AŞKI MEŞK ETMEK
13 Kasım 1983 tarihinde, 83 yaşında iken ebedî âleme uğurladığımız Mehmet Zâhit Kotku Hocaefendi, ‘Tasavvufî Ahlak’ isimli 5 ciltlik eserinde, tasavufî ahlakın ilk şartının, ihlas olduğunu belirtiyor ve devam ediyor: ‘Kulda ihlas olunca ibâdetle ilgili fiilleri az da olsa, kendisine yeter. Tıpkı bir pırlanta veya yakutun, ne kadar küçük olurs olsun, yüksek kıymete sâhip olması gibi…’
Yapılan ibâdetlerin Allah azze ve celle hazretlerinin nezdinde makbul olmasının yegâne şartı ihlastır. 
İhlas; îman, ibâdet, itâat, dua ve hayır-hasenat gibi dîni vazifeleri, insanların övme beğenmesini, yerme ve kınamasını düşünmeksizin yalnızca Allah’ın (cc) rızâsını kazanmak maksadıyla iyi ve hâlis bir niyetle yapmak, şirk, nifak, gösteriş ve duyurma gibi düşüncelerden uzak durmak; söz, fiil ve davranışlarında samîmi ve dosdoğru olmak demektir. İhlas, Cenab-ı Allah ile kul arasında bir sırdır. İhlas, kalbe ait bir fiildir. İrâde, kasıt ve niyetle doğrudan bağlantılıdır. 
İlmi ve ibâdeti ile, yaptığı hayır ve hasenatla övünen ve övülmeyi isteyen kişinin ibâdetlerinin makbul olmadığı güvenilir kaynaklarda bildirilmiştir. İhlasla yapılmayan ibâdetler yalnızca riyadır. Riya, ibâdetlerin, güzel hareketlerin ve hayırlı işlerin sevabını yok eder. 
Riya kelimesinin açıklaması, sözlüklerde şu şekilde veriliyor:  ‘Göstermek, gösteriş yapmak.’ 
Dinî bir kavram olarak, sırf Allah rızası için yapılması gereken ibâdetleri ve güzel davranışları; kendini beğendirmek ve insanlara göstermek maksadıyla yapmak demektir. 
Riyanın iki sebebi vardır: 1- İmandaki zayıflık  , 2- Mal, mülk, makam ve şöhret gibi dünyalık hırsı.
Gerçek îmân sahipleri; ibâdet, fiil ve davranışlarını Allah rızası için yaparlar. İnsanların şöyle veya böyle değerlendirmelerine itibar etmezler. 
Bir hadiste riyanın gizli şirk olduğu belirtilmiştir. Dinî kavram olarak şirk; Yüce Allah’ın ilahlığında, sıfat ve fiillerinde ve Rabb oluşunda ortağı, benzeri ve eşinin olduğunu kabul etmektir. Yapılan ibâdetlerde, Allah-ü Azimüşşan’dan gayrısını gözetme ve riya gibi kötü davranışlar için de şirk kelimesi kullanılmıştır. 
Allah’a şirk koşmak, günahların en büyüğüdür. Nisa Suresi 48. Âyet-i Kerîme’de; ‘Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz. Diğer günahları dilediği kimse için bağışlar. Allah’a ortak koşan kimse büyük bir günah ile iftira etmiş olur.’ Buyrulmaktadır. 
Zayıflamak için oruç tutan, kendisine çevre ve dost edinmek için camiye giden, saygın bir insan olarak tanımak için fakirlere yardım edenler riyakârdır. 
* 
Bilindiği gibi Türklerin İslamiyet’i kabul etmelerindeki önemli etkenlerden biri, İslamî hükümleri mutasavvıflardan öğrenme fırsatını bulmuş olmalarıdır. Dün olduğu gibi bugün de tasavvuf, İslâm’ın yayılmasında en önemli bir etkendir. Çünkü tasavvuf, her türlü refah ve maddî imkâna sahip olan günümüz insana; elde ettikleri ile ulaşamadığı iç huzuru, gönül rahatlığını vermektedir. 
Huzurlu insan, güçlüdür. Güçlü insanlar karşılaştıkları engelleri kolayca aşarlar, hedeflerine ulaşırlar. Güçlü milletler, ancak güçlü fertlerle  meydana gelir.   
14 X 21 santim ölçülerinde, 336 sayfalık ‘Aşkı Meşk Etmek’ isimli eserinde Dr. Emin Işık, böylesine önemli bir kavram olan tasavvufu anlatıyor. 
