Yeni yılın ayak seslerinin yaklaştığı şu günlerde çocukluğumun sevincinden bugüne pek de bir şey kalmadığını düşündükçe içimi bir hüzün kaplıyor. Üzerini pamuklarla süslediğimiz kokinaları, annemin maharetli ellerinden çıkan leziz yemekleri, ablalarımın aldığı açması keyifli sürpriz hediyeleri, babamın eli kolu dolu işten gelişini, oynadığımız tombala oyununu, eşten dosttan gelen kartpostalları ama en çok da attığımız şen şakrak kahkahaları özledim.

Eskiden yeni yıl demek; sanki Alice Harikalar Diyarına düşmüş gibi Mahmutpaşa, Tahtakale, Küçükpazar üçgenindeki rengârenk cümbüşlü dükkânları tek tek  dolaşıp yılbaşı süsü ve oyuncak almaktı… Televizyonda günün erken saatlerinde başlayan eğlence programlarının arasında Şener Şen’in “Milyarder” filmini izlerken, Mesudiye Tren istasyonu şefi Mesut’un trajikomik hikâyesine gülerken ağlamaktı… Yeni yılın yaklaştığının habercisi olan, meydanlarda kurulan kartpostal tezgâhlarını gezip en güzel en eğlenceli kartpostalları seçmekti… Her zaman yanımızda olan ailemizi, sevdiklerimizi güzel söz ve dileklerimizle mutlu etmek, birbirimize anlamlı hatıralar bırakmaktı… Dışarıda yağan karın eşliğinde sobanın üzerinde çıtırdayan kestanenin kavruk kokusunu içine çekmek, tencerede patlayan mısırların dansını izlemekti… Aile büyüklerinin ustalıkla sakladığı hediyeleri bulmak için evin her köşesini çaktırmadan aramak, paketin içinde ne olduğunu anlamak için onu parmaklarınla yoklamaktı… Zeki Müren’in şarkılarıyla keyiflenmek, Nurhan Damcıoğlu’nun kantosuyla  ve Nesrin Topkapı’nın  kıvrak danslarıyla coşmaktı… Yemekten sonra oynanan tombala oyununda, “İlk çinkoyu ben yaptım” demek, hızını alamayanlar için sabaha kadar okey veya elli bir oynamaktı… Gece 24:00 da yeni yılın habercisi  havai fişeklerin gökyüzüyle dansları bittikten sonra Halit Kıvanç’ın sunuculuğu eşliğinde yapılan milli piyango çekilişini heyecanla takip etmekti…  

Yaşam şartları o kadar çok değişti ki çoğumuz nefes alabilmek için bir anlığına bile olsa şimdiki zamandan koparak geçmişte yaşadığımız mutlu anlarımıza tutunmaya çalışıyoruz.  O anlar iyi ki varlar…

Bu sene ki yeni yıl dileğim,

O zamanlar yeni umutlara, yeni coşku ve heyecanlara, sürprizlere açtığımız kapımızı tüm kalbimle hiç kapatmamayı diliyor; hepimiz için açlığın, şiddetin, işsizliğin, kavganın gürültünün, sevgisizliğin, samimiyetsizliğin, düşmanlığın, kötülüğün olmadığı nice yeni yıllar ve yeni başlangıçlar temenni ediyorum. Sevgiyle kalın…