2011 yılı, acıların yılı oldu. Bir yandan terör, diğer taraftan depremler acılarımıza acılar ekledi. Ulusumuz sabırlıdır, cefakârdır bu acıların üstesinden gelecektir. TERÖR: Türkiye sivilleşmek ve demokratikleşme istedikçe, terör daha da artarak devam ediyor. Demek ki, Türkiye’nin normalleşmesi bazı mahfilleri rahatsız etmektedir. İstenen demokratik halklar ve özgürlükler değildir. İstenen Türkiye’nin bölünmesidir. Kürt kökenli entellektüeller, sürekli asimilasyon konusunu işlemektedir. Türkler, Kürtleri güya asimile etmiş.... diye. Oysa tarih bunun tersini de iddia ediyor. Bir kısım Türkler de asimile olarak Kürtleşmiştir. Birarada yaşamak zorunda olduğumuz gerçeğini kabul edene kadar, her iki halktan da maalesef insanlar kaybedeceğiz, anaların acıları yine dinmeyecek. DEPREM: Türkiye’nin kanayan yaralarından biri de, depremler karşısında uğradığımız ağır yenilgidir. Önce bilim insanlarımız hata yaptı. Örneğin İstanbul 1. derece deprem kuşağında olmasına karşın, İstanbul’u 3. derece deprem kuşağı olarak hesaplayıp, binaların iyice çürük olmasına yol açmışlardır. Kamu binalarında müteahhitler, habire fiyat kırarak ihaleyi almışlar ama kentlerin en çürük inşaatları ortaya çıkmıştır. Şimdi düşünülen yenilenme ve büyük dönüşüm için, imar yasaları değişmeli ya tabanda inşaat alanı genişlemeli, ya da yükseklik sınırlamaları esnetilmeli. Zira ev sahipleri, yeni bir yatırımı finanse edemez. İnşaat alanlarından sağlanacak artışlar, müteahhitlere bırakılarak binalar yenilenebilir.

GAZETEMİZ: Sn. Cafer VAYNİ’nin girişimiyle sağladığımız anlaşma çerçevesinde, Türkiye İlim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliği (İLESAM)nin katkılarıyla gazetemizin yazar kadrosu bir hayli genişlemiştir. Önce VATAN’da buluşan bu arkadaşların tümüne teşekkür ederim. Fikir, kültür ve siyaset alanında oluşturduğumuz platformla, yeni okur kitlelerine ulaşma hedefi gütmekteyiz. Gazetemizin baskı kalitesini de yükselterek, okur memnuniyetini sağlamaya çalışmaktayız. 2012’nin hepimize mutluluk getirmesini diliyorum.