ARKADAŞLIK ADINA
Murat TAŞDEMİRCİ
Zaman zaman içimizde olan, benliğimizde bulunan, bize ait ve tek sahibi olduğumuzu bildiğimiz meziyetlerimizi dahi unutturacak ve başkalarının da unutmasını isteyecek kadar yabancılaşırız kendimize. Bir anda sanki dünya çöker omuzlarımıza hem de bütün ağırlığıyla.
Bazen ise tam aksi; etrafımızda gezinen herkes, yada gelişen her olay hafif kalır içimizdeki coşkunun çağlaması karşısında… Şaşırmak ve şaşırtmak insanoğlu için ve ona has değil mi? Yine de alışamayız bir türlü. Hayatın herhangi bir evresinde nereden geldiğini dahi anlayamayacak kadar çevik bir şekilde sürprizler sunumudur yaşam dediğin.
İşte arkadaşlık da tıpkı yaşam gibi zor ve bir o kadar da yaratıcılık gerektirir. Önce tanışmak, ardından tanımak, anlamak ve her hali ile sevmek başarısını gösterebiliyorsan dostluğa doğru yol alan yolculuğa da birlikte çıkma başarısına ve cesaretine de sahipsin demektir. Arkadaşlık zor kurulur, zor korunur. Aynı zamanda sizin aynanızdır arkadaşınız. Tuttuğunuz aynada onun bir kaçak olduğunu fark ettiğiniz anda hareket etme zamanı da gelmiş demektir. Geçirdiğiniz hayat sizi bu konuda ustalaşmaya yöneltmişse, sevdiğiniz arkadaşların adedi de siz farkına varmadan artar. Hayatınıza aldığınız her yeni arkadaşla çoğalmaya, çoğaldıkça da bölünmeye karşı koymayı öğrenirsiniz. Yorucudur arkadaşlık çünkü yüzeyde görünenlerden ayrılıp, yüreğinizden gelen duyguların eşliğinde dipten gelen sesleri kaydederek, ona özel oluşturduğunuz kara bir kutuda saklamak gerçek bir çaba gerektirir. Zor şeydir her arkadaşlık halinin en iyi taraflarını çıkarıp sevgiyle depolamak. Zor şeydir başkalarının acılarını kendi acınmışçasına var sayıp, mutlulukların da aynı duyguyu paylaşmak. Onunla ağlamak, onunla gülmek zordur elbet oluşturduğunuz kendi dünyanızı birileriyle de paylaşmak. Hele ikiyüzlü arkadaşlar yok mu, işte onlar tam Sezar’ın Brütüs’ü gibidirler. Menfaatleri söz konusu olduğunda hançeri nerede, ne zaman çıkarıp da arkadan saplayacaklarını asla belli etmeden yakınlarınızda dolaşıp dururlar. Kendileri, suyu samanın altından yürütse de, o suyun dolaştığı yerlerden suya karışan pislikler içerisinde bir gün kendilerinin de boğulacağını tahmin bile edemezler. Çamur at izi kalsın mantığı ile hareket etmek yaşam felsefeleri haline gelmiştir. Dost görünüp düşman taktiği ile dolaşanların çokça var olduğu bir dünyada gerçekten zor şeydir arkadaşlık kurmak, dostluğa yol almak. Çirkinliklerin kol gezdiği bir yaşamda zor şeydir insanlıktan nasip almak.
Aslında bir insanın yerine kendinizi koyma yeteneğinizi eğer köreltmeden uygulamayı başarabiliyorsanız arkadaşlık adına epey bir yolu da kat etmiş oluyorsunuz. Bunu başarabilen insan sayısı ise hemen her yerde çok az sayıda…
Evet, zor şeydir birilerinin birileriyle aynı dünyayı paylaşması. Ortak paydalarda buluşması; özveri ister, sevgi, saygı, bağlılık, sadakat, güven ister. Kalıcı dostluluklar adına mücadele ise başlı başına mangal gibi yürek ister. İşte bu yüreğe sahip tüm arkadaş ve dostlarım başta olmak üzere; zor bulunan ve korunan dostluklara selam olsun…
Yorumlar