Hiç unutmam Asteğmen olarak görev yaptığım ve nöbete kaldığım bir gece yakında lojmanda oturan bir komutan sırf sohbet olsun diye nizamiyeye yanıma gelmişti. O kısmen alkollüydü ve bana, “Asteğmenim biliyor musun gökyüzüne baktığım zaman yıldızların hizası istikameti bozuk olması beni rahatsız ediyor, öfkeleniyorum” demişti.

Onun ruh halinin çok da sağlıklı olmadığı bilinirdi.  Komutan kendisine direnen(!) bir türlü hiza ve istikametini düzeltemediği  milyarlarca yıldızın yer aldığı gökyüzüne öfkelenirdi.

Çoğu insan gökyüzüne bakınca gecenin o muhteşem manzarasında büyülenirken o ise neden öfkeleniyordu?

Gök yüzüne bakanların kimisi sonsuzluk hissine kapılırken, bir fizikçi ise “ışık hızının dünyaya ulaşma süresine göre kimisi 50 yıl, kimisi 200 yıl vb öncesinin ya da Fatih döneminin yıldızını şimdi görüyorum” derken “geçmişi şu an yaşıyorum” duygusuna girebilir. Bu fizikçi yorumu insana nostaljik bir his yaşatabilir.

Yani herkes için aynı olay, olgu ve objelerin farklı duygular oluşturması kişiye özel bir durumdur. İnsanlar çoğu zaman bozuk ruh halleri için kendi dışında gelişen durumları sorumlu tutar ve şikayet edebilirler.

Olması gereken duygu ve davranışlarımızı değiştirenin dışımızdaki gördüklerimiz algıladıklarımız değil içimizde olduğudur.

Yaşadığımız bize has duygular için hangi yorum ve anlam yüklediğimizde arayacağız, dışarıda değil.    Ne düşünüyorsak o oluruz.

 

Bir öğretmen sınıfa öfkeli girer ve tüm sınıfa kötü  bir söz sarf ettiği zaman kimi öğrenci öğretmenin duygu kontrol sorunlu olduğunu düşünür olayı zerre kadar üzerine alınmaz, kimisi öfkeli öğretmenin ne kadar komikleştiğini görür gülmemek için kendisini tutar; kimisi kötü sözü üzerine alınır durumdan son derece rahatsız olabilir.

Rahatsız olmamak için dışımızdaki kişiyi değiştirmek bizi aşar o zaman biz yorumumuzu değiştirerek gülüp geçmeyi öğrenmeliyiz. 

Geçen Zaman Yorumlarımızı Değiştirir. Pireyi deve yaptığımızın farkına varırız.

Geçen zamanla “o gün öyle düşünmüştüm ama artık farklı düşünüyorum” dememiz kaçınılmazdır çünkü zaman herkesi değiştirir.

Ogün kayıp yada kazanç olarak gördüğünüz zamanla değişebilir; değişmese de siz değiştiğinizden yorumunuz değişir. Her yaşanan bize bir şeyler öğretir en iyi öğretmenin en acı verenler olduğunu söyleyebiliriz

Bazen danışanıma “geçmişte seni kötü hissettiren olaylara bugün ki aklınla yorumladığın zaman  pireyi deve yaptığından kaynaklandığını gördüğün olmuştur. O zaman bugün için neden pireyi pire olarak göremiyoruz?” diye sorduğum olur.

Yani hiç kimseyi, olayı, objeyi ya da olguyu değiştiremeyeceğimize göre bakışımızı yorumumuzu nasıl değiştirir isek daha iyi hissederiz ruh halimiz daha iyi olur.

Bilge İnsan Olmayı Başarmak

İnsanın kimliğini, kişiliğini, yeteneğini çevresini ismini değil, sadece davranışları ile ilgili duygu ve düşüncelerinizi uygun zamanda, uygun biçimde, uygun kişiye ve  birebir görüşmelerinizde dile getirin. 

 

İnsanın en çok öfkelendiği an, isminin, kimliğinin, yeteneğinin  kötü anıldığı andır; bir de diğerlerinin yanında kötü anmak olumsuz eleştirmek, yada onun adından izin almadan basında dillendirmeniz son derece yanlıştır kontrolü zor öfke, üzüntü ve kırgınlık nedeni olacaktır.

Eğer bilmeden yapıyorsanız bilge yönünüz sıfırdır. Üniversite mezunu olmak, çok bilgili olmak insanı bilge yapmaz.

Bilge insan bilgilerinin hayatın tüm alanları ile olan ilgisini bilendir. Bildikleri bağlamından kopuk değildir.

Bilge insan kendisini ve diğer insanları anlayan sezen yönetebilendir yani duygusal zekası yüksek olandır.

Bilge insan adap ve edep sahibi olandır, kimseyi kırmayan üzmeyendir.

Bilge insan zeki, kurnaz ve  cin fikirli çıkarcı manipülatif  davranmak yerine  akıl çapının gelişmiş olması sayesinde ahlaklı erdemli olmanın güvenilir olmanın önemini çok iyi bilendir. Kurnaz olan güveni kaybettiğinden kendini çöpe atandır.

Bilge insan iyi bir gözlemcidir, halden anlayandır duruşu konuşması hal ve tavırları saygı uyandırandır. Nezaketlidir, incelikli davranır ve kültürlüdür; dayanışma, paylaşma ve faydalı olmayı önemser.

Bilge insan sade sıradan mütevazı olmayı önemser; sürekli öğrenendir ve liyakate çalışmaya önem verir.

Özetle Bilge İnsan doğasına uygun yavaş ve sakin yaşadığından en kötü anlarında dahi huzurludur, ruhsal ve sosyal yönden sağlıklıdır.

Bilge insan olmanın yolu önce bir kendinizle tanışmanız gerekecek bunun içinde ilk adımınız sizi sizinle tanıştıracak duygularınızın farkına varmanızdır.

Sizi öfkelendiren sevindiren üzen korkutan kaygı uyandıran duygularınızın nedenlerini anlamak birinci adımdır. Sonrası ise okumak, araştırmak, gözlemlemek ve gelişim içinde olmayı seçmek gerekir. Yaşınız ne olursa olsun öğrenme süreci hiç bitmemelidir.