Denilebilir ki İslamî kavramlar içerisinde en çok sayıda târif edileni, tasavvuftur. Bâzılarını şöylece özetlemek mümkündür:
*Kötü huyları terk edip güzel huylar edinmektir. 
*Allah ile birlikte ve dâima O’nun huzurunda olma hâlidir. 
*Tasavvuf, baştan sona edeptir. 
*Nefsten fâni, Hak ile bâki olmaktır.
*Hakk’ın seni sende öldürmesi ve kendisiyle diriltmesidir. 
*Temiz bir kalp, pak bir gönül sâhibi olmaktır. 
*Herkesin yükünü çekmek, kimseye yük olmamaktır. 
*Kimseden incinmemek, kimseyi incitmemektir. 
Özetle tasavvuf ehli olan ve ‘sûfi’ olarak anılan her Hak dostu, tasavvufu, içinde bulunduğu hâle göre târif etmiştir. 
Genel kabul görmüş târife göre tasavvuf, ‘kişiye Allah’ı görürmüşçesine ibâdet etme hazzına erişmenin yolunu gösteren ilimdir. 
Emin Işık Hoca’nın da tasavvuf tarifleri şöyledir: 
*Dinin dış yönüyle ilgili şekle âit kurallar sistemine şeriat, manevî yönüyle ilgili disiplinine de tasavvuf adı verilir.:
*Tasavvuf, Allah’a kul olmanın şükrünü ve sevincini yaşamaktır.
*Tasavvuf; kalbi, dünya sevgisinden kurtarıp, Hakk’ın sevgisine bağlamak, Resûlullah’ı örnek alıp, her hususta, izinden gitmektir.
*Tasavvuf, ilâhî hikmetlere ve yaratılış sırrına vakıf olmak ve kendi hayatına ona göre yön vermektir.
*Dini, Allah’ın emrettiği gibi yaşamaktır.
*Kulun, kötü huylardan kurtulmak için, kendi nefsine karşı açtığı savaştır. Ömür boyu devam edecek büyük cihattır.
*Beşere âit kötü huyları terk edip, meleklere âit iyi huylara sahip olmaktır.
*Herkese yâr olmak, kimseye bâr olmamaktır.
*Allah’ın varlığını kendinde sezen ruhun, Allah’a yaklaşma çabasıdır.
Beden eğitimi, bedeni nasıl geliştirip güçlendirirse, ruh eğitimi de ruhî melekeleri öylece geliştirip güçlendirir. Beden eğitimi gibi, rûh eğitiminin de kendine özgü usûl ve teknikleri var.
Kitap, bu usul ve teknikler hakkında bilgilerle doludur. 
Hayatı bütün yönleriyle bilen Işık Hoca; tasavvuf yolunun pek de kolay olmadığını ve fakat çok da zor olmadığını, herkesin anlayabileceği bir dille, Hz. Mevlana’nın sözlerinden destek alarak anlatıyor: 
‘Yiğit kişi, şehvetine ve öfkesine hâkim olandır. İnsanın bedeni ata, ruhu da onun üstündeki süvariye benzer. Eğer süvari, ata hâkim olursa, at onu âhire (*)  götürür. Yok, eğer at süvariye hâkim olursa, at onu ahıra götürür.’
İki bölümden oluşan ‘Aşkı Meşk Etmek’ isimli eserinin birinci bölümünde Emin Işık Hoca, ; ‘Çağdaş Hayat ve Tasavvuf’, ‘Mistisizm ve Tasavvuf’, ‘Şeriat ve Tarikat’, ‘Kendine Yardım’, ‘Tövbe Kapısı’, ‘Sabır’, ‘Şükür’, ‘Zühd’, ‘Tevekkül’, ‘Muhabbet’ ve ‘Nefs’… gibi ara başlıklar altında tasavvuf kavramını açıklıyor. Röportaj formatındaki ikinci bölümde ise; huzur membaı tasavvufî  hayata nasıl girilebileceğini anlatıyor. 
TİMAŞ Basım Ticaret ve Sanayi A. Ş.’nin kuruluşu olan Sufi Kitap tarafından 2010 yılında kültür hayatımıza kazandırılan eser; ruhlarını kurtaracak ve selamete çıkaracak bir yol arayanlara, hayatın baskısından bunalmışlara ümit ışığı sunuyor, yol haritası veriyor. Tasavvufun; insanı kendi içindeki nûra götüren yol olduğunu söylüyor. Günümüz insanının; tasavvufun; ritüelleriyle, erkânıyla olmasa bile edebiyle, kaynağını Hz. Peygamber’den alan ahlak, değerler ve davranışlar sistemini benimseyerek tasavvufî bir hayat yaşayabileceğini müjdeliyor. 
