk aklına gelen hihayesini, "Yarı finalde rahatsızlığım dolayısıyla şarkımı okumak istememiştim. Tarık hocam ikna olmadı bu duruma, tatlı sert bir istişare sonucu şarkıyı söylemeye çalıştım finale kaldım. Dönüm noktası olduğu için aklıma ilk gelen yarışma hikam" diye anlattı. 

Ne zamandan beri müzik yapıyorsun? 

Küçüklüğümden beri müzikle iç içeyim. Annem müzik öğretmeni. Babam da bağlama çalar güzel Türkü okur. Evimizde ezgilerin önemli bir yeri vardır. Annem İlkokulda benim de öğretmenliğimi  yaptı. Okulumuz genelinde grup olarak ve solo olarak müzikal etkinlikleri oluyordu. Okulda gerçekleştirilen müzik çalışmalarında gerek korist getek solist olarak sürekli yer aldım. Annemin teşvik etmesiyle ilk o zamanlar başladım. 10 yaşlarındaydım. Sonrasında müzik hep var oldu hayatımda.

Günümüzde çok fazla yeni çıkmış isim var ve bir çok genç kendine şarkılarına oldukça güveniyor. Bu kadar kalabalık bir platformda olmakla ilgili ne söylersin?

Evet neredeyse her saat yeni bir şarkı çıkıyor desek yanlış olmaz. Kendi adıma konuşacak olursam üzerine koyarak ilerleyip her seferinde daha kaliteli eserler sunmak hedefim. Zaten hayatın her alanı alabildiğine kalabalık değil mi? Bir yarışın içinde olmaktan çok kaliteli ürünker ortaya koyabilmeyi umuyorum. 

Eğer müzik ile uğraşmasaydın ne yapardın?

Sanırım şu an okumakta ve bitirmek üzere olduğum makina mühendisliğini  yapardım.

Bir oyunculuk teklifi gelse kabul eder misin?

Bir şeyi yapıyor olmak için yapma taraftarı olmadım hiç. İnsan her ne yapıyorsa tüm benliği ve özverisiyle yapmalı. Oyunculuğun da istediği yetiler vardır muhakkak. Bunu başarabileceğime önce kendim inanmalı ikna olmalıyım. İnanırsam neden olmasın?

Sosyal medyayı akif kullanıyor musun, hayatımızın bu kadar içinde olması sence doğru mu?

Aktif olarak kullanıyorum. Gün içinde bizi neşelendirecek, üzecek, haberdar edecek, düşündürecek, eğlendirecek her şey orada artık. Hayatımızın en büyük parçası olduğunu artık kabul etmemiz gerekiyor sanırım.  İyi niyetle ve doğru şekilde kullanıldığında sosyal medyanın insan hayatına katacaklarının kaybettirdiklerinden daha kıymetli olacağı kanısındayım.

 Örnek aldığın biri var mı?

 Bence herkesin bir idolü vardır. Bir dinleyici olarak müzik tarzı yelpazem çok geniş. Farklı tür müzikleri hem dinlemeyi hem seslendirmeyi çok severim. Yeter ki müzikalite anlamında tatmin edici olsun. Türkü-özgün dalında Oğuz Aksaç, fantezi-pop dalında Tan Taşçı severim. Sanat müziği Melihat Gülses ve tabii ki Tarkan dinlemekten çok zevk aldığım, imrendiğim sanatçılar.

Yeni projeler için bir plan belirledin mi yoksa akışına göre mi yaşamayı seçenlerdensin?

 Aslında akışına göre yaşamak tercihimdir ama yeni projeler planlama olmadan olmuyor. Şimdiki önceliğim ‘Hiç Kalma’yı mümkün olduğunca daha fazla dinleyiciyle buluşturmak. Sonrası için tabii ki planlarım var.

Yakın gelecekte nelerle bizlerle olacaksın?

Elbette şarkılarla sizlerle olacağım. Ne zaman ve nasıl olacağını hep beraber göreceğiz.

Son olarak okuyucularımıza neler söylemek istersin?

Şarkıdan bir cümle ile bitirelim “Yeni bir şey kat hayatına!”.

Doğum Tarihi: 13.09.1995

Burcu: Başak

En sevdiği huyu: Merhametli Olmak

En sevmediği huyu: Anlık sinirler

Uğurlu Sayı: 6

Uğurlu Günü: Çarşamba

En sevdiği renk: Lacivert

En sevdiği Söz: "Karanlık tarafınızda güneşten daha parlak yıldızlar var." - Andrea Gibson

Söyleşi: Elif Hayvalı

Fotoğraf: Edanur Külahçı Hayvalı