İSTANBUL

Lübnan'da kaçırıldıktan 71 gün sonra 20 Ekim'de serbest bırakılan THY pilotları Murat Akpınar ve Murat Ağca, Türkiye Havayolu Pilotları Derneği (TALPA) Başkanı Kaptan Pilot Gürcan Mantı ile Bakırköy Titanic Otel'de basın toplantısı düzenledi.

Kaptan pilot Murat Akpınar, kurtarılmalarında emeği geçen Türk yetkililerin yanı sıra Lübnanlı Tümgeneral Abbas İbrahim'e teşekkür etti. 

Suriye'de esir tutulan Lübnanlı hacıların serbest bırakılacakları haberi geldiğinde, esir tutuldukları evde kutlama yapıldığını kaydenen Akpınar, kutlama sırasında çekilen görüntülerin "Her günleri böyle geçti" gibi yorumlarla Türk kamuoyuna aktarılmasından rahatsızlık duyduğunu ifade etti. Akpınar, şöyle konuştu:

"Daha önce de yaptığım açıklamalarda 'Bizi havaalanında nasıl karşıladıysanız, orada da öyle uğurladılar' şeklinde açık şekilde bu konuyu belirtmiştim. Eksik çekmişler, omuzlara alıp havalara da atıyorlardı. Bu bizim başarımızdır diye düşünüyorum. Bunu yapabilecek çok az insan vardır. Biz bunun daha önce eğitimini aldık. Önemli olan bizim rahat etmemizdi. Bu rahatlığı sağlayabilmek için elimizden gelen bütün gayreti sarfettik. Herkes bizim hakkımızda yorumlar yapıyor. Hiç bir sendromda değildik. Biz Türk insanının davranması gerektiği gibi davrandık. O şekilde orada kaldık ve o şekilde buraya geldik. Bizimle gurur duyulmasını istiyorum. Bizi kaçıran insanlar kahraman ilan edildiler Lübnan'da... 'Omuzlara alınıyorlar' ama ne yazık ki kaçırılan ve mağdur olan bizler sanki suçluymuşuz gibi kendimizi savunma durumunda bırakılıyoruz. Bunları sizlerin takdirine bırakıyorum. Biz buradayız, gittiğimizden daha güçlü olarak ülkemize döndük."

"Ailemle bir tatili hak ettiğimi düşünüyorum" 

"Mesleğe ne zaman dönmeyi planlıyorsunuz?" şeklindeki soruya Akpınar, "Ailemle bir tatili hak ettiğimi düşünüyorum. 1 aylık tatil beni mutlu eder. 28 yıldır uçuyorum, yine uçarım" ifadelerini kullandi.

Medyaya kırgınlığını vurgulayan Akpınar, "Ailem ve çocuklarımla olmak istiyorum. Tatile gitmek isityorum. İşime başlamak istiyorum. Mesleğimi yapmak istiyorum. Lütfen kahramanmış gibi davranmayın, olması gerektiği gibi davranın. Biz yarım yamalak öğrendiğimiz Arapça ile  (o görüntülerde) ne demek istediklerini anladık. 'Son günü beraber kutladılar' demişlerdi. Bunu söylemiş olsaydınız, çok mutlu olurduk. Hergün orada kutlama yapıyormuş gibi söylemiş olmanız beni üzmedi, açık konuşuyorum ama  babamı üzdü. Beni üzemezsiniz. Ben cehenennemden geldim, beni hiç kimse üzemez" ifadelerini kullandı. 

Davutoğlu ile görüşme

Akpınar, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile yaptıkları görüşmeye ilişkin sorulan soruyu ise şöyle yanıtladı:

"Dışişleri Bakanımız bana '1 ay sonra, oraya gitmeyi düşünüyorum. Kaptanım, beni oraya götürür müsünüz?' dedi. Ben de 'Seve seve götürürüm neden götüremeyim iki Murat gideriz' dedim. Bunun üzerine de Dışişleri Bakanımız 'Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanımızla görüşeceğiz, gelir misin?' dedi. Ben de 'Seve seve gelirim' dedim. Çünkü Dışişleri Bakanı bizi yolcu ederken, 'Sizi tatile de bekliyoruz, bizi böyle anmanızı istemiyoruz' demişti. Ben (Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile olan görüşmede) bir şey daha söyledim; 'Yalnız oraya gittiğimizde belki bin kişi Türk bayraklarıyla bizi karşılayacak, sevinç gösterileriyle karşılayacak, buna da hazırlıklı olun' dedim. Buraya geldiğim zaman hiç bir şeyi saklamadım, her şeyi kısa ve öz anlaşılır şekilde söyledim. Biz orada çok sevildik. 9 Lübnanlı'nın kurtarılmasına aracı olan şahıslardık. Devletimiz de bunu sağlayan devletti. Sayemizde bir çok insan özgürlüğüne kavuştu. Maalesef bu insanların hepsi de Müslüman. Bana en çok acı veren de bu konu. Ben din ayrımı yapmak istemiyorum ama bir Müslüman'ın bir Müslüman'a verdiği en büyük acıyı birbirimize veriyoruz. Bu da beni çok fazla üzüyor. O yüzden bütün söylemlerimde Lübnan halkıyla herhangi bir sorunumuz olmadığını, onlarla kardeş olduğumuzu, bundan sonra da kardeşçe kalacağımızı yüksek sesle vurguluyorum. Bu şekilde de konuşmaya devam edeceğim."

Yardımcı pilot Ağca

Murat Ağca da esaret günlerinde kendilerini kaçıranlarca çekilen görüntüler üzerine yapılan bazı yorumlara kırgın olduğunu dile getirerek şunları söyledi:

"Medyada yayınlanan video görüntüsü serbest bırakılmanızdan bir gün öncesine aittir. Yani 18 Ekim cuma günü,  saat 21.00 civarlarında, Lübnanlılar'ın Türkiye'ye getirildiği ve ertesi gün de Türk pilotların evlerinde olacağı haberleri gelmeye başladı. Bir anda kaldığımız ev karnaval yerine döndü. Eve yüzlerce insan geldi ve kutlamalar yapıldı. Bizler kahramanmışız gibi omuzlara alındık ve havalara atıldık. Ayrıca eve yaşlı insanlar, kadınlar ve çocuklar da geldi. Hepsi bizlerle fotoğraf çektirdi.