‘Aşkı Meşk Etmek’ isimli kitap, ikinci bölümde yer alan röportajı gerçekleştiren; Marmara Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitim Bölümü Öğretim Görevlisi Cengizhan Yurdanur tarafından yayına hazırlanmıştır.  
(*)âhir: ‘En son’ anlamındaki kelime, burada Allah’ın sıfatlarından biri olmasından yararlanılarak, mecaz yoluyla ‘Allah’ anlamında kullanılmıştır.    
SUFİ KİTAP: Alayköşkü Caddesi, Nu: 11 Cağaloğlu 34410 İstanbul.
Telefon: 0.212-511 24 24
Belgegeçer: 0.212-512 40 00 
e-posta: [email protected]  www.sufi.com.tr  
EMİN IŞIK:
1936 yılında Hatay’ın merkez ilçesine bağlı Karmanca Köyünde doğdu. İlk dinî eğitimini aynı zamanda köyün imamı olan babası Hoca Şemseddîn Efendi’den tâlim etti. İlkokuldan sonra iki yıl Antakya Kur’ân Kursunda okudu, hafızlık yaptı. Orta kısmını Adana’da, lise kısmını İstanbul’da okuduğu İmam Hatip Lisesi’nden 1960 yılında; İstanbul Yüksek İslâm Enstitüsü’nden 1964 yılında mezun oldu. Dört yıl kadar İstanbul İmam Hatip Lisesinde meslek dersleri öğretmeni ve idareci olarak görev yaptıktan sonra açılan asistanlık imtihanını kazanarak, sonraki yıllarda YÖK Kanunu gereğince Marmara Üniversitesi’ne bağlı İlahiyat Fakültesi adını alan  İstanbul Yüksek islâm Enstitüsü’nde Kur’ân ilimleri ve Tefsir Anabilim Dalı’nda Ebubekr İbnu’l Enbârînin ‘Kitâbu’l-Vakfi ve’l-ibtidâ’ adlı eseri üzerinde yaptığı edisyon kritik çalışmasıyla doktor oldu. Otuz dokuz sene dört ay süren resmî hizmetinden sonra 2001 yılında emekli olan Emin Işık, yüzden fazla ilmî makale ve ansiklopedi maddesi yazdı. 
‘Celâl Hoca Hayatı ve ilmî Şahsiyeti ’, ‘Devleti Kuran İrade ’, ‘Kur’ân’ın Getirdiği ’,  ‘Belh’in Güvercinleri’  isimli kitapları yazıp  yayınlandı. 
Evli ve iki çocuk babası olan Işık, ilmî çalışmalarına evindeki özel kütüphanesinde devam etmektedir. 
KUŞBAKIŞI
Tarihin Akışını Değiştiren SON PEYGAMBER: 
Sevgili Peygamberimiz Hazret-i Muhammed (sav) Efendimizin getirdiği mesaj, hem kendi döneminin hem de tâkip eden asırlarda dünya tarihinin gidişatının ana belirleyicilerinden biri olmuştur. 
Allah Resulü, Mekke’de mütevazı bir hayat yaşarken tarihin en ağır ve mukaddes görevlerinden bir olan elçilikle görevlendirilmiş, ancak birlikte yaşadığı toplumun mensuplarının çoğu O’nun çağrışma olumlu bir cevap vermeyi reddetmişlerdir. Buna rağmen Allah Resûlü’nün mücâdelesi; ‘Bir elime güneşi, diğer elime de ayı verseniz, İslam’ı tebliğ etmek görevimden asla vazgeçmeyeceğim!’ Diyerek,  kendisine karşı çıkan birçok insana mesajı ulaştırma imkânı buluncaya kadar devam etmiştir.
Allah Resûlü’nün mücadelesi sadece tevhidi, inanç olarak kabul ettirmekten ibâret değildi. O, aynı zamanda toplumda sömürü ve zulme yol açan uygulamalarla ve geleneklerle de mücadele etmiştir.
Prof. Dr. Adnan Demircan’ın eserinde Allah Resûlü’nün gönderildiği toplumun dinî, sosyal, siyasî ve kültürel yapısı ile nebevî mücadelenin değişim sürecindeki etkileri çeşidi yönleriyle ele alınmıştır.
