Yaşamak; Sessizlikte tek bir “çığlık” olmaktır.

İnsan var imana getiren.

İnsan var imandan eden.

İnsan var şehir sevdiren,

İnsan var şehir küle çeviren.

Nefes nefese değince can veren,

Nefes nefese değince can alan…

Gülüş vardır. Yalnızlık fışkırır.

Gülüş vardır.  Milyonları besleyen.

Açlık vardır. Lokmayı paylaştıkça doyar.

Açlık vardır. Gözünden yemek fışkırsa açtır.

Gözyaşı vardır. Adalete sığınan.

Gözyaşı vardır. Adalet arayan.

Gözyaşı vardır.  Ağlayanı gördükçe, gülerek zehir akıtan

Sefalet vardır. Zenginliğin imrendiği

Zenginlik vardır. Sefalete imrenerek can çekişme hayali kuran

Duygu kökenini yüreğinden almazsa, 

inanmak dediğin kavram sadece boşluğa tükürdüğün zerreciğin ederi kadardır.

İnancın davranışına yansımazsa “hiçbir yat kalk seremonisi” seni kurtarmayacak.

Cehennemi beklemene gerek kalmadan zaten kişiliksiz bir şekilde, para denen kâğıt parçasına, biriktirmek dediğimizi lağım çukurunda, 

Sahte kıkırdamalar eşliğinde kendini göremeden, gömen.

Paraya tapan;

Sevgi nedir? 

Bilemeden, milyonlar haylinde bile olsa, 

Sana tükürecek ve de her gün sen bunları hissederek, 

Uymak denen duyguyu, debelenmek zannederek. 

Hak yemeyi kendine egemenlik sayarak yaşayacak.

Hükmetmeyi erdem sayanlar;

Baktığı her yeri düğümleyerek,

Gördüğü her şeyi siyahlara boyayarak,

İştahsız bir sokak köpeği gibi sevgiyi arayan, susuzluğa gömülmüş gözünün feri ile takım elbise içinde 

Kayıp olup gidecek.

Ta ki o sessizlikte çığlık olan kahraman seni “ HAK” adaletine teslim edinceye kadar.

Yaşamak; Sessizlikte tek bir “çığlık” olmaktır.

İnsan var imana getiren.

İnsan var imandan eden.

İnsan var şehir sevdiren,

İnsan var şehir küle çeviren.

Nefes nefese değince can veren,

Nefes nefese değince can alan…

“Sessizlikteki çığlık”;  adalet kılıcını savuracak, 

Kursağınızda ki fazlalıklar 

Ve biriktirdiğiniz, insanların emeğinden çaldığınız paralarla mezarınızı örecek.

Sessizlikte doğan ilk Çığlık; 

insanda saklanan “HAK” dır.

Emeğe saygı,

İnsana saygı,

Adalete saygı,

İbadettir..

Saygıyla