Hans Neisser’e göre; “bir ulusun doğal sınırlarının dışındaki nüfusu kendi siyasal yönetimine almak amacıyla bu sınırların ötesinde imparatorluk kurma sürecidir”. Her yayılma her sınır genişletme hareketi emperyalizm midir? İmparatorluğumuz varken ne mutlu idik diyen bir Sırp’ın Osmanlı hükümranlık alanında yaşamayı tercih etmesinin sebebi ne idi? Her imparatorluk alanı iç sömürge kurmaya mecbur mudur? Sömürme olmadan büyük barış alanları kurmak mümkün değil midir?

Hans Neisser; emperyalizm ya da sömürgecilik; mevcut durumun korunabilmesi için gerekli olan mutlak bir kuraldır. Diyor. Bunu derken yanılmıyor mu? Durumunu korumak yani bir devletin kendi sınırlarını muhafaza etmesi emperyalizm olarak ifade edilebilir mi? Her halk, her kabile, her köy, her aile istiklalini ilan ederse devlet kavramı, otorite kavramı mümkün olabilir mi? İnsanlığı daha küçük parçalara bölmenin ne gibi avantajı olabilir? Bölünen parçaları birbirine düşürerek çatıştırmanın dünyayı yaşanmaz hale getirerek insan olmayı manasız hale getirmez mi? Yeryüzüne fesadın hâkim olması, yaratılışın hikmetini altüst etmez mi? Böyle yapmanın faydası ne olacaktır?

Joseph Alois Schumpeter’e göre emperyalizm, kapitalizmden önce de var olmuştur. Hatta Schumpeter emperyalizm ile kapitalizm arasında herhangi bir bağ bulunmadığını da iddia etmiştir.

Bütün devirlerde, her zaman hegemonya veya otorite alanını genişletmek yıkıcı sonuçlar doğurduğu iddia edilemez. Ancak otorite alanını sırf menfaat uğruna geliştirmek insanları dünyaya geldiğine pişman edecek ekonomik ve sosyal kararlar alarak boğa yılanı gibi sıkmak emperyalizm demektir.

Toplumcu – psikolojik teoriye göre, emperyalizm savaşçı sınıfın varlığını koruyabilmesi için izlediği politikaların sonucu olarak ortaya çıkmıştır. Savaşçı sınıflar ya da diğer adı ile ordular bir yere gittiğinde veya bir yeri işgal ettiğinde mutlaka emperyalist bir alan yaratır mı? Bazı durumlarda ordular asayişi bozuk bir yeri işgal ettiklerinde güvenlik ve huzur getirerek emperyalist olmayan işler de göremezler mi?

Michael Barratt Brown ise emperyalizmi; ekonomisi az gelişmiş ülkelerin ekonomik, siyasi ve askeri açıdan gelişmişlere bağımlı olması, ayrıca bunun dünya ekonomisindeki eşitsizliği en iyi şekilde ifade etmesi şeklinde tanımlamıştır. Fransa’nın Mali, Senegal, Moritanya, Nijer, Nijerya gibi ülkelerde kurduğu sömürü ağı kime çalışmaktadır? Buradan elde edilen sömürge fonları kime aktarılmaktadır? Yerli halkların bir ekmeğe bir tas suya muhtaç edildiği bir coğrafyada halka ait yer altı ve yer üstü zenginliklerin dışarıya götürülmesi zulüm değil midir?

Hans J. Morgenthau emperyalizmi; “statükoyu yıkmak için izlenen politikalar” olarak tanımlamıştır. Bu mantığa göre Filistin topraklarını işgal eden İsrail yeni bir statü kurmuştur. Topraklarını İsrail’den geri almak isteyen Filistin halkı emperyalisttir.

Weisskopf ise emperyalizm, kapitalizmin uluslararasılaşmasıdır, diyor. Dilediği ülkeye ambargo, ticaret yasakları uygulayan, dolar üzerinden operesyon yaparak ülke ekonomilerini çökerten ABD ve halkı emperyalist midir? Emperyalist ise kendi ülkesinde 50 milyon kişi neden aç ve açıkta yatmaktadır? Amerikan halkı 20 trilyon $ kime/kimlere borçludur?

John Hobson emperyalizmi kapitalizmin bir takipçisi olarak değil siyasi bir seçim olarak tanımlamıştır. Yani demek istiyor ki emperyalizmin kapitalizmle ilişkisi yoktur. Kapitalist olmadan da emperyalist olunabilir.

Dünyayı kilisenin kontrolü altına almak için başlatılan hareketler, G. Amerika, Afrika ve Asya’nın Hıristiyanlaştırılması için Yahudi lobisi ile yapılan ittifak, İslam dünyasının parçalanarak sömürgeleştirilmesi batının devlet projesi midir? İslam dünyasının tarihten silinmesi projesi midir? İstisnasız bütün dünyanın ve kendilerine karşı direnen bütün milletleri köleleştirmeyi hedef alan bir sömürü ağının projesi midir? Küresel sömürü ağını temsil eden Karun’u solda sıfır bırakacak ultra zengin Yahudi ailelerinin projesi nedir? Dünyayı nereye götürmek istiyorlar? Hedefi nedir? Niçin bütün insanlık borç sarmalına düşürülmektedir? İnsanları dünyaya geldiğine pişman etmenin faydası ne olacaktır?

Bugün ABD, İngiltere gibi büyük güçlerin diğer ülkeler üzerinde uyguladığı mali sermaye egemenliği, çökertme operasyonları emperyalist tarzda yayılmacılık eğilimi örnekleri midir? Kendilerini silahlı askeri güç olarak kullanan daha derin yapıların yani paranın Firavun merkezlerinin projeleri midir?

Konuya devam edeceğiz…