Bu eser vesilesiyle Yüce Allah bizlere, risalet görevini hakkıyla yerine getiren Muhammedü’l-Emin’in ümmetinin mensubu olduğumuzun bilincinde ve İslâm’ın insanlık tarihine yön veren özel görevini sahiplenen müminler olmayı nasip eylesin. 
13,5 X 21 santim ölçülerinde, 205 sayfalık kitap, Ocak 2014’te yayınlandı. 
BEYAN YAYINLARI: Ankara Caddesi Nu: 21 Cağaloğlu, İstanbul.
Telefon: 0.212-512 76 97
Belgegeçer: 0.212-526 50 10
e-posta: [email protected]
www.beyanyayinlari.com  
NECİP FAZIL’IN DÜŞÜNCE DÜNYASI:  
Necip Fazıl, Osmanlı devrinde yaşamış bir aileye mensuptur. Fakat Osmanlı aydını değildir. O, Cumhuriyet dönemi şair ve edebiyatçıları arasındadır. O’nun, daha önce Cumhuriyetin seçkin entelektüel kadrosu içinde yer alması zaaflarını iyi bildiği bir düşünce dünyasına karşı yeni bir muhalefet dili oluşturmasını kolaylaştırmıştır.
Türk düşünce hayatına büyük tesirleri olan şahıslardan birisi de hiç şüphesiz Necip Fâzıl Kısakürek’tir. Onun düşünceleri, yaşadığı dönemde olsun, vefatından sonra olsun etkisini devam ettirmiş ve halen daha devam ettirmektedir. Necip Fazıl’ı sadece bir şair veya edebiyatçı olarak görmekle ona haksızlık etmiş oluruz.
Dr. Yasin Beyaz tarafından doktora tezi olarak vücuda getirilen bu eser, nesir yazılarından yola çıkarak Necip Fâzıl Kısakürek’in düşünce dünyasını bütün ayrıntıları ile incelemeye tabi tutmaktadır. Bu yapılırken sâdece kitaplaşan yazıları değil, dergilerde kalmış yazıları da titiz bir şekilde tetkik edilmiş ve fikrî yapısının fotoğrafı, bir bütün olarak verilmeye çalışılmıştır. Girişte üstâdın hayatı bütün safhaları ile ele alınmış, birinci bölümde ‘Sanat ve Edebiyat Anlayışı’, ikinci bölümde  ‘Toplum, Din ve Eğitim Anlayışı’, üçüncü bölümde ise ‘Siyaset Anlayışı’ okurun dikkatine sunulmuştur. 
13,5 X 21 santim ölçülerinde, 309 sayfalık kitap, 2013 yılında yayınlandı. 
GAZİ KİTABEVİ: Merkez: Dögol Caddesi Nu: 37/4 Beşevler, Ankara.
Telefon: 0.312-223 77 73
Belgegeçer: 0.312-215 14 50
E-posta: [email protected]  
www.gazikitabevi.com.tr  
20. YÜZYIL TÜRKİYE’SİNİN HÜZÜN VE DEHŞET TARİHİ
Gürbüz Azak, 2006 yılında basılan 224 sayfalık eserinde; daha ziyade acı veren hatıralardan oluşan olyları anlatıyor. Bu olaylar; yazarın ülkemizde görüp duydukları, şâhit olup kaydettikleri ibretlik hakikatlerdir. Milletimize kastedenlerin emellerini, milletimizin varlığını devam ettirmesi için canlarını fedâ edercesine ortaya atılan kişilerin gayretlerini gözler önüne seriyor.
TÜRK EDEBİYATI VAKFI YAYINLARI: Divanyolu Caddesi Nu: 14 Sultanahmet, Fatih, İstanbul.
Telefon: 0.212-527 50 32
Belgegeçer: 0.212-513 27 49
www.turkedebiyati.com.tr
e-posta: [email protected]  
KISA KISA / KISA KISA…
1-SÂMİHA AYVERDİ’NİN ROMANCILIĞI: Emine Gözde Özgürel. Akçağ Basım, Yayım Bayım Pazarlama.
2- TÜRK DÜŞÜNCESİ: 16 Kişilik Heyet. İrfan Yayıncılık.
3- ÇANAKKALE GEÇİLMEDİ: Gazanfer Sanlıtop. GOA Basım, Yayım ve Tanıtım.
4- ABD-TÜRKİYE-IRAK ÜÇGENİNDE TÜRKMEN MESELESİ: Dr. Cüneyt Mengü. Yalın Yayıncılık. 
5- ELEŞTİRİ ÜZERİNE: Memet Fuat. Yapı Kredi Kültür Yayınları.