Türkiye ile Libya arasında imzalanan protokol sonrası gelen art arda açıklamalar, Libya 'da neler oluyor?  sorusunu akıllara getirdi. Vatandaş olarak bizlerde Libya 'da neden iç savaş çıktığını, iç savaşta kimlerin kimlerle savaştığını, Türkiye'nin buraya neden asker yollayacağını araştırmaya başladık…

Libya'nın Nüfusu: 6,375 milyon. Libya 2014 yılında yapılan seçimlerin ardından ikiye bölündü. 

Libya, Kral İdris’in Albay Muammer Kaddafi liderliğindeki darbeyle devrilmesinden 2011’deki iç savaşa kadar Arap dünyası ve Kuzey Afrika’nın en sıradışı ülkelerinden birisi oldu. Özellikle kurduğu muazzam sosyal devlet yapısı ve Kaddafi’nin halkçı politikaları sayesinde…

Libya 'da Kaddafi 'nin devrilmesi sonrası kaos ortamı oluştu. Kaos devam ederken ülkede iki başlı bir yönetim ortaya çıktı. BM tarafından yapılan açıklamada iç savaş sonrası on binlerce kişinin yerinden edildiğini duyurdu. Üsleri devrim sonrası Kaddafi tarafından Libya’dan kovalanan Batılı ülkeler Kaddafi’nin baş düşmanları oldular. Sosyalist önderin vurduğu darbe sonrası Libya’da kurdukları bütün düzen çöken Batılılar, o gün bir şey yapamadı. Ama intikam gününü sinsice beklemeye başladılar.

İkiye bölünen kesimlerden ilki  ülkenin doğusunda, Mısır sınırına yakın Tobruk'ta bulunan Temsilciler Meclisi. Diğeri ise Trablus merkezli Ulusal Mutabakat  Hükümeti. Bu iki kesimin yanı sıra IŞİD 2015 yılında ülkede varlığını hissettirmeye başladı.

Ancak Türkiye'nin de desteklediği Misratalı, IŞİD 'i aynı yıl içerisinde ülkede bitirdi. Merkezi Trablus 'ta bulunan Ulusal Mutabakat Hükümeti, Birleşmiş Milletler başta olmak üzere Türkiye, Avrupa Birliği ve uluslararası kurumlarca meşru kabul ediliyor ve destekleniyor. Fransız istihbaratının verdiği destekle ÇAD'lıların pususuna düşen ve esir olan Halife Hafter, bu tarihte Kaddafi ile ilişiğini kesti. Çünkü Kaddafi, Çad’da uğranılan yenilgiden Hafter ve sahadaki askerleri sorumlu tuttu ve onları vatan haini ilan etti.

Tobruk merkezli Temsilciler Meclisi'ni ise Mısır, ABD, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Fransa ve Rusya'dan destek buluyor.Libya Arap dünyası ve Ortadoğu’nun görece en müreffeh ülkelerinden biri oldu. Tabii bu refahın bir bedeli de olacaktı. Neticede bu refah, petrol ve doğalgaz tesislerinin devletleştirilmesi ve yabancı sermayenin tasfiyesi ile yaratıldı. Şirketleri ve onları bekleyen askerî…

Libya'da 2012 parlamento seçimleri sonucu oluşan GENEL ULUSAL KONGRE Libya'yı 2014 yılına kadar yönetmiştir. 2014 yılı başlarında ise General Hafter liderliğinde bir grup GUK(Genel Ulusal Kongre)'ye kendisini feshetmek ve geçici hükümet kurulması çağrısında bulunmuştur. GUK (Genel Ulusal Kongre) bu talebi reddetmiştir. Bunun üzerine General Hafter 'İslamcı militanlara' karşı onur mücadelesi başlattığını açıkladı. Böylece General Hafter ile GUK(Genel Ulusal Kongre) arasında çatışmalar başlamıştır. Radikal İslamcı gruplar da bu çatışmalara dahil olmuşlardır. GUK (Genel Ulusal Kongre)General Hafter'in tutumunu bir darbe girişimi olarak algıladıklarını açıklamıştır. Yıllar yılları kovaladı, 2010 yılında Tunus’ta düğmeye basıldı ve Arap Baharı patlak verdi. Protestolar ve kanlı olaylar büyük bir hızla Mısır, Suriye, Bahreyn ve Yemen’e sirayet etti. Ve tabii ki Libya’ya…

Libya'da TRABLUS ve BİNGAZİ'de yoğunlaşan çatışmalar başlangıçta küçük ölçekli gibi görünse de, çatışmalar zamanla ülke boyutunda iç savaşa dönüşmüştür. Libya'da ordu dağılmış, güç dengesi Yeni Ulusal Kongre ve General Hafter'e bağlı kuvvetler arasında bölünmüş, bazı bölgelere ise radikal militanlar hakim olmuşlardır.

2014 yılı Ağustos ayı sonunda MISIR ve BAE ( BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ )uçaklarının TRABLUS'u bombalaması sonucu iç savaş dış güçlerin de dahil olduğu bir çatışmaya dönüşmüştür. Batılı devletler ise çatışmaları Libya'nın iç meselesi olarak görmekte ve müdahale etmeyi reddetmektedir.  Bu durum Libya'da Mısırdakine benzer bir şekilde Batı yanlısı Hafter'in iktidara getirilmesi için bir çaba olarak algılanmıştır.

5 Ekim 2014'te IŞİD'in de dahil olduğu radikal gruplar Derne'yi ele geçirmişlerdir. 2014 yılı Kasım başı itibariyle Hafter kuvvetleri BİNGAZİ'ye saldırılarını yoğunlaştırmış ve şehri kuşatmıştır. Ülkedeki çatışmalar sonucu bazı gruplar ISID'e bağlılığını ilan etmiştir. Çad kuzeyindeki zengin uranyum yatakları için yapılan bu savaşta, uçaksavar yüklü Toyota pick-uplarla savaşan Çadlılar, Fransız ordusunun da desteğiyle eski model Sovyet silahları kullanan Libya ordusunu yenilgiye uğrattı. Toyota’nın Ortadoğu literatürüne girdiği ilk olay budur.

9 Şubat 2015'te IŞİD, LİBYA'nın Nofaliya şehrini ele geçirmiştir. Radikal güçlerin güçlenmesi üzerine Mısır, DERNE ve SIRTE şehirlerine hava saldırıları gerçekleştirmiştir Haziran 2015'te IŞİD, Sirte'yi ele geçirmiştir. Batılı istihbarat servisleri, Katar ve Türkiye’nin desteklediği isyancı gruplar Muammer Kaddafi’yi 20 Ekim 2011’de Sirte’de ele geçirip öldürdü. Düzenli Libya ordusunun yıkılması ve Kaddafi’nin düşmesinde, NATO önderliğindeki emperyalist terör müdahalesinin de büyük etkisi oldu.

Haziran ve Temmuz aylarında Derne Şura Konseyi ile ISID arasında çatışmalar patlak vermiştir. IŞİD şehir merkezinden dışarı atılmıştır. Emperyalist Ülkelerin bir oyunu sonucunda bölünüp parçalanan kardeş kavgasına tutuşan islam ülkeleri coğrafyasında TÜRKİYE' nin tarihi bir misyonu var süreci çok dikkatlice götürmek zorundayız