Bu işyerinde heyecan yok!

İş arkadaşlarım hiç bir şey bilmiyor!

Bu kadar paraya bu kadar çalışılır!

Bu kadar emek bu işyeri için fazla bile!

Bu eğitim nereden çıktı? Diplomayı aldıktan sonra da mı okuyacağız?

Bu kadar bilgi bana yeter. Bana ne öğretecekler ki?

Yöneticilerim beni anlamıyor. Müdürüm nedense bana taktı.

Bu iş yerinde kimse yeni bir şey üretmiyor ki, ben tek başıma ne yapabilirim? Bu işi hiç mi hiç sevmiyorum! İlk fırsatta bu işi bırakacağım.

Ah bir primi doldurup emekli alabilsem!

Aman be ben bakmasam da olur. Yanlış varsa biri düzeltir.


Yukarıdaki cümleler size tanıdık geldi mi bilmiyorum ama bu ve benzeri ifadeler hem kişisel gelişimin hem de kurumsal gelişimin başarısının önündeki engel bakış açılarından sadece birkaçıdır.


Günümüzde hızla değişen organizasyonel ve teknolojik koşullar çalışanların bir işi tek başına yapmalarını imkânsız hale getirmiştir. Gerek hizmet sektörü olsun gerekse de üretim sektörü olsun bütün organizasyonların rekabet ortamında hedeflerine ulaşabilmeleri için sahip oldukları insan gücünü en yüksek verimde değerlendirmeleri gerekmektedir.


Ekip çalışması ya da yaygın kullanımı ile takım çalışması eğitimden iletişime hizmet sektöründen imalat işletmelerine kadar etkin olarak kullanılıyor. Günümüzde en basit bir iş için bile başkalarına ihtiyacımız var. Bu nedenle sadece hayatımızı sürdürmek için değil, başarılı olmak ve ortaya bir ürün ya da hizmet koymak için de başkalarına ihtiyacımız var. Bu durum başkalarıyla uyum içinde olmak ve “ekip çalışması” yapmak zorunluluğunu beraberinde getiriyor.

Kişisel gelişim uzmanı Chris Wiedener hepimizin hayatımızın her anında, rollerimiz değişse de aslında her zaman bir takımın parçası olduğumuzu söyler. Ailemiz de çalışma arkadaşlarımız da ait olduğumuz sosyal gruplar da aslında tam anlamıyla birer takımdır ve biz her takımda farklı bir rolü üstleniriz.

Takım ruhu, insanların egolarını ikinci plana atıp takımın başarısı için mücadele etmesiyle elde edilir. Takım üyelerinin, aynı zamanda hem birey olmaları hem de takımlarıyla tek vücut olmaları gerekir. Takım olmak demek, aynı değerleri paylaşıp ortak bir hedefe kilitlenmek demektir.

Neden Takım Çalışması Yapmalıyız?

Takım Çalışmasının Faydaları Nelerdir?

Takım; kişisel ve kurumsal hedeflere ulaşmada birbirleriyle ilişkili ve bağımlı olarak çalışması gereken, ekip ruhuna sahip kişilerden oluşan bir gruptur.

Takım; Ortak amaçlar, değerler çerçevesinde, belirlenmiş süreler için, bir hedefe ulaşmak üzere bir araya gelmiş ya da getirilmiş insan grubudur.

Takım Oluşturma; takım oluşturma, bilinçli ve maksatlı bir şekilde ortak bir amacı gerçekleştirmeye kendilerini adamış bir grubu oluşturma sürecidir.

Takım Çalışması; Kişiler arasında bağımsızlığı ve iletişimi geliştirerek güven ortamını oluşturup bu ortamın kalıcılığını sağlayan bir çalışma sistemidir.

Neden Takım Çalışması Yapmalıyız?

Ortak aklı kullanmak,

Tekniklerin kurallarını etkin işletmek,

Etkili iletişim kurmak,

Takım içi informal iletişimi geliştirmek için takım çalışması yapmalıyız.

Takım Çalışmasının Faydaları Nelerdir?

  • Kurumsal verimliliği artırır,

  • Problem teşhisini ve doğru çözümü sağlar,

  • Çalışanları yönetime katar,

  • Bilgi paylaşımı ve iletişimi artırır.

Aşağıdaki anonim söz takım çalışmasının aşamalarını özlü bir şekilde anlatmaktadır:

  • Bir araya gelmek bir başlangıçtır.

  • Bir arada kalmak bir ilerlemedir.

  • Bir arada çalışmak ise başarının ta kendisidir.

