İbrahim Güray AYTEKİN  ÖZEL HABER – ARAŞTIRMA

Köroğlu (16. yüzyıl) Halk şairlerimiz içerisinde kavganın, özgürlüğün sembolüdür. Doğum, ölüm tarihleri bilinmeyen, bir eski efsane kahramanı olan Köroğlu'nun adını alan bir şairimizdir. Bu şairin, III. Murat zamanında (1574-1595) Osmanlı ordusuyla İran savaşlarına katıldığı (1578-1584) bilinmektedir. Bolu Beyi'nden babasının intikamını almak üzere dağlara çıkan, yiğitlik ve iyilikseverliği destanlaşan isyancı Köroğlu ile şair Köroğlu halk zihninde kaynaşmış durumdadır. Aslında çok daha eski bir efsanedir.

Köroğlu Halk şairlerimiz içerisinde kavganın, özgürlüğün sembolüdür. Köroğlu Destanı, Azerbaycan’dan Rumeli’ne kadar uzanan geniş sahada yirmi dört çeşitleme halindedir. Bunlar, birbirinden farklı gibi görünse de aslından tek bir çekirdeğin etrafında gelişen parçalar gibidir.

Nitekim, hala halk arasında söylenen Köroğlu şiirleri de ya birer olay anlatmakta, ya bir güzelleme ile destandaki olayların çevre olarak mekanını tesbit etmekte; ya bir koçaklama ile destan kahramanlarından birini çizmekte veya birinin macerasını vermekte; yahut da türkü ile olayları birbirine bağlamaktadır.

Bunlardan da anlaşılacağı üzere Köroğlu Destanimiz bütün güzelliğine ve tam gibi görünmesine rağmen, destan olarak tekamül devresini tamamlamamıştır. Çekirdeği vardır ve tabii gelişmesini göstermiştir; muhtelif zamanlarda ve muhtelif ozanların eliyle ve diliyle ayrımları yapılıp eklemeleri eklenmiş ve bunlar bir halk süzgecinden geçerek halkın o güzel muhayyilesinden de olacağını alıp şekillenmiştir.

Fakat, yazılı tesbit şekli, tamamı üzerinden ve nazım halinde bir tek ozanın islemesine mazhar olmamıştır. Bu kısım da yapıldıktan sonra elimizde tam ve mükemmel bir Köroğlu Destanı var diyebileceğiz.


Köroğlu halk şairlerimiz içerisinde kavganın ve özgürlüğün sembolüdür. Şiirlerinde coşkun bir seslenişle yiğitlik, dostluk, aşk, doğa sevgisi çok sâde bir dille anlatılır. Bu şiirler, hikâyeci âşıkların nesirle anlatılan hikâyeleri arasına serpiştirilmiştir. 24'ü bulan bu hikâyeler, Türk dünyasına yayılan bir Köroğlu destanının doğuşunu hazırlamıştır.

Asıl adı Ruşen’dir. Köroğlu; yiğit, adaletli, inançla dolu ideal bir insan profilidir. Azerbaycanda çok yaygın olan "Koroğlu Efsanesi" ("Kor", Azeri dilinde kör demektir,) ile büyük oranda benzeşir.

Köroğlu destanı Anadolu Türklüğünün yüreğinde yaşayan tutkularla, isteklerin, değerlerle inançların sembolüdür. Bu destana göre Köroğlu'nun asıl adı Ruşen Ali'dir. Babası Yusuf, Bolu Beyi'nin seyisidir.

At meraklısı olan Bolu Beyi, seyisi Yusuf'u cins bir at almaya gönderir; fakat Yusuf'un getirdiği tayı beğenmez, adamın gözlerine mil çektirir. Yusuf tayı ve oğlunu alıp memleketten çıkar. Ruşen Ali, babasının tarif ettiği tarzda, tayı karanlık bir ahırda besler.

Tay, belli bir zaman sonra kanatlanır, eşsiz bir küheylan olur. Yusuf ile Ruşen Ali, Aras ırmağına gider, orada Bingöl'den inecek olan üç sihirli köpüğü beklerler.

Yusuf, köpükleri içince, tekrar görmeye başlayacak, gençleşecek ve Bolu Beyi'nden intikamını alacaktır. Fakat, Ruşen Ali köpükleri kendisi içer, babasına köpüksüz su verir. Yusuf buna bir yandan üzülür, bir yandan da, oğlu intikamını alacak bir yiğit olacağı için sevinir.

Bu sihirli üç köpükten biri Köroğlu'na ebedi hayat, biri yiğitlik, biri de şairlik sağlar. Yusuf, oğluna intikamını almasını tavsiye ettikten sonra ölür. Ruşen Ali Kır-At'ı ile birlikte dağa çıkar. Köroğlu diye ün alır. Bezirganlardan, beylerden, paşalardan aldıklarını yoksullara dağıtır. Delikli demir (tüfek) icat olunup da eski yiğitlik gelenekleri bozulunca, arkadaşlarına dağılmalarını tavsiye eder, "sır olur", Kırklar'a karışır.

Anadolu’dan Orta Asya’ya kadar geniş bir coğrafyada Köroğlu efsanesi yüzyıllardır korunarak günümüze kadar ulaşmıştır. Ancak efsaneden anlaşıldığı üzere Bolu Beyi’nin haksızlıklarına karşı direnen Köroğlu’nun Bolu Dağlarında yaşadığı bilinmektedir.


   
Köroğlu’nun mücadelesi delikli demir icat olup mertlik bozuluncaya kadar sürer. Sonuç olarak her halk kahramanı gibi dilden dile anlatılarak bugüne kadar gelmiştir. Türk Tarihinde Bir Mitolojik Karakter olmuştur  “Köroğlu” Kimi zaman halk kahramanı kimi zaman ozan kimi zaman ise özel güçleri olan mitolojik bir savaşçıdır

Köroğlu yörede türküsü, oyunu, anlatımları ile uzun yıllardır bilinen bir efsanedir. Köroğlu Oyunları, Köroğlu ve yarenlerinin açık havada yaptıkları savaş talimlerinin canlandırılması şeklindedir. Özellikle Bolu Gerede Dörtdivan İlçelerinde köroğlu oyunu oynanmaktadır.

Şehir merkezinde ve Ankara - İstanbul yolunda Köroğlu heykeli mevcuttur.


 

Bizden selâm olsun Bolu Beyi’ne

Çıkıp şu dağlara yaslanmalıdır

Ok gıcırtısından, kalkan sesinden

Dağlar sada verip seslenmelidir

Düşman geldi tabur tabur dizildi

Alnımıza kara yazı yazıldı

Tüfek icat oldu mertlik bozuldu

Eğri kılıç kında paslanmalıdır.

Benden selam olsun Bolu Beyine

Çıkıp şu dağlara yaslanmalıdır

At kişnemesinden kargı sesinden

Dağlar seda verip seslenmelidir

Düşman geldi tabur tabur dizildi

Alnımıza kara yazı yazıldı

Tüfek icad oldu mertlik bozuldu

Eğri kılıç kında paslanmalıdır

Köroğlu düşer mi eski şanından

Ayırır çoğunu er meydanından

Kırat köpüğünden düşman kanından

Çevre dolup şalvar ıslanmalıdır

Köroğlu