NEW YORK AA- State University in New York Maritime College'da Beşeri Bilimler profesörü olan Meirowitz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, birçok alanın yanı sıra Holokost hakkında da ders verdiğini anlatarak, "Bunun benim için kişisel bir anlamı var çünkü ben bir nevi soykırım çocuğuyum. Anne ve babam Auschwitz Kampı'nda tutulmuş." diye konuştu.

Anneannesinin Auschwitz Kampı'nda hayatını kaybettiğini belirten Meirowitz, annesinin Belçika'ya, iki teyzesinin de İngiltere'ye ve Arjantin'e kaçtığını ifade etti.

ÖNCE VATAN ŞAM’DA
ÖNCE VATAN ŞAM’DA
İçeriği Görüntüle

Meirowitz, soykırım ifadesinin birçok olayı tanımlamak için kullanılmasının doğru olmadığına işaret etti. Kendisi için "soykırım" kelimesinin hassasiyet taşıdığını anlatan Meirowitz, "Soykırım terminolojisini dikkatli kullanmadığımızda bir nevi önemini yitirmesine yol açıyoruz." şeklinde konuştu.

"1915 olaylarıyla Holokost'un karşılaştırılması mümkün değil"

Meirowitz, 1915 olaylarının tarihi yaklaşımla tarihçiler tarafından araştırılması gerektiğinin altını çizerek, Türkiye'nin arşivlerini açtığını hatırlattı.

ABD Başkanı Joe Biden yönetimine kadar ABD Başkanlarının açıklamalarında "soykırım" ifadesini kullanmamasının doğru bir adım olduğunun altını çizen Meirowitz, şöyle devam etti:

"Soykırım ifadesi çok karmaşık ve incelikli bir ifade. 1915 olayları bağlamında tarihi gerçeklere, savaş dönemindeki gelişmelere bakacak olursak, bu olayların Holokost'la karşılaştırılmasının mümkün olmayacağını görürüz. Karşılaştırılması beni rahatsız ediyor. Holokost gibi, bir nüfusun tamamını yeryüzünden yok etmeyi amaçlayan başka bir trajedi bence yok. 1915 olaylarıyla Yahudi Soykırımı'nı (Holokost) karşılaştırılmak mantık dışı ve kabul edilemez. Soykırım ifadesini dikkatli kullanmazsak o zaman her olayı soykırım gibi tanımlamaya başlarız. Bu da gerçek soykırımların önemini azaltır." dedi.