Kaz Hikâyesi: Kazlardan Dersler

Aşağıda özetlenen notlar, Dr. Robert Mc Neish’in 1972’de yayınlanan “Lessons From Geese (Kazlardan Dersler)” kitabında – ve başka benzer kaynaklarda da– yer alır. Başarılı takım çalışması konularında literatürde sık kullanılan örnekler arasındadır. Hem kazların davranış biçimlerinin ilginçliği hem de takım çalışmasına benzerlik taşıması açısından değerli dersler içerir.


V Uçuş Düzeni


BİR- Kazlar toplu olarak uçuşlarını V şeklinde yaparlar. Böyle davranarak havada daha hızlı hareket ederler. Her kaz kanat çırptığında arkaya doğru bir hava akımı yaratır; bu da takip eden kaz için uçuş kolaylığı sağlar. Bu durum, her kuşun yalnız başına uçtuğu şekle oranla yüzde 50-70’lik bir oranla daha fazla mesafe (uçuş menzili) kat etmeleri anlamına gelir.


Kazların V şeklinde oluşturdukları uçuş modeli, belli bir hedefi ve yön duygusunu paylaşan takım çalışması için de ilham vericidir. Takımı oluşturan kişiler, –kazların yaptığı gibi– birbirlerine destek oldukları zaman çok fazla performans elde edebilirler. Kazların uçuş sistemi, takım çalışmasının sinerji yaratabileceğine dair güzel bir örnektir.



İKİ- Eğer bir kaz V şeklindeki uçuş düzenini terk ederse, yalnız uçmanın yaratacağı hava direnci ve sürüklenme durumu ile karşılaşır. Herhangi bir nedenle V formunun dışına düşmesinin ardından hızla arkadaşının yarattığı hava akımında kolayca uçtuğu eski konumuna döner.


Bazı işler bireylerin yalnız başına çalıştığı durumlarda daha etkili ve verimli sonuçlar doğurabilir. Ama takım çalışması bireylerin birbirlerinden yardım ve katkı alabilecekleri bir ortamdır. Takım; işbirliği ve dayanışma halinde, doğru yönde, belirlenen hedef etrafında çalıştığında amaçlarına ve hedeflerine daha kolayca ulaşır.


ÜÇ- Kazların V uçuş planı dinamik bir düzendir. Şöyle ki; V düzeninde en önde, başı çeken kaz yorulduğunda yerine bir başkası geçer. En başta olma görevini –bu sistemin doğal bir parçası olarak– her kaz sırayla yerine getirir.


En önde uçan kaz, bir takım çalışması açısından liderlik görevini yerine getirmektedir. Bir takımda yer alan kişilerin her birinin diğerlerinden farklı olabilen beceri ve yetenekleri bulunur. Takım çalışması ise katılımcı bir yaklaşımı gerektirir. Bu nedenle takımdaki bireyler zor işleri üstlenmeye ve gerek duyulan durumlarda takıma liderlik yapmaya hazır olmalıdırlar.


DÖRT- V şeklinde uçuş sırasında arkadaki kazlar öndekilerin duyabileceği sesler çıkarırlar. Buradaki amaç, hem hızlarını korumaları için ön tarafı cesaretlendirmek hem de toplamda hız ayarlaması sağlamaktır. Bu sesler sonuç olarak V şeklindeki takım uçuşunun bozulmamasını sağlar.


Bir cesaretlendirme ve sistemi birliktelik halinde tutma girişimi olduğunda, takımın başarıya ulaşma ihtimali yükselir. Cesaretlendirici bir çalışma ortamı (teşvik eden şartlar), hem takımın hem de tek tek bireylerin daha başarılı olması sonucunu getirir.



BEŞ- Kazlardan birisi hastalanarak ya da bir nedenle yaralanarak V şeklini bırakmak zorunda kaldığında, topluluktan iki kaz yere inmesi konusunda ona eşlik eder. Zarar görmüş kaz ölene veya iyileşip tekrar uçabilene kadar onunla kalırlar. Görev tamamlandığında ya gruba dönerler ya da göç eden sonraki grupla birleşirler.


Yüksek performanslı takımlarda bireyler iyi ve kötü zamanlarda birbirlerine destek olurlar. Bunu takım çalışması dışında sürdürdükleri de olur.

Kazlar içgüdüsel olarak bunu yapabiliyorlarsa bizler de birlikte yürüyebilmenin yollarını bulmak zorundayız.

Unutmayalım ki; hiçbirimiz hepimiz kadar akıllı değiliz.