“KARS’IN MİNİK BALERİNLERİ”
Murat TAŞDEMİRCİ
Geçtiğimiz gün uzun zamandır görüşemediğim bir arkadaşımla telefon görüşmesi yaparken, laf arasında kızımın bale kurundan bahsettim. Birçok insan gibi o da oldukça şaşırdı. Bale mi?... Kars’ta mı?.. İnanılmaz bir gururla söyledim ki “Evet Kars’ta Bale”..
Serhat şehrimiz Kars, birçok faaliyetinde olduğu gibi iki yıldan beridir olağanüstü bir rağbetle devam etmekte olan bale kursuyla da oldukça şaşırtmakta herkes gibi batıda yaşayanları da... Kars, yenilik ve güzellikleriyle bir zamanların satılık şehir kimliğinden oldukça uzak artık. Yazar Orhan Pamuk’un Kar romanıyla hayal gücü izlenimleri içerisinde sergilediği Kars, romandan esinlenerek kenti merak edip gelen herkesi, romanda bulamadıkları ve asla da bulamayacakları güzelliklerle karşılıyor. Çağdaş bir kentin misafirperver insanları Kar romanının basmakalıp çizgisinin çok çok ötesinde, adeta şaşırarak izlemekte bale kursunun minik balerinlerini… Öylesine ki tayinle gelen insanlar dahi geldikleri yerde kolay kolay bulamayacakları bir imkânı kolaylıkla bulabilmenin mutluluğu içerisinde götürmekte baleye kızlarını…
Evet Kars iki yıldır süren bu yeniliğiyle de göz doldurmakta… Doğu Anadolu Bölgesi’nde tek olmanın özelliği içerisinde sürüyor bale çalışmaları. Öncelikle çalışkan Belediye Başkanımız ve daha sonra hiç aksatmadan her hafta sonu Ankara’dan gelerek bale öğreten özverili öğretmen Betül Karapolat sayesinde…
Sayın Belediye Başkanımız Naif ALİBEYOĞLU, Belediye Başkanlığı yaptığı günden bu yana Kars’ı Doğu’nun uygar kenti yapma yolunda çalışmalarını aksatmadan sürdürürken, sosyal faaliyetlerin bir kent için önemini kavrayanların başında gelerek bu konudaki hassasiyet içerisinde “Bale neden olmasın?” diyerek minikleri de unutmamış.
Eğer doğuda yaşıyorsanız bir takım imkânsızlıklar içerisinde hayata tutunmak adına batıya nazaran çok daha fazla mücadeleye hazırlıklı olmak, olmazsa olmaz desturlardan sadece biriyken, sosyal faaliyetler gibi imkânlar ancak ekranlardan izlenebilecek kadar uzak demekti bir zamanlar. Oysa şimdi belediye başkanımızın vesilesiyle bale kursu gibi bir lüksün bile ücretsiz olarak ayağımıza kadar getirilmesi gibi bir şansa sahip olmanın mutluluğunu yaşamak inanılması güç gibi geliyor insana… Cumartesi günleri Ankara’dan uçakla gelerek hiçbir ücret almaksızın100’den fazla minik öğrenciye bale öğreten Betül Karapolat Pazar günleri yine uçakla dönüyor Ankara’ya.
Gönüllü olarak bu işi yapan Betül öğretmen tam bir bale aşığı. Hiçbir maddi beklentisi olmadığı halde iki yıldan bu yana asla aksatmadan aynı istek ve hevesle bale öğretiyor olması ve kelebeklerim dediği öğrencileriyle tek tek sabırla ilgilenmesi bunun en güzel kanıtı. Çocukları koşulsuz sevmek ve onları en iyi hale getirmek için doğal yeteneklerini serbestçe sergiletmek adına normalde görünmeyen ya da bilinmeyen potansiyellerine inanarak azimle işe koyulmanın yanı sıra enerji dolu olmasından öte sevgi dolu olması ise minik kelebeklerin en büyük şansı..
İnsanın insana, insanın topluma katkılarının çok çeşitli yolları vardır. Bunlardan bir tanesi ve de en önemlisi ise eğitimdir. Eğitim ise sadece okullarda alfabeyle başlayan süreçle sınırlı kalmayıp sosyal olarak da kişiliğimize katkılarıyla güçlenerek tamamlanırsa eğitimli insanların sosyal ülkesini gelişmiş ülkeler düzeyinde görmekte sanırım kehanet sayılmaz. İşte bu bağlamda doğuda bir kentin insanı olmanın güçlüklerle dolu yükünü sosyalleşmenin getirileri açısından omuzlayan Naif Alibeyoğlu’nu yürekten kutluyorum.
Yardımlaşmak insan hayatı içerisinde acıları azaltmak ya da mutlulukları çoğaltmak adına en önemli paylaşım. Bu anlamda uzatılan eller gönülden geldiği müddetçe anlamlı. İşte bu nedenle iki yıldan beridir büyük bir sevecenlik ve özveri içerisinde kilometrelerce öteden gelerek yavrularımıza eliyle beraber yüreğini de uzatan Betül Karapolat’a sadece çocuklarımıza değil mutluluğumuza da katkılarından dolayı binlerce teşekkür…
Yorumlar