İSKİ'nin gayretli çalışmaları sonucu İstanbul sahillerinden temiz denize girilebilecek yer sayısı bir hayli arttı.
Son 15 yıldır yaz aylarını geçirdiğimiz Büyükçekmece körfezinde bu durumu açık bir şekilde görüyor ve yaşıyoruz.
Birkaç yıl önce B.Çekmece Körfezi "Mavi Bayrak" almaya hak kazanmıştı.
Mavi Bayrak denizin temiz olduğunun, dünya ortalamalarına göre yüzülebilir olduğunun kanıtı.
B.Çekmece körfezi arıtma ve atık su projesi uygulanmadan önce, her lodos rüzgârının ardından kordonboyunu ağır bir lâğım kokusu kaplardı.
Arıtılmış kanalizasyonların açık denize verilmesinden sonra bu sorun büyük ölçüde giderilmiş oldu.
Küçükçekmece sahilleri de aynı kaderi paylaşıyor. Birkaç yıl önce lodoslu havalarda araçla dahi sahillerden geçmek mümkün değildi. Ağır kokular K.Çekmece sahillerini kâbus gibi kaplıyordu.
B.Çekmece ile K.Çekmece arasında henüz atık su projesi tamamlanmamış olan Gürpınar sahillerinden kanalizasyonlar olduğu gibi denize akıyor.
Bu kirli atıklar lodosla birlikte B.Çekmece sahillerine de ulaşabiliyor.
İSKİ'nin kısa zamanda bu eksikliği de gidereceğini umut ediyoruz.
İstanbul'da birçok sahilde deniz temiz olmakla birlikte, vatandaşların sahillere ulaşabildikleri noktalar az.
Her tarafı denizlerle çevrili olan İstanbul'da, denize girilebilecek sahil bulmak zor.
Bu kıyılar Kilyos, Şile ve B.Çekmece olarak sıralandırılabilir. İlk ikisi şehir merkezine hayli uzak olduğundan, halk çoğunlukla B.Çekmece sahillerini tercih ediyor.
Fakat bu sahillerde de vatandaşın rahatlıkla denize girmesi imkansız.
Kıyıda üst üste yer kapma sıkıntısının yanında, denizde de magandalar irili ufaklı teknelerle plajları kuşatmışlar, vatandaşın adeta denize girmesini engelliyorlar.
Yüzenlerin arasına kadar sokulan tekneler vatandaşa nefes aldırmıyor!?
Koskoca Marmara Denizi'nde yer kalmamış gibi 1 metrelik sulara demirleyen bu görmemiş magandalar için Belediye'nin önlem alması gerekiyor.
Ümitlerini ve rüyalarını terk eden adam artık ihtiyarlamıştır.
John Barrymore
