İbrahim Güray AYTEKİN / ÖZEL HABER ARAŞTIRMATürk Kara Kuvvetlerinin kuruluşu, Metehan’ın bu sistemi uyguladığı tarih olan milattan önce 209’dur. Bu tarih, bugün Türk Kara Kuvvetleri armasında da yer almaktadır.

Osmanlı tarihçileri tarafından Oğuz Kağan olarak adlandırılan Metehan, Hun İmparatorluğu’nun kurucusu Teoman’ın oğludur. M.Ö 234 yılında doğdu. Doğum yeri tam olarak bilinmemektedir. Fakat MÖ 209 yılında tahta geçtiği, 35 yıl boyunca imparatorluğunun başında kaldığı ve MÖ 174 yılında vefat ettiği bilinmektedir. Tarihte Asya milletlerini tek çatı altında toplayan ilk hükümdardır.

Çin yazıtlarında geçen hikayeye  göre, babası Teoman, kendisi yerine üvey annesi Yenşi’nin oğlunu tahta çıkarmak istedi ve Mete’yi komşu kavim olan Yüeçilere (Yuezhi) rehin olarak gönderdi. Babası, ardından Yüezhi’lere savaş ilan ederek Mete’yi öldürtmek istedi. Mete, babası Teoman Yüeçilerin topraklarına girmeden Yüeçilerin elinden kaçtı. Babası bu kadar zorlukları atlatmasının ardından hakkını vermek için emrine bir birlik verdi. Sonunda da Mete öz babasını, üvey annesi ve kardeş(ler)ini öldürüp kağan oldu. (M.Ö. 209).

Tarihte çavuş oku adı verilen ıslıklı okun Metehan tarafından icat edildiği bazı kaynaklarda yer almaktadır. Metehan’ın çocukluğundan beri oynadığı Hedefe Çevirme oyununun, onun tahta geçmesini sağladığı bazı Çin kaynaklarında anlatılmaktadır. Bu oyuna göre Metehan okunu bir yöne doğrulttuğunda, ordusundaki tüm okçular, hemen o hedefe doğru nişan alıp ateş ederler ve hedefi yok ederlermiş. 

Yine bir gün okunu en sevdiği atına çevirmiştir. Askerlerinden bazıları tereddüt etmiş ve oklarını Metehan’ın atının üzerine doğrultmamışlardır. Bunun üzerine Metehan hemen okunu tereddüt eden askerlerin üzerine doğrultmuştur. Bu nu gören diğer okçular hemen nişan alıp ateş ederek tereddüt eden diğer askerleri öldürmüşlerdir. Bu hareketi ile mutlak itaat kavramını ordusuna aşılayan Metehan, zamanı geldiğinde 10000 kişilik askeri ile birlikte okunu babasına doğru çevirmiş ve mutlak sonuç kaçınılmaz olmuştur.

Oğuz Destanında Metehan’ın zaferlerini anlatılmıştır. Metehan’ın övüldüğü Oğuz Destanı dünyanın en ünlü destanlarındandır. Oğuz Destanı’nda Metehan’ın doğumu kısaca şu şekilde anlatılır:

Günün birinde Ay Kağanın gözü parladı, bir oğlan çocuk doğurdu. Çocuğun yüzü mavi, ağzı ateş kırmızısı, gözleri ela, saçları, kaşları kara idi. Güzel perilerden daha güzeldi. Anasının sütünü bir emdi, bir daha emmedi. Yiyecek istedi, konuştu. Doğduktan kırk gün sonra yürümeye, ata binmeye başladı. Ayakları kurt ayağı, beli kurt beli gibiydi. Vücudun her yanı tüylüydü. İşi gücü ata binmekti…

Türk toplumlarında kadınlarda erkekler gibi askerdi Türklerde bu geleneğe ORDU MİLLET ELELE anlayışı denilmektedir. Bu nedenle İslam öncesi Türk devletlerinde paralı askerlik görülmemiştir.

Türk tarihinde ilk düzenli ordu Mete Han tarafından kurulmuştur.Türk tarihinde ilk düzenli ordu Hun hükümdarı Mete Han tarafından kurulmuştur. Metehan’ın günümüz ordularının temellerini atmış, onbaşı, yüzbaşı, binbaşı, tümen başı gibi rütbelerin kullanıldığı bir orduyu teşkil ettiği bilinmektedir.

Ordu komutanlarına Tarkan Subaşı, Böri ya da Noyan adı verilmiştir.Savaşlarda düşmanın durumunu öğrenmek için yelme adı verilen keşif kolları bulundurulmuştur.Savaş taktiği olarak Turan (Hilal/Kapan) Taktiği (Sahte Ricat) kullanılmıştır.

İlk Türk devletlerinde en az değişime uğrayan alan ordu teşkilatı (askerlik) olmuştur.Ordudaki askerlerin giydiği ve genellikle hayvan postundan yapılan başlığa tolga ya da börk adı verilir.Hudut bölgelerinde ya da önemli mevzilerde, surlar üzerinde veya sur içinde yer alan gözetleme kulelerine karguy denir.

Osmanlı Devletinde düzenli ordunun kurulması ise; Osmanlı beylik olarak kurulduktan sonra beylikten devlete doğru büyürken orduya da önem vermiştir. Osman Bey devleti kurduktan sonra birçok fetihler yaparak devletin sınırlarını genişletmeyi amaçlamıştır ancak tam Bursa’nın fethini yapacağı zaman ömrü yetmemiş ve vefat etmiştir. 

Osman Bey öldükten sonra yerine oğlu Orhan Gazi geçmiştir. Orhan Gazi, öncelikle babasının yarım bıraktığı işi tamamlayarak Bursa’yı fethetmiştir ve devletin merkezini de Bursa’ya taşımıştır.

Ardından düzenli ordu için çalışmalara başlayan Orhan Gazi, Osmanlı tarihindeki ilk düzenli orduyu meydana getirmiştir. Orhan Gazi zamanında kurulan düzenli ordu “yaya” ve “müsellem yani atlı birlikler” olmak üzere iki grup şeklinde oluşturulmuştur.

Orhan Gazi’nin kurmuş olduğu bu düzenli ordu Yeniçeri ocağı I. Murat zamanında kaldırıldıktan sonra tekrar düzenlenmiştir ve bu düzenli Osmanlı ordusu Fatih Sultan Mehmet zamanından başlayarak 17. yüzyılın sonlarına kadar dünyanın en güçlü ordusu özelliğini taşımıştır. Ayrıca bir çok devlet Osmanlı ordusunu örnek alarak askeri teşkilatlanmalarını şekillendirmişlerdir.

İslâm tarihinde siyasî ve askerî yapılanmanın başlangıcı veya en önemli sâiki divanın kurulmasıdır. Hz. Peygamber ve Hz. Ebû Bekir dönemlerinde gönüllülüğe dayanan askerlik şekli, Hz. Ömer zamanında divanın kurulmasıyla birlikte mecburiyet kazanmış, böylece, düzenli ordunun kurulması yönünde ilk adım atılmıştır. Buna bağlı olarak fetihler genişlemiş ve artan gelirler orduyu daha da sistematik hale getirmiş ve geliştirmiştir.